Görevsizlik Kararı ve Sonuçları

Görevsizlik Kararı ve Sonuçları

Görevsizlik kararı, belirli bir davaya o yerdeki hukuk mahkemelerinden veya ceza mahkemelerinden hangisinin bakacağı ile ilgili uyuşmazlık söz konusu olduğunda karşımıza çıkar. Mahkeme eğer kendini görevsiz olarak görürse bu durumda görevsizlik kararı verir.

Yazımızda görevsizlik kararı nedir, hangi hallerde bu karar verilir, kararın verilmesi durumunda neler yapılabilir sorularını ayrıntılı olarak yanıtlayacağız. Davanın görevli mahkemede görülmesi dava şartlarından olması sebebiyle yazımızı dikkatle okumanızı, görevsizlik kararı ile karşılaşmamak için dava açma sürecinin en başından itibaren bir avukattan yardımı almanızı öneririz.

Görevsizlik Kararı Nedir?

Mahkemenin göreve ilişkin yaptığı inceleme sonucunda görevsiz olduğu sonucuna ulaşması durumunda verdiği karara görevsizlik kararı denir. Mahkeme verdiği bu kararında hangi mahkemenin görevli olduğunu bildirmelidir. Ayrıca dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine karar verir. Dava dosyasını kendiliğinden görevli mahkemeye göndermesi mümkün değildir, yalnızca bu konu hakkında karar verir.

Göreve ilişkin düzenlemeler 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda bulunur. Mahkemenin verdiği görevsizlik kararı usule ilişkin nihai bir karardır ve mahkeme bu karar ile birlikte davadan elini çeker.

Görevsizlik Kararı infografik

Görev Kuralları

Görev kuralları kamu düzenindendir ve mahkemenin görevli olması bir dava şartıdır. Taraflar aralarında yapacakları bir sözleşme ile görevli mahkemeyi değiştiremezler, görev sözleşmesi yapamazlar. Mahkeme, davanın her aşamasında göreve ilişkin incelemeyi kendiliğinden yapar. Taraflar da yargılamanın her aşamasında görev itirazında bulunabilirler.

Malvarlığı Haklarına İlişkin Dava ve İşlerde Görev

Ana Kural: 

Kural olarak dava konusunun değer ve miktarına dikkate alınmaksızın konusu malvarlığı hakları olan davalarda görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir (Genel görevli mahkeme).

İstisna: 

Kira ilişkisinden doğan tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar, paylaştırma ve ortaklığın giderilmesi davaları, yalnız zilyetliğin korunması ile ilgili davalar, çekişmesiz yargı işlerinde sulh hukuk mahkemesi görevlidir.

Evlenmenin butlanı, boşanma, boşanmada mal paylaşımı, vesayet davalarında aile mahkemesi görevlidir.

İstisnalar bunlarla sınırlı değildir. HMK haricinde diğer kanunlarda da göreve ilişkin düzenlemeler mevcuttur (Örneğin Türk Ticaret Kanunu, İş Kanunu).

Mahkemenin Görevli Olup Olmadığını İncelemesi

Görev dava şartlarından olduğundan, mahkeme davanın her aşamasında kendiliğinden bunu inceler ve görevsiz olduğu sonucuna ulaşması durumunda tarafların görev itirazında bulunup bulunmadığını dikkate almadan görevsizlik kararı verir.

Mahkeme göreve ilişkin yapacağı incelemeyi dosya üzerinden yapabileceği gibi ön inceleme duruşmasında tarafları dinledikten sonra da karar vermesi mümkündür.

Üst mahkemeler de, tarafların hükmü görevsizlik nedeniyle kanun yoluna taşıması aranmaksızın, kendi incelemeleri sırasında hükmü veren mahkemenin görevli olup olmadığını kendiliğinden gözetmekle yükümlüdür. Çünkü görev kamu düzenindendir.

Görev kurallarına aykırılık hüküm kesinleşinceye kadar incelenebilir ve ileri sürülebilir. Ancak hüküm kesinleştikten sonra ileri sürülemez. Hüküm görevsiz bir mahkemenin karar vermiş olması sebebi ile geçersiz sayılmaz.

Mahkemenin kendiliğinden gözetmesi ile birlikte taraflar da davaya bakan mahkemenin görevsiz olduğunu görev itirazında bulunarak hüküm kesinleşinceye kadar ileri sürebilirler. Mahkeme itirazı inceleyerek kabul veya red kararı verir. Mahkemenin verdiği bu kararlar ara karardır ve bu kararlara ilişkin olarak kanun yoluna ancak esas hükümle birlikte başvurulabilir.

Görevsizlik Kararı Üzerine Yapılacak İşlemler

Davanın görüldüğü mahkemenin görevsizliğe ilişkin karar vermesi üzerine davanın görevli mahkemede görülmeye devam edilebilmesi için taraflardan birinin buna ilişkin talepte bulunması gerekir. Bunun için de iki hafta içerisinde görevsizliğe ilişkin kararı veren mahkemeye başvurulmalıdır. Bu başvuru taraflarca yapılmazsa, dava açılmamış sayılır. 2 haftalık süre hak düşürücü niteliktedir.

İki haftalık başvuru süresi:

  • Karar kesin ise, kararın tebliğinden itibaren
  • Kararın kesinleşmesi kanun yoluna başvurmadan gerçekleşti ise, kararın kesinleştiği tarihten
  • Verilen karar üzerine kanun yoluna gidilmişse, başvurunun reddi kararının tebliğinden itibaren işlemeye başlar.

İki hafta olarak belirlenen süre içinde karar veren mahkemeye başvurulmaması durumunda dava açılmamış sayılır. Davacı açılmamış sayılan davasını yeniden harç ödemek suretiyle tekrar açabilir. Bu halde eski davanın açılmasının sonuçları yeni davada devam etmez. Kısaca ilk dava hiç olmamış gibi ikinci davaya devam edilir.

Mahkemenin verdiği görevsizlik kararı:

  • Kanun yoluna gidilmeksizin kesinleşmiş ise bu görevsizlik kararı dosya kendisine gönderilen mahkemeyi bağlamaz. Dosya kendisine gönderilen mahkeme de görevsizlik kararı verir ve bu karar kesinleşirse o zaman iki mahkeme arasında olumsuz görev uyuşmazlığı çıkmış olur. Olumsuz görev uyuşmazlığı yargı yeri belirlemesi yolu ile giderilir ve görevli mahkemeyi üst mahkeme belirler.
  • Kanun yoluna gidilmesi sonucu kesinleşmiş ise bu görevsizlik kararı dosya kendisine gönderilen mahkemeyi bağlar. Mahkeme artık görevsizlik kararı veremez.

Tarafların işlemleri tamamlaması üzerine görevli mahkemede görülmeye başlanan dava yeni bir dava değildir. Görevsiz mahkemede başlayan davanın devamı niteliğinde kabul edilir. Görevsiz mahkemede tarafların yaptığı usul işlemleri görevli mahkemede de geçerlidir.

Görevsiz mahkeme tarafından yapılan usul işlemleri ise kural olarak geçersizdir. Ancak görevli mahkeme, görevsiz mahkemenin yapmış olduğu işlemleri bunların tekrarlanması için neden yoksa kararına esas alabilir.

Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yukarıda konu ile ilgili olarak görev kurallarının niteliği, mahkemenin görevli olup olmadığını incelemesi, görevsizlik kararı, görevsizlik kararı üzerine yapılacak işlemler ile ilgili olarak ayrıntılı olarak bilgi verdik. Görüldüğü üzere davanın görevli mahkemede görülüyor olması oldukça önemli bir konudur.

Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir. Bu nedenle dava açma sırasında davacı konumundayken görevli mahkemeyi belirleme hususunda, davalı konumundayken göreve itiraz etme sırasında hukuki danışmanlık almak önem arz eder.