istirak-nafakasi

İştirak Nafakası (Çocuğa Nafaka) Nedir?

İştirak nafakası (çocuğa nafaka), boşanma sonrası velayet kendisine bırakılmayan tarafın, çocuğun bakım ve giderlerine katılması için verdiği nafaka türüdür. Bu nafakanın miktarına çocuğun yaşı, giderleri ve gelirleri ile ebeveynlerin mali güçleri incelenerek karar verilir. Eğer ilerleyen dönemde nafaka miktarı düşük kalmışsa nafaka artırımı, nafaka ödeme gücü azalmış veya nafaka ihtiyacı azalmışsa nafakanın azaltılması istenebilir. Ayrıca şartları oluşmuşsa nafakanın kaldırılması da istenebilir.

İştirak Nafakası Nedir?

İştirak nafakası, velayet hakkı kendisine verilmeyen eşin, ortak çocuğun bakım ve giderlerine katılması amacıyla ödemesi gereken nafaka türüdür. 

Bir çocuğun bakım ve giderlerinin yükümlüsü esasen velayet hakkına sahip olan kişidir. Ancak, her ne kadar eşler boşanmış olsa da ortak çocukları ile aralarında olan bağ devam etmektedir. Bu sebeple eşler boşandıktan sonra da, velayet kendisine verilmeyen eşin çocuğun bakım ve giderlerine katkıda bulunması gerekir. 

İştirak nafakası, TMK m.182/3’te şu şekilde düzenlenmiştir:

“Velâyetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlâk bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.”

İştirak Nafakasını Kimler Talep Edebilir?

İştirak nafakasını şu kişiler talep edebilir:

  • Çocuğun velayetini alarak, çocuğun bakım ve giderlerini üstlenen eş, 
  • Çocuğun bakımını üstlenmiş olan vasi veya kayyum,
  • Ayırt etme gücüne sahip çocuğun kendisi.

İştirak Nafakası Nasıl Talep Edilir?

İştirak nafakası, boşanma davasının her aşamasında yazılı veya sözlü olarak istenebilir. Ayrıca, boşanma davası sonucu verilen karar kesinleştikten sonra ayrı bir dava ile de talep edilmesi mümkündür.

DİKKAT: İştirak nafakası ayrı bir dava olarak talep edilirse, bu nafaka dava tarihinden itibaren geçerli olarak hükme bağlanır. 

İştirak Nafakası Neye Göre Belirlenir?

İştirak nafakası, davanın taraflarının nafaka miktarı konusunda anlaşmalarına göre, bu anlaşma yoksa hakimin kararına göre belirlenir. İştirak nafakası hakim tarafından belirlenecekse, çocuğun ve ebeveynlerin ekonomik durumları, temel ihtiyaçları, hayat koşulları ve ödeme güçleri gibi çeşitli kriterler değerlendirilerek belirlenir. 

İştirak nafakasının belirlenebilmesi için yukarıda belirtildiği gibi çocuk ve ebeveynlerin durumları değerlendirilir. Bu kapsamda iştirak nafakasına hükmedilmeyecek bazı örnek durumlar şunlardır:

  • Mali gücü bulunmayan eşin iştirak nafakası yükümlüsü olmayacağı, (Yargıtay 2. HD. T.11.12.2014 E. 2014/14461 K.2014/25529), 
  • Kendisine yoksulluk nafakası ödenmesi kararlaştırılan eşin iştirak nafakası ile sorumlu tutulamayacağı, (Yargıtay 2. HD. T. 09.05.2011 E.2010/7445 K.2011/7958)
  • Ebeveynlerin kendisinin de yoksul olması, (Yargıtay, 2. HD. T. 11.10.2011 E.2011/15700 K. 2011/15460.)

İştirak Nafakası Nasıl Hesaplanır?

İştirak nafakası, çocuğun yaşı, ihtiyaçları, gereksinimleri, giderleri, gelirleri ve ebeveynlerin mali durumu ile hayat şartları incelenerek hesaplanır.

İştirak nafakası miktarı hesaplanırken dikkate alınacak çocuğun gereksinimleri genel olarak şunlardır:

  • Yiyecek giderleri, 
  • Giyecek giderleri, 
  • Barınma giderleri, 
  • Sağlık giderleri, 
  • Dinlenme giderleri, 
  • Eğitim giderleri, 
  • Harçlık giderleri, 
  • Ulaşım giderleri. 

Yukarıda belirtilen giderlerin hesaplanmasında hakim, gerekirse bilirkişiden rapor isteyebilir Yargıtay da tarafların ekonomik durumunun tespitinde bilirkişiye başvurulabileceğini ifade etmektedir. (Yargıtay 3. HD E. 2014/15536 K. 2015/12018 T. 29.6.2015) 

Tarafların mali ve sosyal araştırmaları için zabıta, tapu müdürlükleri, bankalar, mal müdürlükleri ve diğer ilgili kurumlar aracılığıyla inceleme yaptırılır. Sosyal durumdan kastedilen husus, araştırılan kişinin eğitimi, mesleği ve yaşadığı hayat tarzı gibi durumların bütünüdür. Ancak uygulamada bazı illerde mahkemelerin iş yükü fazla olduğundan yalnızca polis veya jandarma marifetiyle araştırma yapıldığı da görülür.

İştirak Nafakası Nasıl Hesaplanır?

Boşanmada Çocuğa Nafaka Ne Kadar?

Boşanmada çocuğa nafaka ortalama olarak 500 TL ile 10.000 TL arasında belirlenebilir. Ancak bu miktarlar nafaka yükümlüsünün mali durumu ve çocuğun bakım ve gözetimi için gereken ihtiyaca göre değişmektedir.

Çocuğun kaç yaşında olduğu, yiyecek, giyecek, harçlık, barınma ve sağlık giderleri gibi birçok husus değerlendirilir. Zira 3 yaşında bir çocuk ile 15 yaşında lise çağına erişmiş bir çocuğun giderleri bir değildir. 

Ayrıca bir şirkette üst düzey yöneticilik yapan bir nafaka yükümlüsü ile asgari ücretle çalışan bir nafaka yükümlüsünün ödeme gücü de aynı değildir. Bu kapsamda hakim, çocuk ve nafaka ödeyecek kişinin durumlarını değerlendirerek hakkaniyete uygun bir miktar belirleyerek karar verir.

Uygulamada genellikle asgari ücretli nafaka yükümlüsü için maaşın ortalama %20-25’i kadarı için iştirak nafakasına hükmedildiği görülmektedir. Daha yüksek maaş sahibi olanlar içinse genellikle 4000 TL civarı nafaka belirlenebilir.

1 Çocuğun Nafakası Ne Kadar?

1 çocuğun nafakası en az 500 TL’dir. Uygulamada genellikle bu meblağın altında nafakaya hükmedilmediği görülmektedir. Ancak genellikle çocuğun yaşı, ihtiyaçları, gereksinimleri, giderleri, gelirleri ve ebeveynlerin mali durumu ile hayat şartları incelenerek daha fazla bir nafakaya hükmedilir.

2 Çocuğun Nafakası Ne Kadar?

2 çocuğun nafakası en az 1000 TL’dir. Uygulamada genellikle bu meblağın altında nafakaya hükmedilmediği görülmektedir. Ancak genellikle çocuğun yaşı, ihtiyaçları, gereksinimleri, giderleri, gelirleri ve ebeveynlerin mali durumu ile hayat şartları incelenerek daha fazla bir nafakaya hükmedilir.

3 Çocuğun Nafakası Ne Kadar?

3 çocuğun nafakası en az 1500 TL’dir. Uygulamada genellikle bu meblağın altında nafakaya hükmedilmediği görülmektedir. Ancak genellikle çocuğun yaşı, ihtiyaçları, gereksinimleri, giderleri, gelirleri ve ebeveynlerin mali durumu ile hayat şartları incelenerek daha fazla bir nafakaya hükmedilir.

Geriye Dönük İştirak Nafakası

İştirak nafakası geriye dönük olarak istenemez. Çünkü iştirak nafakası boşanma kararının kesinleşmesi ile hüküm doğurur. Ancak boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte ödenmesi gereken ve ödenmeyen iştirak nafakaları için geriye dönük olarak istemde bulunmak mümkündür.

Geriye doğru en fazla 10 yıl önceki iştirak nafakası talep edilebilir. Çünkü iştirak nafakasının zamanaşımı süresi 10 yıldır. Dolayısıyla geriye doğru 10 yıllık sürede birikmiş ve ödenmeyen iştirak nafakaları için icra takibi başlatılarak bu alacaklar tahsil edilebilir.

İştirak Nafakası Ne Zaman Sona Erer?

İştirak nafakası şu hallerde sona erer:

  • Nafaka alacaklısının ölümü,  
  • Nafaka yükümlüsünün ölümü,
  • Çocuğun ölümü, ölüm karinesi ve gaiplik kararı , 
  • Erginliğe ulaşma, 
  • Evlat edinme,
  • Nafakadan feragat edilmesi,
  • Nafakanın kaldırılması davası sonucunun kesinleşmesi.

Nafaka veren kişinin, nafakayı alacak olan kişinin veya çocuğun ölmesi halinde iştirak nafakası kaldırılacaktır. Bu halde eğer çocuk vefat etmişse, nafaka alacaklısı taraf çocuğun ölüm tarihine kadar birikmiş olan nafaka varsa bunu talep edebilir. 

Çocuğun 18 yaşını doldurmasıyla, mahkeme kararıyla veya evlenme yoluyla ergin olması halinde ise  ebeveynlerin çocuk üzerindeki velayet hakkı kalktığından yine nafaka sona erer. Hatta bu durumda nafaka kendiliğinden kalkacağından ayrıca bir tespit davasına da gerek yoktur. Zira TMK m.328/1’e göre ebeveynlerin çocuk üzerindeki bakım ve gözetim yükümlülüğü çocuğun ergin olmasıyla sona erer. 

15 yaşını dolduran kişilerin kendi iradesi ve velisinin de rızasıyla mahkemeye başvurarak erginliği kazanabileceği TMK m.12’de şu şekilde düzenlenmiştir:

“Onbeş yaşını dolduran küçük, kendi isteği ve velisinin rızasıyla mahkemece ergin kılınabilir.” 

İlgili maddede verilen hak ile 15 yaşını dolduran ve mahkemeye başvurarak ergin olmuş kişi için verilen iştirak nafakası kendiliğinden kalkar.

Aynı şekilde, TMK m.11/2 uyarınca evlenme ile ergin olan kişi hakkında da iştirak nafakası verilemez. Ayrıca bu kişi için  TMK m.328/1’de belirtilen eğitim masraflarının ödenmesi için nafaka verilmesine de karar verilemez. Eğer ki erginlikten önce bir nafaka kararı verilmişse, bu nafaka evlilik tarihi itibariyle kendiliğinden kalkacaktır. 

Evlat edinme durumunda, iştirak nafakası için evlat edinene başvurulur. Çünkü TMK m.314/1’te belirtildiği üzere, evlat edinmeden önce biyolojik ebeveynlere ait olan haklar ve yükümlülükler evlât edinene geçer. Eğer ki evlat edinen kişinin bu nafakayı verecek ekonomik durumu yoksa, bu durumda biyolojik ebeveynlere nafaka için başvurulabilir.

Nafakadan feragat durumunda, feragatin boşanma davasından önce yapılmaması gerekir. Zira her ne kadar istisnai olarak farklı kararlar da bulunsa da Yargıtay kararlarındaki genel kanı, henüz doğmamış bir alacaktan feragat edilemeyeceği yönündedir. Zira bu nafaka türü her an doğup işleyen haklardandır. (Yargıtay 3. HD. E.2014/12250 K.2015/5251 T.31.03.2015)

Tüm anlatılan hususlardan anlaşılacağı üzere iştirak nafakalarına hükmedilmesi ve miktarının belirlenmesi sürecinde somut durumun mutlaka tek tek incelenmesi gerekir. Bu kapsamda gerekli sosyal ve ekonomik araştırmanın yapılarak mahkemeye sunulması önemlidir. Ayrıca dava sürecinde usuli işlemlerin de hukuka uygun şekilde yapılması gerekir. Tüm bu sürecin etkin ve sağlıklı şekilde yönetilmesi için alanında uzman bir boşanma avukatına danışılması önerilir.

İştirak Nafakası Ne Zaman Sona Erer?

İştirak Nafakası Çocuğa Kaç Yaşına Kadar Ödenir?

İştirak nafakası çocuğa 18 yaşına kadar ödenir. Eğer çocuk, mahkeme kararıyla veya evlenme yoluyla ergin olmuşsa bu durumda da çocuk 18 yaşına gelmiş gibi iştirak nafakası kalkacaktır.

DİKKAT: TMK m.328 gereğince eğer ergin olan çocuk eğitimine devam ediyorsa bu durumda yardım nafakası alabilir. 

İştirak Nafakası Yardım Nafakasına Dönüşür mü?

İştirak nafakası yardım nafakasına dönüşmez. Çünkü iştirak nafakası ve yardım nafakası farklı türde nafakalardır. Ayrıca, çocuğun ergin olmasıyla iştirak nafakası son bulacaktır. Bu sebeplerle iştirak nafakası sona erdikten sonra yardım nafakasının ayrıca bir dava ile talep edilmesi gerekir.

TMK m.328’de belirtilen ergin olan çocuğun eğitimine devam etmesi halinde yardım nafakası istenebileceği yönündeki düzenleme, iştirak nafakasının yardım-eğitim nafakasına dönüşmesi noktasında uygulamada farklı kararlara neden olmuştur. 

Yargıtay’ın bazı kararlarında, TMK m.328 ve TMK m.364’ün birlikte ele alınarak nafakanın kaldırılmadan yardım nafakası olarak devam etmesi gerektiği ifade edilmiştir. (Yargıtay 3. HD., E. 2010/22576, K. 2011/1865, T. 15.2.2011). Ancak genel olarak kabul gören ve bizce de doğru olan bazı Yargıtay kararlarına göre ise ayrı bir şekilde yardım nafakasına hükmedilmeden sona eren iştirak nafakasının yorum yoluyla sürdürülmesi mümkün değildir. (Yargıtay 12. HD. E. 2005/12338, K. 2005/16008, T. 18.7.2005)

İştirak Nafakası Artırılması ve Azaltılması

İştirak nafakasının artırılması veya azaltılması mümkündür. Nafaka artırımı istenildiğinde mahkemece, velayet hakkında sahip olan kişinin ekonomik durumu ve çocuğun eğitimi başta olmak üzere diğer masrafların da yer aldığı bütüncül bir araştırma yapılır. Ayrıca tarafların ekonomisinde artış veya azalış olup olmadığı ya da nafakanın günün koşullarında yeterli olup olmadığı hususları da değerlendirilir.

Eğer mahkemece nafaka yükümlüsünün mali gücü yeterli bulunursa ve önceki nafaka miktarı günün koşullarında düşük kalmışsa, nafaka artırımı kabul edilecektir. Örneğin çocuğun bir sağlık sorunu nedeniyle bakım masraflarının artması, enflasyonun çok ilerlemesi veya çocuğun büyüyerek okul çağına ulaşması gibi sebepler nafaka artırımı için uygun sebepler olabilir. 

Nafaka artırımı istenmesi sonucunda yeni miktar belirlenirken, bu miktarın nafaka yükümlüsünü maddi açıdan zora düşürmemesi gerekir. Ancak aynı zamanda yeni miktarın çocuğun ihtiyaçlarını da karşılaması gerekir. Hakim, bu iki durum arasında hakkaniyete göre denge kuracaktır. 

Örnek bir davada, nafaka alacaklısı taraf daha önceden belirlenen 250 TL’lik nafakanın günün ekonomik koşulları ve müşterek çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması neticesinde yetersiz kaldığı ve 750 TL’ye çıkarılmasını istemiştir. Ancak yerel mahkeme bu tallebi yüksek görerek yeni nafakayı 300 TL olarak belirlemiş ve karar Yargıtay’a taşınmıştır. 

Yargıtay ise müşterek çocuğun büyümesi, ihtiyaçlarının artması ve aradan uzun bir süre geçmesi karşısında nafaka miktarının düşük kalarak daha fazla artırılması gerektiğine hükmetmiştir. (Yargıtay 3. HD.T.30.11.2016E. 2016/9413 K.2016/13704)

İştirak nafakasının azaltılması ise şu durumlarda mümkündür:

  • Nafaka yükümlüsünün ödeme gücünün azalması,
  • Çocuğun ihtiyaçlarının azalması, 
  • Çocuğun gelirlerinin artması,
  • Velayete sahip olan eşin ekonomik gücünün artması, gibi durumlarda iştirak nafakasının azaltılması mümkündür.

DİKKAT: Nafaka yükümlüsünün ekonomik durumunda meydana gelen yukarıda sayılan ve sayılanlara benzer durumlar meydana geldiğinde doğrudan nafaka azaltılmaz. Bu tür durumların nafaka miktarının azaltıması için gerekçe oluşturulabilecek düzeyde olması gerekir. 

İştirak Nafakasının Kaldırılması

İştirak nafakasının kaldırılması mümkündür. Bunun için nafakanın kaldırılmasını isteyen taraf nafaka kaldırılması davası açılmalıdır. Bu dava açıldıktan sonra nafakanın kaldırılması talebine gerekçe oluşturan durumların ispatlanması gerekir. 

Bazen nafaka kaldırılması davası açılmışken karşı tarafın da nafaka artırım davası açtığı görülmektedir. Bu tür bir durumda, ilgili mahkemece nafaka artırım davası için nafaka kaldırma davasının sonucu bekletici mesele yapılmalıdır. 

Anlaşmalı Boşanmada İştirak Nafakası

Anlaşmalı boşanmada tarafların iştirak nafakası üzerinde anlaşmaları mümkündür. Zira anlaşmalı boşanma eşlerin boşanmanın sonuçları üzerinde anlaşarak mahkemeye başvurdukları dava türüdür. Taraflar anlaştıkları için de anlaşmalı boşanma davasında kusur tespiti yapılmaz. Bu noktada eşler, bu nafakaya ilişkin olarak anlaşmalı boşanma protokolünde nafaka ödenmesi, ödenmemesi veya ödenecekse miktarı üzerinde anlaşmış olacaktır.

İştirak, yani çocuğa nafaka da gözetilecek en önemli unsur çocuğun üstün menfaatidir. Ayrıca bu nafaka türü bir yönüyle kamuyu ilgilendirdiğinden kamu düzeninden sayılır. Dolayısıyla taraflar çocuk için verilecek nafakanın ne miktarda ve ne şekilde ödeneceğini kararlaştırmış olsalar da hakim bu anlaşmaya müdahale edebilir.

Anlaşmalı boşanma protokolünde sonradan uyuşmazlık çıkmasını önlemek için çocuğun nafakası için ayrıntılı ve çok açık ifadeler kullanılmalıdır. Dolayısıyla birden fazla çocuk varsa, hangi çocuğa neden, ne şekilde ve ne miktarda nafaka ödeneceğinin belirtilmesinde fayda vardır.

Anlaşmalı boşanmanın nasıl yapılacağı, şartlarının neler olduğu ve nafaka düzenlemeleri hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak için “anlaşmalı boşanma” yazımızı inceleyebilirsiniz.

İştirak Nafakasının Ödenmemesi 

İştirak nafakasının ödenmemesi durumunda nafaka alacağı sahibi kişi nafaka borçlusuna karşı icra takibi başlatabilir. Bu durumda nafaka cebren yani zorla tahsil edilir.

Nafaka alacağı, toplumsal önemine binaen icra takibi kuralları içerisinde ayrıcalıklı takip imkanları sunulan bir alacak türüdür. Örneğin bu alacak, sıra cetvelinde 1. sıra alacaklardan kabul edilir. Yani haciz ve cebren satış yoluna gidildiği zaman nafaka alacağı ilk olarak bu satış bedelinden tamamı ile tahsil edilir.

Bununla beraber nafaka alacağı ile ilgili olarak nafaka borcu olan kişinin maaşına haciz konulabilir. Bu durumda nafaka alacağının tamamı bu maaş içerisinden kesilir. Yani en fazla ¼ oranında kesinti yapılabileceği kuralı nafaka alacağı için geçerli değildir. Normal şartlarda yasak olan emekli maaşına haciz koydurma işlemi de nafaka alacağı için yasak değildir. Yani emekli maaşı bile haczedilebilir.

Tüm bunların yanında nafaka alacağı bulunan kişi nafaka borcunu ödemeyen eşi şikayet ederse İcra İflas Kanunu hükümleri uyarınca üst sınırı 3 ay olan bir tazyik hapsi söz konusu olur. Burada bir ceza yargılama süreci olmaksızın kişiye hapis cezası verilmektedir. Kişi bu 3 aylık ceza süresi içerisinde borcunu öderse eğer hapis cezası kaldırılır. Ayrıca bu ceza güncel nafaka alacağı için getirilmiş bir kuraldır. Biriken alacak bu kapsamda cezalandırılmaz.

Görüldüğü üzere nafaka alacağı hukuk düzenince önemsenmiş ve tahsili kolaylaştırılmıştır. Ayrıca bu borcu ödemeyen kişi için ağır sonuçlar öngörülmüştür.

Sonuç

İştirak nafakasının ödenmesindeki amaç, her ne kadar eşler boşanmış olsa da ortak çocuğun gelişimine katkıda bulunulması gerekliliğidir. Zira çocuğun gelişimi içim maddi olanakların sağlanması gerekir. Dolayısıyla bu nafakanın miktarının belirlenmesinde ve talep edilmesinde usuli işlemlere uyulması son derece önemlidir. Bu anlamda sürecin başından itibaren alanında uzman bir boşanma avukatına danışılması faydalı olacaktır.