iscinin-isvereni-yaniltmasi

İşçinin İşvereni Yanıltması (İşe Girerken Yanıltıcı Bilgi Vermesi)

İşçinin işvereni yanıltması veya işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi, iş görüşmelerinde işçinin işvereni sözleşmenin esaslı noktalarında yanıltarak işe kabul almasıdır. Sözleşmenin esaslı noktaları, sözleşmenin temel noktalarıdır. Yani eğer bu noktalarda yanıltıcı bilgi verilmeseydi işveren tarafından işçi işe alınmayacaktıysa bu hususlar esaslı nokta sayılır. Bu şekilde işçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi söz konusuysa, sözleşme haklı nedenle derhal feshedilebilir.

İşçinin İşe Girerken Yanıltıcı Bilgi Vermesi Konusunun Kanuni Düzenlemesi

İşçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi konusunun kanuni düzenlemesi, İş Kanunu m.25/2’dir. İlgili hükme göre işçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerlerinden sayılmış olup iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilmesi sebepleri arasında sayılmıştır.

İşçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi konusu İş Kanunu m.25/2’de şu şekilde düzenlenmiştir:

“Süresi belirli olsun veya olmasın işveren, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:

İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek, yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması.”

İşçinin İşe Girerken Yanıltıcı Bilgi Vermesi Nedeniyle İşveren Tarafından Haklı Fesih

İşçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi nedeniyle işveren tarafından iş sözleşmesi haklı nedenle feshedilebilir. Çünkü İşçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi İş Kanununda belirtilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan hallerdendir. 

İş Kanununda açıkça belirtildiği üzere, işçinin yanıltmasının haklı nedenle feshe sebep olabilmesi için sözleşmenin esaslı noktaları üzerinde olması gerekir. Yani temel olarak işçinin yanıltması, sözleşmenin yapılabilmesi içn önemli ve temel olan, kısacası uyuşma sağlanması gereken hususlar özelinde olmalıdır. Ayrıca, işçinin yanıltma eylemini bilerek ve isteyerek yapmış olması gerekir. Bu noktada eğer işverence gerçek durum bilinseydi iş sözleşmesi hiç yapılmayacaktıysa, sözleşme haklı nedenle derhal feshedilebilir.

Örneğin şoförlük için yapılan bir iş görüşmesinde işçinin araç kullanmak için ehliyete sahip olmadığı halde, ehliyete sahipmiş gibi davranması işçinin işvereni yanıltması anlamına gelir.

Yargıtayın işçinin işvereni yanıltmasına ilişkin örnek kararlarında şu ifadelere yer verilmiştir:

“(…) Dosya kapsamından davacının işe girerken tekniker olduğu halde işvereni yanıltıcı beyanda bulunarak mimar olduğunu beyan ettiği anlaşılmaktadır. Bu sebeple davalının haklı fesih hakkını kullandığı dikkate alınmadan kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verilmesi hatalıdır.(…)” (Yargıtay 22. H.D. E.: 2013/6401 K.: 2014/4968 Karar Tarihi: 06.03.2014)

“(…)Gerçek olmayan diploma ile işvereni yanıltarak üst bir göreve getirilmesi sonucunu oluşturan eylem,4857 sayılı Yasanın 25/II-a maddesi ile düzenlenen gerçeğe uygun olmayan bilgilerle işvereni yanıltmaktır. Bu sebeple davacının iş sözleşmesinin işveren tarafından feshi haklı olduğundan, ihbar ve kıdem tazminatı isteğinin reddi gerekirken yanılgılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.(…) (Yargıtay 22. H.D. E.: 2011/30717 K: 2011/33065 Karar Tarihi: 21.09.2011)

İşe Girerken Yanıltıcı Bilgi Veren İşçinin İşten Çıkış İşlemleri Nasıl Yapılır?

İşe girerken yanıltıcı bilgi veren işçinin işten çıkış işlemleri şu şekilde yapılır:

  • İşe girerken yanıltıcı beyanlar verildiği noktasında tanık, iş sözleşmesi örneği, işçinin yanıltıcı beyanı ve kamera kayıtları dahil olmak üzere tüm delilleriyle birlikte bir tutanak hazırlanır,
  • Olay tarihinden itibaren 6 gün içinde fesih hakkı kullanılır,
  • İşçinin sözleşmesinin yanıltıcı beyan verme nedenine dayalı olarak feshedildiği 6 günlük süre içinde yazılı olarak işçiye bildirilmelidir,

Tutanak tutulması, işe girerken yanıltıcı beyan veren işçinin sözleşmesinin feshedilmesi hususunda son derece önemlidir. Çünkü ilerleyen süreçte işçinin dava açması ihtimaline karşılık olarak tutanak delillerden biri olacaktır. Tutanakta, tanık olan ve mümkünse sözleşmesi feshedilecek işçinin beyanlarına yer verilmeli, diğer deliller sıralanmalı ve tutanak tanık olanlar dahil olay içinde bulunan herkes tarafından imza edilmelidir.

DİKKAT: İşçinin işvereni yanıltması ihtimaline karşılık olarak, iş görüşmeleri mutlaka yazılı olarak tutanak altına alınmalı ve işçi tarafından beyanlar imza edilmelidir. Bu şekilde işçinin işvereni yanılttığı hususu çok daha kolay şekilde ispatlanabilecektir.

Derhal fesih hakkı, İş Kanunu m.25’te düzenlenmiştir. İlgili hükme göre işverence işçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi olayının öğrenildiği tarihinden itibaren 6 gün içinde iş sözleşmesi feshedilebilir.

İşçinin savunmasının alınması, İş Kanunu m.25/2’de düzenlenen ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan işçi için geçerli değildir. Yani işçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi nedeniyle yapılacak haklı nedenle derhal fesihlerde işçinin savunmasının alınma zorunluluğu yoktur. 

İş sözleşmesinin feshedildiği ihtarı, esasen işverenin işçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi nedeniyle yapacağı fesihlerde zorunlu değildir. Ancak ileride uyuşmazlık yaşanmaması adına fesih iradesinin kullanıldığının işçiye yazılı olarak ihtar edilmesi ispat kolaylığı açısından önemlidir. 

İşçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi işveren açısından sözleşmenin haklı nedenle feshi imkanını doğurur. Ancak işvereinin ileride doğabilecek uyuşmazlıklara karşın mutlaka fesih için belirlenen usuli işlemleri doğru şekilde yapması gerekir. Aksi halde işçi tarafından açılabilecek olan davalarda işveren açısından olumsuz sonuçlar ve tazminat ödeme yükümlülüğü doğabilir. Bu anlamda sürecin başından itibaren alanında uzman bir iş hukuku avukatına danışılması faydalı olacaktır.

iscinin-isvereni-yaniltmasi

Haklı Fesih Sonrası İşçi Dava Açabilir mi?

Haklı fesih sonrası işçi dava açabilir. İşçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi dayalı olarak yapılan haklı fesihlerde de işçi eğer kusurlu olmadığı ve yapılan feshin haksız olduğunu düşünüyorsa, işe iade davası açabilir. 

İşe iade davası işçi lehine sonuçlanır ancak işçi işe başlatılmazsa iş güvencesi tazminatı ve kıdem tazminatı istenebilir. Bununla birlikte işçi dava ile iş güvencesi tazminatı talep edebilir ve boşta geçen süre için de tazminat talep hakkına sahiptir.

Tüm bunlarla birlikte işçinin yine işçi alacağı davası açarak olayda ve yapılan fesihte kusurlu olmadığını ispat etmesiyle kıdem tazminatı isteme hakkı bulunur. Bu şekilde işçinin çalışmasından kaynaklı olan ve feshe bağlı olmayan yıllık izin, fazla mesai, ödenmemiş ücret gibi işçi alacakları da işçiye verilir.

İşverenin Haklı Feshinde İşçiye Hangi Hakları Verilir?

İşçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesine dayalı haklı feshinde işçiye şu haklar verilir:

  • İşçinin çalışmasından kaynaklı olan ve feshe bağlı olmayan yıllık izin, fazla mesai, ödenmemiş ücret gibi işçi alacakları işçiye verilir,
  • İşçi feshin haksız olduğunu düşünüyorsa işe iade davası açabilir,
  • İşçi feshin haksız olduğunu düşünüyorsa, işçi alacağı davasında kıdem tazminatı ve diğer alacaklarını talep edebilir. 

DİKKAT: İşçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesine dayalı olarak yapılan haklı fesihlerde işçiye kıdem ve ihbar tazminatı ödenmez.

Haklı Fesih Sonrası İşçi Dava Açarsa İşveren Ne Yapmalıdır?

Haklı fesih sonrası işçi dava açarsa işveren, fesih için tüm usuli işlemleri tam olarak yapmış ve feshin haklı olduğuna inanıyorsa davaya devam etmelidir. Zira bu durumda davanın kazanılma ihtimali yüksektir. 

Dava kazanılırsa, fesih geçerli olarak devam edecek ve işçiye varsa çalışmasından kaynaklı alacak hakları ödenerek fesih sonuçlarını doğurmuş olacaktır. Ayrıca kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı ödenmeyecektir. Ancak dava kaybedilirse, işçiyi tekrar işe başlatıp başlatmamak noktasında işverence tazminat miktarları düşünülerek hareket edilmelidir.

Sonuç

İşçinin işe girerken yanıltıcı bilgi vermesi işveren açısından sözleşmenin haklı nedenle feshi imkanını doğurur. Ancak işvereinin ileride doğabilecek uyuşmazlıklara karşın mutlaka fesih için belirlenen usuli işlemleri doğru şekilde yapması gerekir. Aksi halde işçi tarafından açılabilecek olan davalarda işveren açısından olumsuz sonuçlar ve tazminat ödeme yükümlülüğü doğabilir. Bu anlamda sürecin başından itibaren alanında uzman bir iş hukuku avukatına danışılması faydalı olacaktır.