iscinin-calisma-arkadaslarini-isverene-karsi-kiskirtmasi

İşçinin Çalışma Arkadaşlarını İşverene Karşı Kışkırtması

İşçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması, bir işçinin işyerinin huzurunu ve çalışma koşullarını olumsuz etkileyecek şekilde davranış sergilemesidir. İşçinin bu davranışı, gerek işverenin otoritesinin sarsılması gerekse işlerin yürütümünü olumsuz etkileyeceğinden geçerli nedenle fesih sebebidir. Ancak işverence işçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması sonucu yapılacak fesih için mutlaka usuli gerekliliklerinin yerinde getirilmesi gerekir. Ayrıca eğer feshin geçersiz sebebe dayandığı iddiası varsa işçinin tazminat alacakları gündeme gelecektir.

İşçinin Çalışma Arkadaşlarını İşverene Karşı Kışkırtması Geçerli Nedenle Fesih Sebebi Midir?

İşçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması geçerli nedenle fesih sebebidir. Çünkü bir işçinin diğer işçileri işverene karşı kışkırtması hem işverenin işyerindeki otoritesini ciddi ölçüde sarsacak hem de çalışma koşullarını doğrudan olumsuz etkileyecektir.

Uygulamada sıklıkla görüldüğü üzere, işçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması, işçinin kusurunun ağırlığına göre geçerli veya haklı nedenle feshe yol açabilir. Örneğin, ücretlerin ödenmemesine benzer şekilde temelde haklı sayılabilecek bir nedene bağlı olarak eylem gerçekleşiyorsa veya işin yürütülmesini engelleyecek bir durum yoksa geçerli nedenle fesih sayılacaktır. Ancak bu durum, işçinin eylemleri işin doğrudan yürütümünü engelleyen, işyerindeki barışı bozan bir ağırlıkta ise haklı nedenle fesih sebebi olabilir. 

Uygulamada Yargıtay’ın vermiş olduğu bir kararında, işten çıkarılan işçiler varken bir işçinin kendisinin de işten çıkarılıp çıkarılmadığını öğrenmek için mesai saatinden sonra diğer işçileri kışkırtması halinde haklı nedenle değil geçerli nedenle fesih hakkı olduğunu şu şekilde ifade edilmiştir:

“(…) işverenin bazı işçileri işten çıkarması üzerine davacının, işten çıkarılanları ve kendisinin de işten çıkarılıp çıkarılmadığını öğrenmek üzere işverenin açıklama yapması için yaklaşık 40 işçi ile mesai bitiminden saat 20:20’ye kadar yemekhanede toplandığı anlaşılmıştır. Feshin haklı nedene dayanmadığı anlaşılmakla birlikte…geçerli nedene dayandığı kabul edilmelidir. (…)” (Yargıtay 9.HD, 02.05.2005, 2005/12359 E., 2005/15192 K.,)

İşçinin Çalışma Arkadaşlarını İşverene Karşı Kışkırtması Geçerli Nedenle Fesih Sebebi Midir?

Geçerli Nedenle Fesih Nedir?

Geçerli nedenle fesih, işçinin yeterliliği, işçinin davranışları ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle işverence iş sözleşmesinin feshedilmesidir. İşçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması ise bu kapsamda işçinin davranışlarından kaynaklı geçerli nedenle fesih sebebidir.

Geçerli nedenle fesih İş Kanunu m.18’de şu şekilde düzenlenmiştir:

“Otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır. Yer altı işlerinde çalışan işçilerde kıdem şartı aranmaz.”

Geçerli nedenle fesih süreci içinde diğer tüm geçerli nedenle fesih türlerinin de ayrıntılarıyla incelendiği “iş sözleşmesinin geçerli nedenle feshi” isimli yazımızı okuyarak daha fazla bilgi sahibi olabilirsiniz.

Çalışma Arkadaşlarını İşverene Karşı Kışkırtan İşçinin İşten Çıkış İşlemleri Nasıl Yapılır?

Çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtan işçinin işten çıkış işlemleri şu şekilde yapılır:

  • İşçinin savunmasının alınması,
  • Feshin son çare olma ilkesinin gözetilmesi,
  • Fesih sürelerine uyularak fesih bildirimi yapılması,
  • Fesih bildiriminin yazılı yapılması,
  • Fesih nedeninin açık ve kesin şekilde belirtilmesi.

İşçinin savunmasının alınması, İş Kanunu m.19’da düzenlenen bir husustur. Bu maddeye göre işçinin savunmasının alınması fesih iradesinin geçerlilik unsurlarındandır. Savunma işçinin davranışı ve verimliliği nedeniyle yapılan fesihlerde alınmalıdır. Dolayısıyla işçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması durumunda fesihten önce işçinin savunması alınmalıdır.

Feshin son çare olma ilkesinin gözetilmesi, esasen işverenin fesihten önce daha hafif sayılacak bazı önlemlere başvurmasıdır. Bu anlamda işverenin fesih dışında başkaca bir yolla söz konusu durumu düzeltme olanağını düşünmesi ve bunu sağlamaya yönelik olarak davranarak tüm önlemleri almış olması beklenir. İşçinin iş arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması durumunda alınan tüm önlemlere rağmen fesih dışında bir çare kalmıyorsa iş sözleşmesi feshedilmelidir. 

Geçerli nedenle fesih süresine dair İş Kanununda herhangi bir düzenlenme bulunmamaktadır. Buna karşın  işveren tarafın fesih hakkını makul sürelerde kullanması gerekir.  Makul süre ise her bir somut durumun kendi şartlarına göre değişkenlik gösterebilir. Bu anlamda işçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması sonucu yapılacak olan feshin, fesih süresi içinde yapılması gerekir.

Fesih bildiriminin yazılı yapılması, İş Kanunu m.19’da düzenlenen bir husustur. Bu maddeye göre işverence yapılacak olan geçerli nedenle fesih bildirimi yazılı olarak yapılmalıdır. Bu durum özellikle açılacak olan davalarda ispat kolaylığı da sağlayacaktır. Bu kapsamda işçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması sonucu yapılacak feshin mutlaka yazılı olarak yapılması gerekir.

Fesih nedeninin açık ve kesin şekilde belirtilmesi, İş Kanunu m.19/1’de düzenlenen bir husustur. Bu maddeye göre yapılan fesih bildiriminde işverence fesih sebepleri açık ve kesin şekilde ifade edilmelidir. Aksi halde yine İş Kanunu m.21’de açıkça belirtildiği üzer eğer fesih bildiriminde herhangi bir neden gösterilmez veya gösterilen neden geçersiz bir nedense, işçi dava açabilir. Dolayısıyla işçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması nedeniyle fesihte, bildirim içinde mutlaka fesih nedeni açıkça belirtilmelidir.

Yukarıda yer alan tüm hususlar işçinin iş arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması durumunda yapılacak fesih için belirlenen usuli işlemlerdir. Dolayısıyla kanunen belirlenen usuli işlemleri eksiksiz yapmak ve işçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması sonucu geçerli bir fesih yapmak için çok önemlidir. Bu noktada usuli işlemlerde yapılacak hata feshin geçersizliğine sebep olabilir ve işçinin işini aksatması sonucu işten çıkarılması geçersiz fesihle sonuçlanabilir.

İşverenin Geçerli Nedenle Feshinde İşçiye Hangi Haklar Verilir?

İşverenin geçerli nedenle feshinde işçiye şu haklar verilir:

  • İşçi kıdem tazminatı şartlarını karşılıyorsa işveren tarafından kıdem tazminatı ödenir,
  • İşveren tarafından ihbar sürelerine uyulmazsa, işçiye ihbar tazminatı ödenir,
  • İşçi tarafından feshin geçersiz sebebe dayandığı iddia ediliyorsa, işe iade davası açılabilir.
  • İşe iade davası kazanılırsa, işçi geçersiz nedenle feshe dayanarak diğer tazminat alacaklarına hak kazanır.

DİKKAT: İşçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması sonucu yapılan fesih kesinleşirse, SGK Çıkış Kodu 4 işçinin SGK kaydına işlenir.

Geçersiz Nedenle Feshin Sonuçları Nelerdir?

Geçersiz nedenle feshin sonuçları şunlardır:

  • İşçi işe iade talebi ile işverene başvurabilir,
  • İşçinin işe iade davası açma hakkı doğar,
  • İşe iade davası işçi lehine sonuçlanır ancak işçi işe başlatılmazsa iş güvencesi tazminatı ve kıdem tazminatı istenebilir,
  • İşçi iş güvencesi tazminatı talep edebilir,
  • İşçi boşta geçen süre için tazminat talep edebilir.

İş sözleşmesi işçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması nedeniyle feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiasında ise fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren 1 ay içinde işe iade talebiyle, İş Mahkemeleri Kanunu hükümleri uyarınca arabulucuya başvurmak zorundadır. Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamaması hâlinde, son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren, iki hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilir.

İşçinin işe iade davası açmış ve bu davayı kazanmışsa, işe iade talebiyle işverene başvurması hususu İş Kanunu m.21/6’da düzenlenmiştir. Kanun maddesine göre işçi, işe tekrar başlamak için kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının tebliğinden itibaren 10  iş günü içinde işverene başvurmalıdır.

Eğer söz konusu başvuruya rağmen işçi işe tekrar başlatılmazsa veya işe başlatılmayacağı kendisine bildirilirse, işçinin işe başlatılmadığı veya işe başlatılmayacağını bildirdiği tarih itibariyle iş sözleşmesi sona ermiş sayılır. Dolayısıyla İş Kanunu m.21/5 gereğince, “işe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine ait ücret peşin ödenmemişse, bu sürelere ait ücret tutarı” ödenir. Ayrıca, işçiye koşullarının oluşması halinde kıdem tazminatının da ödenmesi gerekmektedir.

İşçinin başvuruya rağmen işçi işe tekrar başlatılmazsa veya işe başlatılmayacağı kendisine bildirilirse, işçinin başvurabileceği diğer bir hakkı İş Kanunu m.21/1 ve 21/2 gereğince, işveren, işçiyi başvurusu üzerine işveren 1 ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az 4 aylık ve en çok 8 aylık ücreti tutarında tazminat ödeyecektir.

Bu noktada mahkeme kararınca eğer işçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması iddiasına dayanan fesih geçersiz sayılırsa, tazminat miktarı da yine mahkemece belirlenecektir. Tazminatın miktarını ise hakim takdir yetkisini kullanarak belirleyecektir. 

İşçinin bir başka hakkı ise İş Kanunu m.21/3 gereğince boşta geçen süre için tazminat almasıdır. Kanuna göre mahkeme kararının kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok 4 aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının ödenecektir. 

DİKKAT: Eğer işçi işe iade davasını kazanmış ve işverence kendisi işe tekrar çağrılmış olmasına rağmen işe başlamamış olabilir. Aynı şekilde  işçinin işe tekrar başlamak için başvuruda bulunmamış da olabilir. Bu tür durumlarda işçiye bu ücret ve hakları ödenmez.

Tüm bu hususlardan anlaşılacağı üzere, işçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması sonucu yapılacak feshi ve fesih sonrası dava süreci, içerisinde pek çok usuli işlem barındırır. Söz konusu usuli işlemlerde eksiklik bulunması halinde süreç uzayabilir veya talepler reddedilebilir. Bu anlamda haklı olunsa bile işçinin veya işverenin haklarından mahrum kalması mümkündür. Dolayısıyla sürecin başından itibaren alanında uzman bir iş hukuku avukatına danışılması önerilir.

Fesih Sonrası İşçi Dava Açarsa İşveren Ne Yapmalıdır?

Fesih sonrası işçi dava açarsa, işveren fesih için tüm usuli işlemleri tam olarak yapmış ve feshin haklı olduğuna inanıyorsa davaya devam etmelidir. Zira bu durumda davanın kazanılma ihtimali yüksektir. 

Dava kazanılırsa, fesih geçerli olarak devam edecek ve işçiye varsa alacak hakları ödenerek fesih sonuçlarını doğurmuş olacaktır. Ancak dava kaybedilirse, işçiyi tekrar işe başlatıp başlatmamak noktasında işverence tazminat miktarları düşünülerek hareket edilmelidir.

Eğer söz konusu başvuruya rağmen işçi işe tekrar başlatılmazsa veya işe başlatılmayacağı kendisine bildirilirse, işçinin işe başlatılmadığı veya işe başlatılmayacağını bildirdiği tarih itibariyle iş sözleşmesi sona ermiş sayılır. Dolayısıyla İş Kanunu m.21/5 gereğince, “işe başlatılmayan işçiye bildirim süresi verilmemiş veya bildirim süresine ait ücret peşin ödenmemişse, bu sürelere ait ücret tutarı” ödenir. 

Ayrıca, işçiye koşullarının oluşması halinde kıdem tazminatının yanında, İş Kanunu m.21/1 ve 21/2 gereğince, işveren, işçiyi başvurusu üzerine işveren 1 ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az 4 aylık ve en çok 8 aylık ücreti tutarında tazminat ödeyecektir.

Bu noktada mahkeme kararınca eğer fesih geçersiz sayılırsa, tazminat miktarı da yine mahkemece belirlenecektir. Tazminatın miktarını ise hakim takdir yetkisini kullanarak belirleyecektir. 

Ayrıca işçinin boşta geçen süre için İş Kanunu m.21/3 gereğince tazminat talep etmesi mümkündür. Kanuna göre mahkeme kararının kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok 4 aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının ödenecektir. 

DİKKAT: Eğer işçi işe iade davasını kazanmış ve işverence kendisi işe tekrar çağrılmış olmasına rağmen işe başlamamış olabilir. Aynı şekilde  işçinin işe tekrar başlamak için başvuruda bulunmamış da olabilir. Bu tür durumlarda işçiye bu ücret ve hakları ödenmez.

Sonuç

İşçinin çalışma arkadaşlarını işverene karşı kışkırtması durumunda geçerli nedenle fesih gündeme gelecektir. Bu noktada işverence kanunda belirlenen fesih usulü yolları mutlaka takip edilmelidir. Aksi halde fesih geçerli olmayacaktır. Bununla birlikte, fesih sonrası işe iade ve diğer tazminat alacakları noktasında da usuli işlemlere dikkat edilmelidir. Aksi halde başvurular sonuçsuz kalabilir. Dolayısıyla sürecin başından itibaren alanında uzman bir iş hukuku avukatına danışılması faydalı olacaktır.