Nafakanın Çocuğun Giderleri İçin Harcanmaması

Nafakanın Çocuğun Giderleri İçin Harcanmaması

Nafakanın çocuğun giderleri için harcanmaması, uygulamada sıklıkla karşılaşılan problemlerdendir. Bu halde, çocuğun giderleri için hükmedilmiş olan nafaka, çocuğun ihtiyaçları ve giderleri dışında farklı yerlere harcanmaktadır.

Yazımızda, nafakanın çocuğun giderleri için harcanmamasının ne anlama geldiği, nafakanın çocuğun giderleri için harcanmaması halinde ne yapılması gerektiği, çocuk için ödenen nafakanın türünün ne olduğu gibi konuları inceledik. Bu nedenle yazının dikkatle okunmasını öneririz.

Nafakanın Çocuğun Giderleri İçin Harcanmaması Ne Demektir?

Nafakanın çocuğun giderleri için harcanmaması, çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının çocuğun yararına olacak şekilde değil de başka yerlere harcanmasını ifade eder. 

Çocuğa nafaka ödenmesi, anne ve babanın boşanmasının ardından çocuğun ihtiyaçlarının karşılanması adına getirilmiş bir kurumdur. Çocuğun velayeti kendisinde olmayan taraf, velayeti kendisinde olan tarafa belli bir miktar para ödemekle yükümlüdür. Bu paranın neye göre hesaplanacağına, yazının ilerleyen kısımlarında değinilmiştir.

Çocuk için ödenecek nafaka, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu kapsamında düzenlenmiştir. Bu konuda dava açılmasına ilişkin hükümler de mevzuatın çeşitli bölümlerinde yer almaktadır. Bunların yanında, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları da önem arz etmektedir.

DİKKAT: İştirak nafakası, suistimale açık bir konudur. Ödenen paranın gerçekten çocuk için harcanmaması durumunda velayeti kaybetmek de dahil olmak üzere ciddi sonuçlar doğabilmektedir. Bu kapsamda söz konusu olacak bir hukuki problemin gündeme gelmesi halinde; İstanbul ve çevresinde İstanbul boşanma avukatına, Ankara ve çevresinde ise Ankara boşanma avukatına danışmakta fayda vardır.

Nafakanın Çocuğun Giderleri İçin Harcanmaması Halinde Ne Yapılabilir?

Yukarıda da bahsedildiği üzere nafaka, çocuğun giderlerinin karşılanması amacına yöneliktir. Velayet veya vesayet sahibi, verilen nafakayı çocuğun harcamaları için kullanmıyorsa nafakayı veren taraf, dava açma hakkına sahiptir. Bu davalar, velayetin değiştirilmesi veya nafakanın azaltılmasına yönelik olabilir. 

Velayetin Değiştirilmesi

Çocuğa ödenen nafakanın çocuğun giderleri için harcanmaması durumunda, çocuğun ihtiyaçlarının karşılanmadığı sonucuna mahkeme tarafından varılabilmektedir. Çocuğun giderlerinin eksiksiz olarak tamamlanmadığı, çocuğa iyi bakılmadığı sonucu ortaya çıkmaktadır. Bu durumda, velayetin yeniden değerlendirilmesi gerekir.  Çocuğun velayeti bu kişiden alınarak karşı tarafa verilir. Bu da velayetin değiştirilmesi davası açılarak sağlanır.

Velayetin kaldırılması nedenlerinden biri, çocuğa karşı yerine getirilmesi gereken yükümlülüklerin veli tarafından ağır bir biçimde ihlal edilmesi halidir. İşte çocuk için ödenen nafakanın çocuğun giderleri için harcanmaması da ağır ihlal niteliğindedir.

Karşı tarafın da çocuğa iyi bakamama durumu söz konusu ise bu durumda mahkemece vasi tayini gerekir. Çocuk velayet altından çıkarılıp vesayet altına alınır.

Nafakanın Azaltılması

Kimi durumlarda nafakanın artırılması mümkün olabileceği gibi kimi durumlarda ise nafakanın azaltılması mümkündür.

Nafakanın çocuğun giderleri için harcanmaması durumu söz konusu ise, ödenen nafakanın fazla olması durumu da gündeme gelebilir. Bu halde nafaka, çocuğun giderlerine yetecek miktara indirilir. Nafakanın azaltılması için dava açmak gerekir. Bu dava her zaman açılabilmektedir.

Nafakanın Çocuğun Giderleri İçin Harcanmadığı İddiasına İtiraz

Taraflardan birinin, nafakanın çocuğun giderleri için harcanmadığı iddiası ile dava açması halinde, bu iddiasını ispatlaması gerekir. İddiaların ispatlanması halinde yukarıda bahsedilen sonuçlar ortaya çıkabilir. İddialar ispatlanmadan herhangi bir netice doğmayacaktır.

İddiaların yöneltildiği taraf, bu iddiaların doğru olmadığını, nafakanın çocuğun giderleri için harcandığını ileri sürebilir. Bu halde ispat edilmiş olan iddiayı yine delille çürütmek zorundadır. Ancak burada bir sınır vardır. Nafakanın çocuğun giderleri için harcanmadığı, yazılı delil ile ispat edilmişse bu halde bu iddianın çürütülmesi de yazılı delille yapılabilir. Tanık gösterilemeyecektir.

Ancak ilk halde ispat tanık yolu ile yapılmışsa, bu halde iddiaları kabul etmeyen taraf da tanık dinletebilir. Aynı zamanda mahkeme tarafından karar verilmesi halinde, istinaf kanun yoluna da gidilebilir. Bu konuya yazının ilerleyen kısımlarında değinilmiştir.

Nafakanın Çocuğun Giderleri İçin Harcanmaması Dilekçe Örneği

Nafakanın çocuğun giderleri için harcanmaması halinde dava açılarak velayetin değiştirilmesi yahut nafakanın azaltılması istenebilir. Bu halde taslak kalıplarla dava dilekçesi hazırlamak doğru değildir. Bazen bu nedenle davanın  kaybedilmesi dahi söz konusu olabilmektedir. Ancak fikir vermesi bakımından, örnek olarak şöyle bir dilekçe verilebilir:

(Görevli ve Yetkili Mahkemeye Hitaben Yazılır.)

DAVACI: Davacı kişinin ismi ve soy ismi, ikamet adresi ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası yazılır.

VEKİLİ: Varsa vekilin ismi, soy ismi, sicil numarası ve adresi yazılır.

DAVALI: Davalı kişinin isim soy ismi ve adresi yazılır.

DAVA KONUSU: Nafakanın çocuk İçin harcanmaması nedeniyle nafakanın azaltılması davası.

AÇIKLAMALAR: Nafakanın azaltılmasının neden istendiği anlatılır. Bu kısım oldukça önemlidir. Dava burada yer alan bilgilere göre şekillenecektir. Bu nedenle hassasiyetle hazırlanmalıdır. Nafakanın çocuğa harcanmadığını gösterir açıklamalara da yer verilir. 

DELİLLER: Somut olayla ilgisi bulunan tüm deliller buraya eklenir. Varsa yazılı delil eklenmesi önemlidir. Çünkü yazılı deliller kesin delil niteliğindedir. Tanık deliline dayanılıp dayanılmayacağı da yazılır.

HUKUKİ NEDENLER: Kanunda yer alan, konu ile ilgisi olan hükümler buraya eklenir.

SONUÇ VE TALEP: Talep ve sonuca açık bir biçimde yer verilir. Dava terditli olarak açılmışsa önce velayetin değiştirilmesinin, mümkün olmaması halinde nafakanın azaltılmasının talep edildiği bilgisi yer alır. Yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılması istenir.

İMZA: Davacının veya vekilinin imzası gerekir.

İştirak Nafakasının Belirlenmesi

Çocuk için ödenen nafakanın doğru tespiti çok önemlidir. Bu tespiti yapmak, mahkemenin re’sen yerine getireceği işlerdendir. İştirak nafakasının belirlenmesinde belli başlı bazı kriterler vardır. Bu kriterlerden en önemlisi, çocuğun giderleridir. Çocuğun eğitim masrafı, temel ihtiyaçları, bakımı gibi giderler, nafakanın belirlenmesinde dikkate alınan giderlerdir. Mahkeme, çocuğun bu giderlerini göz önünde bulundurarak nafaka miktarına hükmeder.

Bununla birlikte tarafların mali gücü ve hayat koşulları da dikkate alınır. Ana ve baba, mali güçleri oranında giderlere katılırlar. 

Bunlarla birlikte, varsa çocuğa ait gelirler de göz önünde bulundurulur. Bu husus, açık bir şekilde Türk Medeni Kanunu’nun 330. maddesinde belirtilmiştir. Bu konuda “iştirak nafakası” yazımızı okuyabilirsiniz.

İştirak Nafakasında Kanun Yolu

Çocuk için hükmedilmiş olan nafakaya itiraz, Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yoluyla hükmün götürülmesi şeklinde olur. Aynı şekilde nafakanın kaldırılması, azaltılması ve velayetin değiştirilmesi hallerinde de kanun yolu söz konusu olabilir. Bu kanun yolları, istinaf ve temyizdir. Kanun yollarına başvuru, ilk derece mahkemesinin kararının tebliğinde itibaren 2 hafta içinde yapılmalıdır.

Öncelikle Bölge Adliye Mahkemesi olarak adlandırılan İstinaf merciine gidilir. Buradan aleyhe karar çıkması halinde, temyiz mercii olarak adlandırılan Yargıtay’a başvurulur.

Nafakanın Çocuğun Giderleri İçin Harcanmamasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Nafakanın çocuğun giderleri için harcanmamasında görevli ve yetkili mahkemenin tayini çok önemlidir. Zira davanın yanlış mahkemede açılması halinde, usulden reddedilmesi ve süre kaybı söz konusu olacaktır. 

Bu davada görevli mahkeme, aile mahkemesidir. O yerde aile mahkemesi bulunmaması halinde dava, asliye hukuk mahkemesinde açılır. Bu halde davaya aile mahkemesi sıfatı ile bakılır. Yetkili mahkeme ise nafaka alacaklısının bulunduğu yer mahkemesidir.

Nafakanın Çocuğun Giderleri İçin Harcanmamasına İlişkin Sık Sorulan Sorular

Nafakanın çocuğun giderleri için harcanmaması durumunda başvurulacak hukuki yollara ve bunun usullerine ilişkin uygulamada merak edilen çeşitli hususlar bulunmaktadır. Bunlardan bazılarına ve ilgili soruların yanıtlara aşağıda yer verilmiştir.

İştirak Nafakasının Çocuğun Giderleri İçin Harcanmaması Halinde Ne Olur?

İştirak nafakasının çocuğun giderleri için harcanmaması halinde, mahkeme velayetin karşı tarafa verilmesine yahut nafakanın azaltılmasına karar verebilir.

İştirak Nafakası Ne Kadardır?

İştirak nafakası, nafaka yükümlüsünün ve çocuğun veli ya da vasisinin mali güçleri, hayat koşulları, çocuğun giderleri ve ihtiyaçları ile çocuğun varsa gelirleri göz önünde bulundurularak hakim tarafından hükmedilecek miktardadır.

İştirak Nafakası Nasıl Ödenir?

İştirak nafakasının her ay için peşin olarak ödenmesi gerekmektedir.

İştirak Nafakasının Ödenmemesi Halinde Ne Olur?

Nafakanın ödenmemesi halinde cebri icra yoluna başvurularak paranın tahsili sağlanır. Nafaka, icra takibinde öncelikli alacaklar içerisinde yer alır.

Çocuk Kaç Yaşına Gelinceye Kadar Nafaka Ödenir?

Çocuk 18 yaşına gelinceye dek iştirak nafakası ödenir. 18 yaşını tamamlamış olan çocuk eğer eğitim hayatına devam ediyorsa, bu durumda nafaka ödenmeye devam eder.

Nafakanın Çocuğun İhtiyaçları İçin Harcanmaması Durumunda Hangi Mahkemede Dava Açılır?

Görevli mahkeme aile mahkemeleridir. Aile mahkemesi olamayan yerlerde, asliye hukuk mahkemeleri bu sıfatla davaya bakarlar. Yetkili mahkeme ise nafaka alacaklısının oturduğu yer mahkemesidir.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Nafakanın çocuğun giderleri için harcanmaması, üzerinde hassasiyetle durulmasını gerektiren ve son derece önem arz eden bir konudur. Bazı hallerde nafaka, çocuk dışında kalan şeyler için harcanabilmektedir. Böyle durumlarda çocuğun yaşam koşulları da olumsuz etkilenmektedir ve iştirak nafakası amacından sapmaktadır.

Yazımızda iştirak nafakasının ne olduğunu, çocuk için harcanmaması durumunda neler yapılabileceğini, mahkemenin ne tür kararlar verebileceğini ve daha ayrıntılı konuları inceledik. Sık sorulan soruları yanıtladık. Karmaşıklık arz eden bir konu olması nedeniyle, bu kapsamda söz konusu olabilecek hukuki problemlerin avukata sormak suretiyle çözümlenmesinde büyük fayda vardır.