Karşılıksız Çek Suçu

Karşılıksız Çek Suçu ve Cezası

Karşılıksız çek suçu, sıklıkla yargılamaya konu olan ve önemsenmesi gereken bir icra ceza suçudur. Aslında bir ödeme aracı olan çekin Türkiye’de borçlanma aracı olarak kullanılmasından ötürü Türk ceza yargısında bu suç çok sık gündeme gelmektedir.

Yazımızda çekte karşılıksız çek suçu nedir, bu suç hangi koşulların gerçekleşmesi halinde oluşur, suça ilişkin kanunda öngörülen ceza nedir, yargılama süreci nasıl işler, yargılama sonucunda mahkemenin vereceği kararlar ne şekilde olur gibi konu ile ilgili merak edilenleri ayrıntılarıyla açıklayacağız. Yazımızı dikkatli okumanızı öneririz. 

Karşılıksız Çek Suçu ve Cezası Nedir?

Çekin ödenmesi için bankaya ibraz edildiği sırada bankada nakit karşılığı bulunmaması halinde ortaya çıkan suça karşılıksız çek düzenleme suçu denir. Bu suça uygulamada karşılıksız çek keşide etme suçu da denilmektedir.

Karşılıksız çek suçunun oluşması için öncelikle çek, kanunen belirlenen ibraz süresi içinde bankaya ibraz edilmelidir. Bunun ardından çekte yazılı miktarın bir kısmının veya tamamının, bankaya ibraz yapıldığında karşılığı olmaması ve bunun üzerine ilgili bankanın çekin arka yüzüne karşılıksızdır işlemi yapması gerekir. 

Karşılıksız çek suçu, 5941 sayılı Çek Kanunu madde 5’te Çekte “Karşılıksızdır İşlemi Yapılmasına Sebebiyet Verme Suçu” olarak yer almaktadır. İlgili düzenleme çekin günümüz ticari hayatında çok sık kullanılan bir kambiyo senedi olması sebebiyle oldukça önemlidir.

Karşılıksız Çek Suçu Cezası: İlgili çek için “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebep olan kişi, bu işlemin yapıldığı her çek için ayrı ayrı olacak şekilde, binbeşyüz güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Ancak kişi hakkında hükmedilecek olan cezanın miktarı, çekte karşılıksız kalan miktardan aşağı olamaz.

Adli Para Cezasının Ödenmemesi Halinde Ne Olur: Kişinin karşılıksız çek suçu işlediğine kanaat getirilir ve adli para cezasına hükmedilirse, öncelikle kişinin kamuya yararlı bir işte çalışmasına hükmedilir. Eğer bu yükümlülüğe de uyulmazsa bahse konu ceza hapis cezasına dönüşecektir.

ÖNEMLİ: Görüldüğü üzere karşılıksız çek suçu için ciddi cezai müeyyideler söz konusudur. Aşağıda da izah edeceğimiz üzere bir o kadar öneme sahip yargılama süreci vardır. Bu nedenle süreç içerisinde muhakkak ceza avukatı yardımı alınmalıdır.

Karşılıksız Çek Düzenleme Suçunun Unsurları

Karşılıksız çek suçunun oluşabilmesi için geçerli bir çek düzenlenmeli ve kanunda belirlenen süreler içinde bankaya ibraz edilmelidir. Bankaya ibraz edilmesinin üzerine karşılıksız olduğu anlaşılan çekin arka yüzüne banka tarafından karşılıksızdır işlemi yapılması gerekmektedir.

Karşılıksız çek suçu,  çekin karşılığını bankada bulundurmakla sorumlu olan çek hesabı sahibi gerçek veya tüzel kişi tarafından işlenebilir. Çek hesabı sahibinin tüzel kişi olması halinde çekin karşılığını bankada bulundurmakla yükümlü kişiler ilgili suçun işlenmesi sebebiyle sorumlu olacaktır. Bu kişilere örnek olarak  tüzel kişilikte mali işleri yürütmekle görevlendirilen kişiler verilebilir.

Çek hesabı gerçek kişi, çeki kendisi adına temsilcisinin düzenlediğini ileri sürerek sorumluluktan kurtulamaz. Çünkü gerçek kişinin çek düzenlemesi amacıyla temsilci veya vekil görevlendirmesi mümkün değildir. Temsilci veya vekil aracılığıyla düzenlenen çeklerin karşılıksız çıkması halinde bu durum nedeniyle cezai olarak sorumlu olacak kişi, çek hesabı sahibi gerçek kişidir. 

Karşılıksız Çek Düzenleme Suçunda Yargılama Süreci

Karşılıksız çek düzenleme suçunda yargılama sürecinin başlaması için öncelikle şikayet şartı vardır. Yani karşılıksız çek düzenleme suçu, takibi şikayete bağlı suçlar arasındadır. İlgili suçun düzendiği maddeye göre suçun oluştuğuna ilişkin şikayette bulunma hakkı olan kişi çekin hamilidir. 

Karşılıksız Çek Suçu Şikayet Süresi: Çekin karşılıksız olduğunun öğrenildiği tarihten itibaren 3 ay içerisinde karşılıksız çek suçu şikayeti yapılmalıdır. Ayrıca her halde fiilin işlendiği tarihten sonraki 1 yıl içinde şikayet hakkı kullanılmış olmalıdır. Madde metninde yer alan bu süreler hak düşürücü niteliktedir. İlgili sürelerin kaçırılmaması oldukça önemlidir. 

Karşılıksız Çek Suçu Şikayetten Vazgeçme: İlgili suç, şikayete tabi bir suç olduğu için şikayetten vazgeçilmesi durumunda yargılama süreci son bulur. Karşılıksız çek düzenleme suçunda diğer suçlardan farklı olarak şikayetten vazgeçme her zaman yapılabilir ve hüküm doğurur. Yani suçla ilgili kararın verilmesinin ardından şikayetten vazgeçilmesi mümkündür. Bu halde verilen karar tüm sonuçları ile birlikte ortadan kalkar.

Karşılıksız Çek Keşide Etme Suçunda Etkin Pişmanlık: Karşılıksız çek suçu davası devam ederken kişi çek bedelini alacaklıya öderse mahkeme davanın düşmesine karar verir. Eğer ceza verildikten sonra çek bedeli alacaklıya ödenirse bu durumda hükmün tüm sonuçlarıyla birlikte kaldırılmasına karar verilir.

Karşılıksız Çek Düzenleme Suçunda Görevli ve Yetkili Mahkeme

Çek Kanunu madde 5’te düzenlenen karşılıksız çek suçuna ilişkin yapılan yargılamalarda görevli mahkeme İcra Ceza Mahkemeleridir. Yetkili mahkeme için ise birkaç durum söz konusudur. Görevli ve yetkili mahkemeler şu şekilde gösterilebilir;

Karşılıksız Çek Suçu Görevli ve Yetkili Mahkeme
Görevli Mahkemeİcra Ceza Mahkemesi


Yetkili Mahkeme
Çekin tahsil edilmesi amacıyla bankaya ibraz edildiği yer mahkemesi, çek hesabının açıldığı banka şubesinin bulunduğu yer mahkemesi, hesap sahibinin yerleşim yeri mahkemesi, şikayetçinin yerleşim yeri mahkemesi

Mahkemenin Verebileceği  Kararlar

Yargılamayı yapan mahkeme, tebligatlar anlamında bir usule aykırılık görür yahut suçun unsurlarının oluşmadığına kanaat getirirse kişi hakkında beraat kararı verecektir. Eğer suçun unsurlarının oluştuğuna kanaat getirilirse yukarıda karşılıksız çek suçu cezası kısmında yer verdiğimiz adli para cezasına hükmedilecektir.

Ayrıca belirtmek gerekir ki mahkeme sanık hakkında çek hesabı açma yasağına da hükmeder. Eğer kişi hakkında böyle bir yasak zaten söz konusu ise bu durumda yasağın devamına hükmedilir.

Bununla birlikte karşılıksız çek suçu şikayeti yapıldığı zaman yargılama başlar ve mahkemece re’sen koruma tedbiri olarak çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı verilir. Bu yasağa karşı İİK m.353’e göre icra mahkemesinde itiraz yapılabilir. Burada yargılama usulü olarak da İİK’da düzenlenen özel hükümler uygulanacaktır.

Kişi hakkında çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına hükmedildiği zaman bu kişi artık sermaye şirketlerinin yönetim organlarında görev alamazlar. Özellikle tek kişi tarafından yönetilen bir şirket söz konusu ise bu durumda şirkete kayyım atanması söz konusu olabilir.

Gene hakkında çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına hükmedilen kişiler için çeşitli yükümlülükler söz konusu olur. Bu kişiler elindeki tüm çek yapraklarını bankaya iade etmek zorundadır. Ayrıca yasağa ilişkin kararın kendilerine tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde düzenledikleri ancak henüz tahsil edilmemiş olan çeklerle ilgili detaylı bilgileri bankaya bildirmekle yükümlüdürler.

Eğer kişi hakkında beraat, cezasızlık, davanın düşmesi vs. gibi lehe kararlar verilirse bu kararlarla birlikte çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı da kalkar. Mahkeme bu kararı MERSİS’e bildirir ve kişinin sermaye şirketlerinde yönetici olarak yer alması yasağı kalkmış olur. Gene bu karar Risk Merkezi’ne bildirilerek kişinin bankalar nezdindeki durumu zedelenmemiş olur.

Çek Yasağının Kaldırılması: Cezanın infazının gerçekleştiği tarihten sonra 3 yıl, ceza infaz edilememiş olsa bile her halde 10 yıl geçtikten sonra bu yasak mahkemece kaldırılır. Ancak bunun için usulüne uygun yapılmış bir talep gerekir.

Çek Kanunu madde 5/10’a göre bu suça ilişkin yapılan yargılamada ön ödemeye ilişkin hükümlerin uygulanması mümkün değildir. Uzlaşma hükümleri de karşılıksız çek suçu bakımından uygulama alanı bulmaz. Mahkemenin yaptığı yargılama sonucunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar vermesi de bu suç açısından mümkün değildir.

Son Olarak Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yazımızda karşılıksız çek suçu ile ilgili bilinmesi gereken önemli detaylardan ve uygulamadaki işleyişten bahsettik. Belirtmek gerekir ki karşılıksız çek keşide etme suçu, ciddi bir yargılama sürecine sahip olduğu gibi kişiler açısından çok önemli sonuçlara da yol açar.

Ciddi sonuçları olmasından ötürü bu davada usule ilişkin işlemlere çok dikkat edilir. Kişinin cezalandırılmasını engelleyici en ufak bir usuli hata değerlendirmeye alınır. Kişinin de deneyimli avukatlardan yardım alarak bu süreci doğru bir şekilde yönetmesi önem taşır. Dolayısıyla bu süreçte yapılacak en sağlıklı şey, sürecin en başından detayları avukata sormak olacaktır.