Miras Payının Devri

Miras Payının Devri

Miras payının devri, miras hukukunun en önemli konularından biri olup günlük hayatta oldukça fazla karşımıza çıkmaktadır. Payın devrine ilişkin işlemler miras bırakanın ölümü üzerine tarafların uzlaşmaması halinde oldukça zor hale gelebilmektedir.

Yazımızda miras payının devri nedir, miras payının devri sözleşmesi nedir gibi sorulara detaylı bir şekilde cevap vereceğiz. Sürecin sorunsuz bir şekilde sona ermesi için konu hakkında genel bilgiye sahip olmak elzemdir. Bu sebeple yazımızı dikkatli okumanızı tavsiye ederiz.

ÖNEMLİ: Miras payının devri, dikkatle takip edilmesi gereken önemli ayrıntılar barındırmaktadır. Bu ayrıntılar göz önünde bulundurulmadan hareket ederek hatalı işlemler ile beklenmedik sonuçlar meydana gelebilir. Miras payının devri için yapılacak işlemler önemli detaylar içermesi nedeniyle işlemin başından sonuna kadar yaşanan sürecin uzman bir miras avukatı eşliğinde sürdürmek önem arz eder.

Miras Payının Devri Nedir?

Miras payının devri, kanunen mirasçı olarak belirlenmiş veya atama yoluyla mirasçı sıfatını kazanmış kişilerin kendilerine düşen miras payını başka birine geçirmesi işlemini ifade etmektedir. Yasal veya atanmış mirasçıların bu işlemi yapması ile mirasçılık sıfatları sona ermemektedir. Sadece sahip oldukları birtakım haklardan feragat etmiş olacaklardır.

Miras payının devrine ilişkin hukuki düzenlemeler Türk Medeni Kanunun 678. maddesi ve devamında hüküm altına alınmıştır.

Miras Payının Devri Gerekli Evraklar

Miras payının devri işleminin gerçekleştirilebilmesi için bazı belgeler talep edilmektedir. Miras payının devrinin yapılabilmesi için aşağıda sayılan evrakların varlığı aranmaktadır.

  • Pay devrine konu olan taşınmaza ilişkin tapu senedi
  • Tapu senedi bulunmuyorsa ada ve parsel numarasını belirten bir evrak veya mal sahibinin sözlü beyanı
  • Devir işlemini yapacak olan ve devralacak yasal/atanmış mirasçıların fotoğraflı nüfus cüzdanları
  • Son altı ay içinde çekilmiş olan devreden mirasçıya ait bir adet, devralan mirasçıya ait iki adet vesikalık fotoğraf
  • Devir isteminin mal sahibini temsil eden kişiden gelmesi halinde temsile yetkiye sahip olduğuna dair belge ile temsilcinin bir adet vesikalık fotoğrafı ve nüfus cüzdanı, aynı şekilde alıcıların temsilci yetkili kılarak devir işlemine bu şekilde katılmaları halinde bu temsilcilerin temsile yetkili olduğuna dair belge ile bir adet vesikalık fotoğraf ve nüfus cüzdanı
  • Devire konu taşınmazın bir konut olması durumunda zorunlu deprem sigortası poliçesi
  • Belediyeden alınmış devire konu taşınmazın emlak vergisi değerini belirten belge
  • Duruma göre veraset ilamı

ÖNEMLİ: Miras payının devri işlemleri başından sonuna kadar avukat yardımı alınarak takip edilmelidir. Zira mülkiyet ve tapu mevzuatı, kişiyi hak kaybına uğratabilecek bazı hükümler içermektedir. Örneğin, kişi, başka bir mirasçısının da payını aldığı zaman tapuda otomatik olarak iki pay birleşir. Sonradan paylardan birinin satılmak istenmesi halinde birleşmiş hali ile farkında olunmadan iki hissenin de devredilmesi gibi ihtimaller söz konusudur. Bu tür hak kayıplarının önüne geçmek adına muhakkak önce avukata sormak gerekir.

Miras Payının Devri Geçerlilik Şartları

Miras payının devri işlemini gerçekleştirebilmek için bazı şartların varlığı aranmaktadır. Miras payının devri geçerlilik şartları kendi içerisinde mirasın açılmasından sonra ve mirasın açılmasından önce geçerlilik şartları olarak ikiye ayrılır.

Mirasın Açılmasından Ardından Miras Payının Devri Geçerlilik Şartları

Mirasın açılmasından sonra denilirken, somut olayın özelliklerine göre elbirliği mülkiyetinden paylı mülkiyete geçilmiş olması da kastedilebilir, yahut malların elbirliği mülkiyeti ile mirasçılara geçmesi de kabul edilebilir. Bunların her birinde farklı hükümler uygulanır. Konu ile ilgili olarak “hisseli tapu (paylı mülkiyet)” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

  • Miras Payını Devreden Tarafın Yasal/Atanmış Mirasçı Olması

Miras payını devredecek olan tarafın kanunen veya atanmış mirasçı olması devir işlemini gerçekleştirmek açısından fark oluşturmamaktadır. Başka bir deyişle hem yasal mirasçılar hem de atanmış mirasçılar miras paylarını devredebilmektedir. Bunun yanı sıra vasiyet alacaklısı konumunda bulunan kişi, mirasçılar kadar geniş yetkilere sahip değildir. Bu kişi yalnızca alacak hakkına sahip olduğundan pay devir işlemini gerçekleştirememektedir.

  • Miras Bırakanın Birden Fazla Yasal/Atanmış Mirasçısı Bulunması

Eğer mirasbırakanın tek mirasçısı varsa terekede bulunan tüm taşınır/taşınmaz mallar bu kişiye kalmaktadır. Bu halde bir miras payından bahsedilemeyeceği gibi miras payının devri de söz konusu olmayacaktır. Burada artık direk kişinin sahip olduğu malların devri söz konusu olur.

  • Miras Payının Devri Sözleşmesinin Kanunda Yazılı Şekil Şartına Uyularak Düzenlenmiş Olması

Miras payı devri sözleşmesinin şekil şartına ilişkin hükümler Türk Medeni Kanunun 677. maddesinde mirasçıya devir ve üçüncü kişiye devir olmak üzere iki başlık altında düzenlenmiştir. Bunun detaylarına aşağıda yer vereceğiz. Ancak burada devredilecek kişi bakımından kısaca değinecek olursak:

Miras Payı Devir Sözleşmesinde Devralanın Mirasçı Olması Halinde:

Devralanın mirasçı olması halinde miras payı devir sözleşmesinin yazılı şekilde düzenlenmesi gerekir. Bunun dışında bu sözleşmenin adi yazılı şekilde yapılmasında bir sakınca yoktur. Tarafların imzasının bulunması yeterlidir. Miras payının bedelsiz olarak devredilmesi durumunda yalnızca devredenin imzasının bulunması yeterli olacaktır.

Bu noktada belirtmek gerekir ki Türk Medeni Kanunun 677. maddesinde miras payı devri sözleşmesi için özel bir şekil şartı öngörüldüğünden taşınmaz devrine ilişkin hükümlerden öncelikli uygulama alanı bulur.  Yani taşınmaz devrine ilişkin şekil şartları miras payı devir sözleşmesi açısından aranmaz.

Miras Payı Devir Sözleşmesinde Devralanın Üçüncü bir Kişi Olması Halinde:

Türk Medeni Kanunun 677/2.maddesinde bulunan düzenleme ile üçüncü bir kişiyle yapılan miras payı devir sözleşmelerinde resmi şekil şartı aranmaktadır. Buna göre düzenlenecek olan miras payı devir sözleşmesi noter tarafından düzenlenmedikçe geçersiz sayılacaktır. Belirtmek gerekir ki, miras payının üçüncü bir kişiye devredilmesi sonucu bu üçüncü kişi mirasçı sıfatını kazanamayacaktır. BUrada üçüncü kişi sadece miras payının isteme hakkına sahip olacaktır.

Mirasın Açılmasından Önce Miras Payının Devri Geçerlilik Şartları

Miras bırakanın  yaşadığı sırada yapılan miras payı devri sözleşmesinin farklı şartları bulunmaktadır. Sözleşmenin miras bırakanın yaşadığı sırada düzenlenmesi bazı riskler taşımaktadır. Bu şartlar;

  • Miras Payının Devri Sözleşmesinin Kanunda Yazılı Şekil Şartına Uyularak Düzenlenmiş Olması

Miras payının devri sözleşmesinin mirasın açılmasından önce düzenlenmesi konusunda Türk Medeni Kanununda bir düzenleme mevcut değildir. Bu nedenle mirasın açılmasından sonra miras payı devir sözleşmesinin düzenlenmesi hakkındaki TMK 677. hükümleri bu konuda da kıyasen uygulanacaktır. Yani mirasın açılmasından sonra miras payı devri sözleşmesi şekil şartları burada aynen geçerlidir.

Miras Payını Devreden Tarafın Muhtemel Mirasçı Olması Halinde:

Mirasın açılma tarihinden önce miras payını devretmeyi isteyen yasal/atanmış mirasçılar henüz mirasçı sıfatını kazanamadığından sözleşmenin düzenlendiği sırada muhtemel mirasçı olarak adlandırılmaktadır. Bu nedenle miras payını devredecek kişinin muhtemel mirasçı olması gerekmektedir.

Miras Payını Devralan Tarafın Mirasçı veya Üçüncü bir Kişi Olması Halinde:

Türk Medeni Kanunu 678. maddede öngörüldüğü üzere devralanın yasal/atanmış mirasçı olması ile üçüncü bir kişi olması açısından mirasın açılmasından sonra payın devredilmesi konusu ile bir farklılık yoktur.

  • Miras Bırakanın Devir Sözleşmesine Katılması ya da Onayı

Miras açılmasından önce miras bırakan henüz hayatta olacağından sözleşmenin kurulma aşamasında miras bırakanın bulunması gerekir. Ancak sözleşme düzenlendiği sırada orada bulunmuyorsa bu sözleşmeye onay vermesi şartı aranmıştır. Aksi halde sözleşme geçersiz sayılacaktır.

Miras bırakanın katılması ya da onay vermesi konusunda herhangi bir şekil şartı öngörülmemiştir. Fakat ispat hukuku açısından yazılı şekilde yapılması kolaylık sağlayacaktır.

Miras Payının Devrinin İptali

Miras payının devrinin iptali iki başlık altında incelenebilir. Bunlar miras payı devri sözleşmesinin iptali ve miras payı devrinin tapuda iptalidir.

Miras Payı Devri Sözleşmesinin İptali

Miras payı devri sözleşmesinin iptalinin söz konusu olabilmesi için bazı şartların varlığı aranmaktadır. Şöyle ki; miras payı devri sözleşmesinin iptali de tüm sözleşmeler gibi irade sakatlıkları halinde iptal davasına konu olabilmektedir. Bunlar; hata, hile,tehdit,korkutma veya muris muvazaası gibi haller olabilmektedir. Bu hallerin varlığı halinde miras payı devri sözleşmesinin iptali ilgili mahkemeden istenebilecektir.

Miras Payı Devrinin Tapuda İptali

Türk Medeni Kanunu 706. maddedeki açık düzenleme ile beraber mülkiyetin devrini konu edinen sözleşmelerde resmi şekil şartı öngörülmektedir. Şöyle ki taşınmazın söz konusu olduğu miras payı devri sözleşmelerinin tapu sicil memurluğu önünde düzenlenmesi şart kılınmıştır.

Miras payı devrinin iptali durumunda ise tapuda bir şekilde hata ile yapılmış olan tescilin iptali talep edilmektedir. Ancak burada basit yazım hatalarından bahsediyoruz.

Bu halin dışında muvazaanın gündeme geldiği durumlarda da tapudaki tescilin iptali talep edilebilmektedir. Eğer mirastan mal kaçırma gibi haller varsa duruma göre tenkis davası yahut tapu iptal tescil davası açılabilir. Bunun değerlendirmesi için muhakkak avukat yardımı almak gerekir.

Miras Payının Devri Noter Ücreti

Yukarıda belirtildiği üzere miras payının devredilmesi sözleşmesinin düzenlenmesi yetkisi bazı durumlarda noterlere verilmiştir. Bu nedenle taraflar böyle bir durumda noterde işlemi gerçekleştireceğinden birtakım masraflar söz konusu olacaktır.

Payın devrine karşılık bir bedelin söz konusu olması halinde işlem satış olarak değerlendirilir ve ilgili taşınmazın emlak vergisi değerinin devre konu miras payına denk gelen kısmından az olmaması şartı ile, bildirilmiş olan satış değeri üzerinden her iki taraftan da binde 20 oranında harç talep edilmektedir.

Payın devrine karşılık bir bedelin olmaması halinde mevcut değerin devire konu paya denk gelen değeri üzerinden, devralan taraftan 68,31 oranında harç talep edilir. Bu işlem bağış kapsamına girdiğinden veraset ve intikal vergisi nedeniyle payın devri işleminden sonra vergi dairesine ihbar edilmesi gerekir.

Tabii ki işlemin satış olması da mümkündür. Somut olayın özelliklerine göre harç ve masraflar değişecektir. Ki bu miktarlar her sene kanunla yeniden düzenlenmektedir.

Noterde Miras Payının Devri Sözleşmesi Örneği

Miras payının devri sözleşmesi örneği kişiler bakımından talep edilmektedir. Fakat taslak bir metin olarak miras payının devri sözleşmesi sunmak ve kullanmak mümkün değildir. Zira her somut olay devredilecek miras pay biçimi ve miktarı farklılık gösterecektir. Her olay bağlamında karşılıklı borçlar ve haklar dikkatlice kararlaştırılarak sözleşmeye eklenmelidir. Aksi halde her iki taraf bakımından da hak kayıplarına yol açacağı açıktır.

ÖNEMLİ: Tarafların daha sonra mağdur olmaması adına miras payının devri sözleşmesinin hazırlanmasında alanında uzman bir avukattan yardım alması gerekir. Zira tarafların aleyhine sözleşme maddelerinin konulması her iki taraf bakımından büyük hak kayıpları yaşatabilmektir. Ki miras paylaşımında, yasal ve atanmış mirasçıların tespiti, bunların hangisinin ne kadar saklı payı olduğu ciddi bir hesap işidir. Bu noktada avukat yardımı alınmalıdır. Konu ile ilgili olarak “miras payları” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Miras Payının Devri Sözleşmesi Zamanaşımı

Miras payının devri  sözleşmeleri açısından Türk Medeni Kanunu veya diğer mevzuatlarda bir düzenleme öngörülmemiştir. Özel bir süre öngörülmediğinden bu sözleşmeye ilişkin uygulanacak zamanaşımı süresi Türk Borçlar Kanunu 146. maddede bulunan genel düzenleme gereği 10 yıldır. Yani miras payının devri sözleşmelerinden kaynaklanan borç ve alacaklar 10 yıllık süre ile talep edilebilmektedir.

Son Olarak Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yukarıda miras payı devrinin ne olduğunu, nasıl yapıldığını anlattık ve bu devir işlemine ilişkin merak edilen önemli hususlara ayrıntılı olarak yer verdik.

Bahsettiğimiz hususlar kanunda düzenlenen ve uygulamada görülen şekilde aktarılmıştır. Ancak belirtmek gerekir ki yaşanan her somut olay açısından özellikler farklılık gösterebilmektedir. Bu nedenle her olay kendi kapsamında değerlendirilmelidir.

Miras payının devri, teknik bir süreçten ibaret olduğundan oldukça önemli ve detaylı işlemler barındırmaktadır. Bu sürecin düzgün bir şekilde yürütülerek istenilen biçimde sona ermesi için uzman bir miras avukatından hukuki danışmanlık almakta yarar vardır. Aksi halde hatalı veya ihmali bir şekilde yapılan işlemler sonucu istenmeyen sonuçlar ile karşı karşıya kalınabilecektir.