kilometresi düşürülmüş araç alan kişinin hakları

Kilometresi Düşürülmüş Araç Alan Kişinin Hakları

İkinci el araç satışı oldukça yaygın ve bir o kadar risk içeren bir ticari faaliyettir. Araç kilometresinin düşürülmüş olma ihtimali de bunlardan biridir. Uygulamada araç km düşürme tespiti çoğunlukla yapılabilmekteyse de bazen atlanabiliyor.

Yazımızda bu araç kilometre düşürme durumunda ne gibi sonuçlar doğacağına, alıcının ve satıcının hak ve sorumluluklarına, dava sürecine ve araç km düşürme cezasına değineceğiz. Ayrıca uygulamada en sık sorulan soruları cevaplandıracağız. Önemine binaen dikkatli okumanızı tavsiye ederiz.

Araç Kilometre Düşürme Nedir?

İkinci el araçlarda aracın o güne kadar katettiği mesafeyi gösteren kilometre sayacında oynama yapılarak alıcının yanıltılmasına araç kilometre düşürme denir. Bu durumda ikinci el araç satan kişinin ayıptan sorumluluğu söz konusu olur.

Aşağıda ayrıntısına değineceğiz ancak hemen belirtmemiz gerekir ki aracın kilometresini değiştiren kişinin kim olduğu veya satanın bundan haberinin olup olmadığı önemli değildir. Alıcı bundan haberdar değilse satıcının sorumluluğu söz konusu olur.

Kilometresi düşürülmüş otomobilin satılması durumunda somut olayın özelliklerine göre satıcının iki tür sorumluluğu söz konusu olur:

  • 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri uyarınca ayıptan hukuki sorumluluk
  • 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu hükümleri uyarınca dolandırıcılık suçundan cezai sorumluluk

İkinci el araç satışında diğer ayıplar ve sonuçları ile ilgili detaylı bilgi edinmek için “ikinci el araç satışında satıcının sorumluluğu” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz. Bu yazımızda araç KM düşürme özelinde konuyu inceleyeceğiz.

Otomobil Kilometresini Düşüren Satıcının Hukuki Sorumluluğu

Yukarıda da belirttiğimiz üzere araç kilometre düşürme işlemi söz konusu olmuşsa satıcının sorumluluğu ayıptan sorumluluktur. Ayıp ile ilgili hükümler TBK m. 219 ve devamında ve TKHK m. 8 ve devamında yer alır.

Araç km düşürme ile ilgili meselelerde bu hükümlerden yalnızca gizli ayıba ilişkin hükümler gündeme gelir. Çünkü burada olağan bir gözden geçirme ile anlaşılamayacak ve ancak teknik bir inceleme ile ortaya çıkabilecek kötüniyetli bir uygulama söz konusudur.

Gizli Ayıp Nedir?: Bir satışta olağan bir gözden geçirme ile alıcının anlayamayacağı ve satılan şeyden beklenen yararı azaltan, satışta vaadedilen özellikleri düşüren hata ve kusurlara gizli ayıp denir. Gizli ayıp durumunda alıcının derhal gözden geçirip kusurları satıcıya bildirme yükümlülüğü bulunmaz. Bu ayıp ne zaman ortaya çıkarsa o zaman satıcıya başvurmak gerekir.

Peki aracın kilometresi düşürülmüş olduğu ihtimalde gizli ayıp vardır dedik. Böyle bir durumda alıcının ne gibi hakları olacaktır? Şöyle ki:

  • İkinci el aracı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme
  • Gizli ayıp oranında bedelde indirim talep etme
  • Aşırı bir masraf gerektirmediği taktirde ücretsiz tamirat talep etme
  • Aracın ayıpsız misli ile değişimi

Sözleşmeden Dönme: Kilometresi düşürülmüş aracı alan kişi, aracı iade etmeye hazır olduğunu bildirerek ödediği bedeli talep edebilir. Bedeli almadan aracı iade etme yükümlülüğü altında değildir. Burada belirli şartlar altında söz konusu bedele faiz işlemesi de söz konusu olacaktır.

Ayıpsız Misli ile Değişim: Ayıp halinde alıcının seçimlik haklarından birisi de ayıpsız misli ile değişimdir. Ancak ikinci el araç satışında bunun uygulaması çok kısıtlıdır ve neredeyse mümkün değildir. Çünkü her ikinci el araç birbirinden farklı özellik göstermektedir.

Bedelde İndirim: Uygulamada en çok başvurulan imkanlardan birisi budur. Genellikle araç km düşürme olayında alıcılar ya sözleşmeden dönme yahut ayıp oranında bedelde indirim talep etmektedir. Burada bilirkişi incelemesi yapılır ve araç km düşürme olayının bedele ne kadar etki edeceği tespit edilir. Sonuç itibariyle kişiye o kadar alacak hakkı doğar.

Tamirat Talebi: Ayıp ihtimalinde alıcının elindeki imkanlardan biri de tamirat talebidir. Ancak araç km düşürme olayında ücretsiz tamir imkanının uygulaması yoktur ve mümkün değildir.

Satıcının KM Düşürülmüş Olmasını Bilmemesi: Türk Borçlar Kanunu 219 hükmü açık bir şekilde satıcının ayıp hakkında bilgisinin olması gerekmediğini söyler. Yani araç km düşürme işlemini satıcı yapmamış olsa, bunu kendisinden önce birisi yapmış olsa ve satıcı bundan haberdar olmasa bile satıcı sorumlu olur. Kilometresi düşürülmüş araç alan kişi de satıcıya başvuracaktır. Tabii ki satıcının başkalarına başvurması, alıcıyı km düşürmekle itham etmesi vb. durumlar için ispat meselesi gündeme gelecektir. Bununla ilgili olarak aşağıda açıklama yaptık.

Aracın Zaten Düşük Fiyata Alınması: Araç km düşürme olayı söz konusu ise ve alıcının bundan haberi yoksa, satıcı aracın zaten düşük fiyattan satılmış olmasını bahane olarak öne süremez. Her halükarda araçtaki bu ayıbın tazmin edilmesi gerekir.

Zarar Doğmuş Olması Gerekir mi?: Yukarıda araçtaki ayıbın tazmin edilmesi gerektiğini söyledik ancak bu gerçek anlamda bir tazmin değildir. Yani alıcı yukarıda bahsettiğimiz seçimlik haklardan mümkün olan herhangi birini talep edebilir. Bunun için alıcının herhangi bir zarara uğramış olması gerekmez. Satıcının aracı satarken vaat ettiği özelliklerin (söylediği kilometrenin de) bulunmaması yeterlidir.

Ne Kadar Tazminat Alınır?: Araca sahip olmaya devam edip bedelde ayıp oranında indirim talep etme veya aracı iade edip bedelini iade alma haklarında bir hesaplama yapılacaktır. Burada hesaplama o dönemin araç piyasa ederi, ayıp oranı, vs. gibi ihtimaller gözetilerek bilirkişi tarafından yapılacaktır.

Bunun ne kadar olacağı tamamen somut olayın özelliklerine bağlıdır. Bu konuda net bir belirleme yapabilmek adına avukat yardımı alınarak gerekli sürecin başlatılması gerekir. Burada genellikle aracın ayıpsız halinin değeri ve ayıplı iken ki halinin piyasa değeri hesaplanarak aradaki farka belirli eklemelerin yapılması şeklinde olur. Tarafların kendi arasında belirlediği bedelden bağımsız bir tespit yapılır.

Kilometreyi Kimin Düşürdüğü Önemli Midir?: Yukarıda satıcının km’nin düşürülmüş olduğunu bilmesine gerek yoktur dedik. Dolayısıyla kilometreyi kimin düşürdüğü de önemli değildir. Peki bu durumda alıcı kime başvuracak, parasını kimden alacaktır? Bu konuyu şöyle bir tablo ile özetleyebiliriz:

Hukuki Haklar Cezai Süreç
Satıcı KM Düşüren Kişi İse Seçimlik haklar satıcıya yöneltilir (10 yıl içerisinde) Dolandırıcılık suçundan satıcı hakkında soruşturma başlatılır
Satıcı KM Düşüren Kişi Değilse Seçimlik haklar satıcıya yöneltilir (2 yıl içerisinde) KM düşüren kişi biliniyorsa hakkında soruşturma başlatılır.

Tabloda satıcıya yöneltilecek haklar bakımından 2 ve 10 yıllık süreler olduğunu belirttik. Bunların ayrıntısına aşağıda dava açma süresi kısmında değineceğiz. Cezai süreci de aynı şekilde aşağıda ayrı başlık altında değerlendirdik.

Dava Sürerken Araç Kullanılabilir mi?: Dava sürerken aracın kullanılmasında herhangi bir sakınca yoktur. Aracın kilometresi bu süreçte doğal olarak yükselecektir. Ancak bunun davanın neticesine olumlu veya olumsuz herhangi bir etkisi bulunmaz.

Araç Başkasına Satılabilir mi?: Dava sürerken aracın başkasına satılmasında herhangi bir sakınca yoktur. Ancak bunun için hangi seçimlik hakkın kullanılacağı iyi belirlenmelidir. Örneğin sözleşmeden dönülecekse araç kesinlikle başkasına satılmamalıdır. Ayrıca aracı satın alacak kişiye km düşürme olayı ile ilgili bilgilendirme yapılması gerekir. Aksi halde araç km düşürme sorumluluğu satan hakkında da doğar. Esasen buradaki satışın hukuki yardım alınarak yapılmasında özellikle yarar vardır.

Araç kilometre düşürme halinde kişinin elindeki hukuki imkanlar ve çeşitli ihtimaller bu şekildedir. Bunun haricinde süreçle ilgili bilinmesi gereken bir takım başka hususlar da vardır. Şimdi bunlara değineceğiz. Ancak belirtmemiz gerekir ki bu süreçte yapılacak hatalı yahut ihmali işlemlerden kaçınmak adına avukat yardımı almak en sağlıklısı olacaktır.

Araç KM Düşürme Nasıl Anlaşılır?

Araç km düşürme tespit işlemleri oldukça önemlidir. Bunun nasıl anlaşılacağı ile ilgili uygulamada izlenen bazı yollar vardır. Özellikle bilirkişi raporlarına da baktığımız zaman şu unsurların yer aldığını görebiliyoruz:

  • Bilirkişi aracın satış tarihinde yaklaşık olarak kaç kilometrede olduğunu hesaplar
  • Bilirkişi aracın satış tarihinde kilometresi düşürülmüş hali ile satılabilir olabileceği miktarı tespit eder
  • Bilirkişi bu hesaplamaları doğrultusunda aradaki farkın ne kadar olduğu yönünde kanaat bildirir

Peki Bilirkişilerin incelemelerinde kullandıkları yöntemler neler? Yahut aracının kilometresinin düşürülmüş olduğundan şüphelenenler bunun tespitini – araştırmasını nasıl yapar? Şöyle ki:

  • Tramer kaydı sorgulanır, muayene giriş kilometre verileri ve güncel kilometreler kıyaslanabiir
  • Aracın alındığı kişiden önceki servis kayıtları talep edilebilir, fatura ve kayıt bilgileri ile direkt olarak servisten sorgu yaptırılabilir
  • Şase numarasından sigorta bilgilerine ulaşılabilir, farklı tarihlerde girilmiş farklı kayıtlar araştırılır
  • Aracın kaç kez el değiştirdiği ve değiştirirken hakkında yapılan ekspertiz incelemelerine bakılır
  • En önemli araştırma ise aracın önemli bazı kısımlarında yapılan teknik incelemelerdir.
  • Aracın kilometresinin ne zaman düşürülmüş olduğu da önemlidir. Bunun ispatına yönelik araştırma da yapılacaktır. Genellikle yukarıda bahsettiğimiz araştırmalar sonucunda kilometrenin ne zaman, hangi aşamada iken düşürüldüğü tespit edilebilmektedir.

Araç kilometre düşürme tespit işlemleri de genellikle bu esaslar çerçevesinde yapılır. Burada da sürecin sağlıklı ve eksiksiz ilerlemesi adına avukat yardımı alınması önerilir.

Araç KM Düşürülmesinde Galerinin ve Ekspertizin Sorumluluğu

Araç bir galeriden alınmış olabilir. Ayrıca araç satışında her zaman ekspertiz raporu alınır. İşte bu ihtimallerde sorumluluğun belirleneceği denkleme bunların da katılması gerekebilir.

Galerilerin ve ekspertizlerin sorumluluğu TBK ve TKHK düzenlemelerine ek olarak ‘İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Kanun’ düzenlemesinde yer almıştır.

Bununla ilgili olarak ‘araba galericilerinin sorumluluğu’ başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz. Benzer şekilde de ekspertizler sundukları hizmetin ayıplı olması dolayısıyla sorumlu tutulurlar. Bunun ayrıntılarını da ‘oto ekspertizin hukuki sorumluluğu’ başlıklı yazımızda değerlendirdik.

Somut olayın özelliklerine göre galericiler ve ekspertizler tek sorumlu veya aracın asıl sahibi ile birlikte müteselsil sorumlu olabilmektedir. Her halükarda zenginleşme yasağı kuralları kapsamında alıcının zararı bu kişiler tarafından tazmin edilmektedir.

Araç Kilometre Düşürme Cezası

Araç kilometre düşürme olayının Türk Ceza Kanunundaki karşılığı ‘dolandırıcılık suçu’dur. ‘Hileli davranışlarla bir kişiyi aldatarak, onun veya başkasının zararına olacak şekilde, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak’ fiili TCK madde 157 hükmü uyarınca bir yıl ile beş yıl arasında hapis ve buna ek olarak beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

Araç km düşürme işlemi ise TCK 158’de yer alan nitelikli dolandırıcılığa girer. Çünkü dolandırıcılık suçu;

  • Tacir veya şirket yöneticisi yahut şirket adına hareket eden kişiler tarafından ticari faaliyetlerini gerçekleştirirken işlenirse
  • Serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden ötürü kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle işlenirse

nitelikli dolandırıcılık söz konusu olur ve cezası 3 ile 10 yıl arasında hapis ve buna ek olarak beş bin güne kadar adli para cezasıdır.

Araç kilometre düşürme işlemi söz konusu olduğu zaman re’sen veya ihbar üzerine dolandırıcılık suçundan ötürü cezai soruşturma başlar. Bu konunun önemli ayrıntıları için “dolandırıcılık ve nitelikli dolandırıcılık suçu” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Kilometresi Düşürülmüş Araç Davası Nasıl Açılır?

Araç kilometre düşürme mağduru olan kişiler çoğu zaman ispat veya dava açma noktasında yapabileceği bir şeyin olmadığını düşünür ancak yukarıda da anlattığımız üzere alıcının bir çok hakkı vardır.

Burada öncelikle satıcının km düşürme olayından haberdar edilmesi gerekir. Bu bildirimin ardından satıcıya karşı talepte bulunulur. Bu dava yoluyla veya dava harici yolla yapılabilir. Satıcı bu talebi reddederse dava açılabilir.

Dava açmadan önce gerekli hukuki zemin oluşturulmalı, ihtimaller değerlendirilerek kanuni arkaplanı iyi oluşturulmuş bir dava dilekçesi hazırlanmalıdır. Bunu yaparken internette veya arzuhalcilerde yer alan boşluk doldurmalı taslak metinlerden uzak durulmalıdır.

Çünkü bu metinler güncel mevzuattan ve somut olayın özelliklerinden uzaktır. Araç km düşürme dava dilekçesi muhakkak bu konuda tecrübe sahibi avukatlardan yardım alınarak hazırlanmalıdır. Aksi halde hatalı yahut ihmali işlemler ile haklı iken haksız konuma düşülebilir.

Otomobil KM Düşürmede Dava Açma Süresi

İkinci el araç satışında satıcıya başvurma süresi 2 yıldır. Ancak bu durum satıcının ağır kusuru olduğu durumlarda geçerli değildir. Yani satıcı kötüniyetli hareket etmiş ve ayıpdan ötürü ağır kusuru varsa, km düşürüldüğünü biliyor veya bizzat kendisi bunu düşürmüşse 2 yıllık süre söz konusu değildir.

Ancak burada da 10 yıllık genel zamanaşımı süre kuralı söz konusu olur. Dolayısıyla satıcının araç kilometre düşürme olayında ağır kusurlu olup olmadığına göre değerlendirme yapılır. 2 ve 10 yıllık başvuru süresi söz konusudur. Ayrıca araç km düşürme olayından haberdar olunur olunmaz bunun satıcıya bildirilmesi gerekmektedir.

Araç KM Düşürme Davası Masrafları

Cezai süreç herhangi bir masraf gerektirmez. Ancak hukuki hakların talep edildiği davada peşin yatırılacak harç ve bilirkişi masrafı söz konusu olur. Bu masraf kalemleri dava sonunda (haklı çıkılırsa) karşı taraftan alınarak davacıya verilir.

Belirtmemiz gerekir ki bu davaların avukat yardımı ile sürdürülmesi zorunlu değildir. Ancak avukat yardımı alınırsa (ki sürecin sağlıklı ilerlemesi adına gereklidir) avukat ücreti söz konusu olur.

Avukat ile müvekkil arasında ücret serbest şekilde kararlaştırılır ve genellikle her sene barolar tarafından belirlenen tarife çerçevesinde anlaşılır. Burada ücret miktarına somut olayın bir çok özelliği artırıcı veya azaltıcı olarak etki edebilir.

Araç KM Düşürme Davası Ne Kadar Sürer?

Araç kilometre düşürme davasının ne kadar süreceği ile ilgili net bir bilgi vermek zordur. Bu süreye; mahkemenin, satıcının ve alıcının durumu, adli takvim dönemi, bilirkişi incelemesi, araçla ilgili özellikler vs. bir çok unsur artırıcı veya azaltıcı olarak etki edebilir.

Uygulamada  5-6 ay süren davalar görülse de 2 yılı bulan davalar da mevcuttur. Mahkeme kararının ardından gerekli icra takibi işlemleri yapılarak alacak miktarı tahsil edilebilir. Belirtmemiz gerekir ki sürecin avukat yardımı ile takip edilmesi durumunda zamansal olarak olumlu sonuç doğacaktır.

Aracın Kilometresi Düşürülmüş Ne Yapmalıyım?

Yukarıda araç kilometre düşürme ihtimalinde ne gibi imkanların olduğuna ve karşılaşılabilecek hukuki sonuçlara yer verdik. Belirtmemiz gerekir ki hukuki ve cezai süreç çoğu zaman bu anlattıklarımızdan ibaret kalmaz.

Somut olaya hukuki olarak etki edebilecek başka meseleler de söz konusu olabilir. İşte bu tür durumların beklenmedik sonuçlar doğurmaması önem taşır. Aracın kilometresi düşürülmüş ne yapmalıyım diye soran kişiye verilecek olan ilk cevap bu kapsamda hukuki yardım alması tavsiyesi olacaktır.

Ardından satıcıya başvuru ve dava süreci başlatılmalıdır. Bu sürecin hızlı ve etkili şekilde takip edilmesi önemlidir. Bu nedenle deneyimli avukatlarla birlikte çalışmakta yarar vardır.