Taşeron İşçi Hakları Nelerdir?

Taşeron İşçi Hakları Nelerdir?

Taşeron işçi hakları, uygulamada oldukça tartışma konusu olsa da kanuni anlamda oldukça nettir. Çoğu zaman taşeron işçi hakları ihlal edilse de etkin bir hukuki yol izleyerek bu haklar gereğince sağlanabilir.

Yazımızda taşeron işçilerin yasal hakları nelerdir, tazminat ve izin haklarının detayları nelerdir gibi soruları yanıtladık. Önemli bir konu olması nedeniyle yazımızı dikkatli okumanızı öneririz.

Taşeron İşçilerin Yasal Hakları Nelerdir?

Taşeron işçi hakları dediğimiz zaman bir asıl işveren – alt işveren ilişkisi söz konusu olur. Bu ilişkinin detaylarına aşağıda yer verdik. Peki Taşeron işçilerin yasal hakları nelerdir diye sorulacak olursa: normal bir işçinin sahip olabileceği her türlü hakka taşeron işçiler de sahip olur.

Hatta o kadar ki taşeron işçi hakları, hem asıl işverenden hem de alt işverenden istenebilir. Yani burada bir müteselsil sorumluluk söz konusudur. Burada taşeron işçi hakları olarak; kıdem – ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ve diğer izin hakları, işe iade davası ve diğer işçi alacağı davalarını açma vb. hakları sayabiliriz.

ÖNEMLİ: Taşeron işçi hakları uygulamada çoğu zaman gereğince verilmez ve taşeronluk ilişkisi kötüye kullanılmaktadır. Bu nedenle taşeron işçilerin haklarını alabilmek adına deneyimli iş hukuku avukatlarından yardım alarak hak arama sürecini başlatmaları gerekir. Bu noktada işçiye imzalatılan ve gerçeği yansıtmayan ibraname vs. belgeler önem taşımaz.

Taşeron İşçi Hakları infografik

Taşeron İş İlişkisinin Hukuki Zemini

Taşeronluk ilişkisinin hukuki zemininde alt işveren – asıl işveren ilişkisi yatar. Taşeron ilişkisinde iki tane işveren şirket vardır. Taşeronlarla iş yerinde görülen bazı işler diğer işverene devredilir. Taşeronluk ilişkisinden bahsedebilmek için ‘aynı işyeri içerisinde’ bir işverenin diğer işveren için işçileri aracılığıyla bir iş yapması gerekir.

Bununla birlikte taşeronluk ilişkisinde bir takım yasaklar mevcuttur. Buna göre asıl işveren, yani iş görülen işyerinin patronu, kendi bünyesinde çalışan işçiyi alt işverene devretmek suretiyle onun haklarını kısıtlayamaz. İşçi bu geçişe onay vermiş olsa bile bu yasak sürer, zira bu mutlak emredici bir kuraldır. İşçiyi kendisine karşı dahi korur. Gene asıl işveren kendi işçisini alt işveren yani taşeron işveren yapamaz. İşçi o işverenin eski işçisi olsa dahi onunla artık taşeron ilişkisi kuramaz.

Ayrıca taşeronluk ilişkisinin geçerli bir şekilde kurulabilmesi için işyerinde görülen işin uzmanlık gerektirmesi lazımdır. Diğer türlü gene bir taşeron ilişkisi söz konusudur diyebiliriz ancak bu geçersiz olur. Tabii ki bu geçersizlikte mahkemece işçinin haklarını korumak adına yorum yapılır.

Uzmanlık gerektirmediği sürece asıl iş bölünerek alt işverenlere devredilemez. Yardımcı bazı işler uygulamada bu kapsama girer ve taşeronluk için geçerli sayılır. Yargıtay’ın kararlarında yerleşik olan bazı örnekler genel olarak şu şekildedir: temizlik, güvenlik, bakım, tamirat, onarım, bahçe bakım, yemek vs… sayabiliriz.

Alt işveren – asıl işveren ilişkisi yani taşeronluk ilişkisi kurulduğu zaman bunun sonuçları taşeron işçi hakları bakımından önem taşıyacaktır. Bu sonuçlar genel olarak şu şekilde özetlenebilir.:

Kanuna UYGUN Bir Sözleşme VarsaKanuna AYKIRI Bir Sözleşme Varsa
Taşeronluk ilişkisi yukarıda bahsettiğimiz unsurlara uygunsa taşeron işçi hakları hem alt işverenin hem de asıl işverenin sorumluluğundadır. Müteselsil sorumluluk olduğu için ihlal edilen haklardan ötürü her iki işverene de başvurulabilir.Yukarıda saydığımız unsurlar söz konusu değilse, yasaklara uyulmamışsa bu durumda tek sorumlu vardır o da asıl işverendir. Yani taşerondan hizmet satın alan, işin görüldüğü işyerinin işvereni taşeron işçi hakları ile ilgili olarak sorumlu tutulur.

ÖNEMLİ: Taşeron işçi hakları ile ilgili dava açmadan önce ortada geçerli bir taşeronluk ilişkisi kurulup kurulmadığına bakılmalı ve buna göre hareket edilmelidir. Aksi halde hatalı yahut ihmali işlemler ile kişi haklı iken haksız konuma düşebilir. Taşeron işçi hakları bu şekilde kolayca tahsil edilebilecekken hiç olmayacak hatalarla hak kaybı yaşanabilir. Bunu önlemek adına iş hukuku avukatından yardım alınmalıdır.

Taşeron Tazminat Hakkı

Taşeron işçilerin yasal hakları nelerdir diye sorulduğu zaman akla gelen ilk mesele taşeron tazminat hakkı olacaktır. Taşeron işçi asıl olarak alt işverenin işçisidir. Asıl işveren her ne kadar taşeron işçi hakları ile ilgili olarak müteselsil sorumlu ise de taşeronun asıl işvereni değildir.

Bu nedenle taşeron tazminat hakkı dediğimiz zaman bundan ilk olarak alt işveren yani taşeron işveren sorumlu olur. Ancak somut olayın özelliklerine göre, asıl işverenin kamu kurumu veya özel sektör işvereni olmasına göre, taşeronluk ilişkisinin süresine vs. bağlı olarak asıl işverenin müteselsilen sorumlu olduğu haller de mevcuttur.

Bunun için somut olayın deneyimli iş hukuku avukatları tarafından değerlendirilmesi gerekir. Süreç öncesinde ihtimallere bağlı olarak yapılan bir değerlendirme ile etkin bir hak arama süreci işletilebilir.

Burada belirtmemiz gerekir ki ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı vs. gibi tazminat kalemleri için de aynısı geçerlidir. Gene ödenmemiş alacaklar burada gündeme gelir. Asıl işveren eğer işçinin ücreti ödenmemişse alt işverene yapacağı ödemeden keserek bunu taşeron işçiye ödeyebilir.

Konu ile ilgili olarak “kıdem tazminatı şartları” ve “maaşı ödenmeyen işçinin hakları” başlıklı yazılarımızı okuyabilirsiniz.

Taşeron İzin Hakları

Bir işçinin hakları işin niteliği gerektirmediği sürece sırf taşeron olması nedeniyle kısıtlanamaz. Örneğin taşeron işçi hakları dediğimiz zaman bunun içerisine muhakkak taşeron izin hakları da girer.

Normal olarak tüm izin hakları burada da geçerlidir ve bunların ihlal edilmesi halinde taşeron işçi işçi alacağı davası ile hakkını arayabilir. Konu ile ilgili olarak “yıllık izin hakkı ve süreleri” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Taşeron Hamile ve Engelli Hakları

Hamile işçilerin normal olarak alabileceği bir takım izin türleri vardır. Ücretli ve ücretsiz izin şeklinde bunlar temelde ikiye ayrılır. Uygulamada hamile işçiler ve engelli işçilerin bir çok haklarının ihlal edildiği görülür.

Belirtmemiz gerekir ki bir işçi taşeron olarak çalışıyor olsa ve iş sözleşmesi vs. hukuki zeminde çok dikkat edilerek yapılmamış olsa dahi o işçinin kanunen korunması söz konusu olur. Bu nedenle hak arama süreci her halükarda yürütülebilir. Konu ile ilgili olarak “işçi hakları nelerdir” ve “hamile işçinin işten çıkarılması” başlıklı yazılarımızı okuyabilirsiniz.

Taşeron İşçilerin Geriye Dönük Hakları

Uygulamada iş ilişkisinin devam etmesi düşüncesi ile işçilerin bazı önemli hakları ihlal edilirken işçiler de buna aynı gerekçe ile ses çıkarmaz. Ancak bu hatalı bir tutumdur. İş ilişkisi devam ederken dahi kişi haklarını talep edebilir.

Ancak bu olmasa bile iş ilişkisi sona ereceği zaman veya sona erdiğinde açılacak bir işçi alacağı davası ile işçilerin geriye dönük hakları korunabilir. Bu durum taşeron işçiler için de geçerlidir.

Yani taşeron işçilerin geriye dönük hakları etkin bir dava yolu ile sağlanabilir. Bu haklara; fazla mesai, ücret alacağı, kıdem – ihbar tazminatı, agi alacağı, prim vs. ödenmemiş her türlü yasal hakkı sayabiliriz.

Bu noktada sorumluluk asıl olarak alt işverende olacaktır. Yani taşeron işçinin asıl kendi işvereni bu noktada sorumlu olur. Ancak bu işçi alacağının bir kısmı asıl işverenle yani taşeronla anlaşan ve işin görüldüğü işyerinin sahibi olan işverenle ilişkilendirilebilir.

Bu durumda müteselsil sorumluluk söz konusu olur. Belirttiğimiz gibi bunun etkin bir şekilde sağlanabilmesi için sürecin en baştan itibaren sıkı tutulması ve düzgün bir hukuki zemine oturtulması gerekir.

Taşeron İşçilerin Hakları ile İlgili Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yukarıda taşeron işçilerin hakları ile ilgili olarak bilinmesi gereken temel meselelerden bahsettik. Görüldüğü üzere taşeron işçi hakları geniş bir çerçevede ele alınabilmekte ve uygulamada işçi – işverenler tarafından pek dikkat edilmemektedir.

Bu hakların gereğince sağlanabilmesi, gerek işçi gerekse işveren açısından uzun vadede sıkıntı doğurmaması adına hukuki zeminin düzgün oluşturulması gerekir. Olası bir ihlal halinde de hak arama sürecinin etkin şekilde takip edilmesi gerekir. Bu noktada yapılacak en sağlıklı şey deneyimli iş hukuku avukatlarının yardımına başvurmak olacaktır.