Hatalı Saç Ekimi Nedeniyle (Malpraktis) Tazminat Davası

Hatalı Saç Ekimi Nedeniyle (Malpraktis) Tazminat Davası

Hatalı saç ekimi nedeniyle (malpraktis) tazminat davası; gelişen sağlık turizmi ile sıklıkla araştırılan konular arasındadır. Yapılan hukuki düzenlemeler ile, hatalı saç ekimi sonrası zarara uğrayan yahut istenen görüntüye ulaşamayan hastaların zararlarının tazmini mümkün kılınmaktadır. Başvurulacak hukuki yolların tespitinde, hizmet alınan kurum ile hasta arasındaki hukuki ilişkinin niteliği esas alınmaktadır.

Hatalı Saç Ekimi Nedeniyle (Malpraktis) Tazminat Davası Nedir?

Hatalı saç ekimi nedeniyle (malpraktis) tazminat davası; yapılan işlem sonucu zarar gören, taahhüt edilen görüntüye ulaşamayan hastaların, uğradıkları maddi manevi zararları tazmin edebildiği hukuki yoldur. 

Uygulamada, işlem öncesinde belirtilen ekim tekniğinin uygulanmaması, hastanın saç hattının yanlış çizilmesi, doğal saç çizgisiyle uyumsuz hat belirlenmesi, yetersiz dikim yapılması, saç kökü yönlerinin estetik şekilde ayarlanamaması yahut işlem sonrası kafa derisinde açık yaraların oluşması gibi sorunlar sebebiyle tazminat davaları açılmaktadır.

Açılacak davanın tespitinde, hekim ile hasta yahut hekim ile hastane arasında oluşan hukuki ilişkinin tespiti rol oynamaktadır. Bunun yanı sıra, hekimin yanlış tedavi uygulaması, tedavi sonrası bakımda hata yapılması yahut hastane organizasyonunda eksiklik bulunması sebebiyle de malpraktis hali ortaya çıkmaktadır.

Hatalı saç ekimi işlemi sürecinde hekim ve hasta arasında eser sözleşmesi kurulduğu kabul edilmektedir. Bu sebeple tazminat davasının yanı sıra hastanın sahip olduğu bazı kanuni hakları bulunmaktadır. Bu haklar şunlardır:

  • Ayıplı hizmetin (hatalı saç ekimi) yeniden görülmesini isteme hakkı,
  • Eserin ücretsiz onarılmasını isteme hakkı,
  • Ödenen bedelde hata oranında indirim isteme hakkı.

Yargıtaya konu olayda, saç estetiği işlemi yapılmasının ardından hastanın saç derisinde kararmalar ve yaralar meydana gelmiş, tazminat talep edilmiştir. Mahkeme; zararın komplikasyon olduğu, gerekli bakımların yapılmadığı, hekime kusur atfedilemeyeceğini belirterek tazminat talebini reddetmiştir. Yargıtay, hatalı saç ekimi işleminin eser sözleşmesi konusu olması sebebiyle hekimin istenen sonucu ortaya çıkarmakla ve komplikasyonları yönetmekle yükümlü olduğunu, maddi manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğini vurgulayarak ilk derece mahkemesi kararını bozmuştur.(6. H.D. 2022/4360 E. , 2024/322 K.)

İlgili kanun hükümleri gereği, hekimler zorunlu meslek sorumluluk sigortası yapma yükümlülüğü altındadır. Bu sebeple, hekim tarafından yapılan hatalı saç estetiği nedeniyle (malpraktis) oluşan zararların tazmini sigorta şirketinden de talep edilebilmektedir.

Hatalı Saç Ekimi Nedeniyle (Malpraktis) Tazminat Davasının Hukuki Dayanağı

Hatalı saç ekimi nedeniyle (malpraktis) tazminat davasının hukuki dayanağı; Türk Borçlar Kanununun 470 ve devamı hükümlerinde sayılan eser sözleşmesidir. Bunun yanı sıra, Avrupa Biyotıp Sözleşmesi m.4, Hasta Hakları Yönetmeliği m.11, Türk Tabipler Birliği Hekimlik Mesleği Etik Kuralları m.13 hükümleri hekimin malpraktis sorumluluğunu doğuran hükümlerdir.

TBK M.470:

“Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.”

Avrupa Biyotip Sözleşmesi m.4:

“Araştırma dâhil, sağlık alanında her müdahalenin, ilgili meslekî yükümlülükler ve standartlara uygun olarak yapılması gerekir.”

Hasta Hakları Yönetmeliği m.11:

“Tababetin ilkelerine ve tababet ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı veya aldatıcı mahiyette teşhis ve tedavi yapılamaz.”

Türk Tabipler Birliği Hekimlik Mesleği Etik Kuralları m.13:

“bilgisizlik, deneyimsizlik ya da ilgisizlik nedeniyle bir hastanın zarar görmesi “hekimliğin kötü uygulaması” anlamına gelir.”

Yargıtay tarafından verilen bir kararda, saç ekim işleminin eser sözleşmesi kapsamında sayılması sebebiyle, vekalet sözleşmesi ve haksız fiil hükümlerine dayanılarak karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu belirtilmiştir. (Yargıtay 13.H.D. 2013/3249 E. , 2013/13645 K.)

Yine Yargıtay tarafından verilen bir kararda, saç ekimi işleminin tedavi işlemi sayılmadığı belirtilmiştir. Bu noktada, taraflar arasında eser sözleşmenin kurulduğu kabul edilmektedir. Eser sözleşmesinin gereği olarak hekim, planlanan ve taahhüt edilen saç şeklini hastaya sunmakla ve bunu yaparken zarar vermemekle yükümlüdür. Belirlenen sonucun herhangi bir sebeple ortaya çıkmaması halinde, hekim zarardan sorumlu tutulmaktadır. (Yargıtay 6.H.D. 2022/4360E. , 2024/322 K.).

Açılacak tazminat davaları ile sigorta şirketinden maddi manevi tazminat talep edilebilmesinin hukuki dayanağı Türk Ticaret Kanunu m.1478 hükmüdür.

TTK M.1478:

“Zarar gören, uğradığı zararın sigorta bedeline kadar olan kısmının tazminini, sigorta sözleşmesi için geçerli zamanaşımı süresi içinde kalmak şartıyla, doğrudan sigortacıdan isteyebilir.”

Hatalı Saç Ekimi Nedeniyle (Malpraktis) Tazminat Davasının Şartları

Eser sözleşmesinin niteliği gereği hekim, saç ekim işlemlerinde taahhüt edilen sonucu ortaya koymakla yükümlüdür. İstenen görüntünün ve sonucun sağlanamaması halinde, hekimin kusuru olup olmadığında bakılmaksızın çeşitli talepler ileri sürülebilmektedir. Bu seçimlik haklar şunlardır:

  • Ayıplı hizmetin (hatalı saç ekimi) yeniden görülmesini isteme hakkı,
  • Eserin ücretsiz onarılmasını isteme hakkı,
  • Ödenen bedelde hata oranında indirim isteme hakkı

Sayılan seçimlik haklardan birinin koşulsuz uygulanmasının yanı sıra ileri sürülecek maddi manevi tazminat taleplerinde, tazminat şartlarının sağlanması gerekmektedir. Hatalı saç ekimi nedeniyle tazminat davasında göz önüne alınacak kriterler şunlardır:

  • Hatalı saç ekimi işleminin, uzman bir hekim tarafından gerçekleştirilmiş olup olmadığı.
  • Bu işlem sonucunda hastanın saç sağlığında bir bozulma veya benzeri zararların meydana gelmiş olması.
  • Zararın, hekimin hatalı uygulaması nedeniyle ortaya çıkmış olması.
  • Hekimin saç ekimi sürecinde tıp biliminin standartlarına aykırı hareket etmesi veya gerekli tetkiklerde eksiklik yapması.
  • Gerçekleşen zarar, yapılan işlem sonucu ortaya çıkan ve önceden öngörülebilir, önlenebilir bir zarar olup olmadığı.
  • Ortaya çıkan zarar, uygulanan saç ekimi işlemi ile doğrudan bağlantılı olup olmaması.

Yargıtay tarafından verilen kararlarda, saç ekim işleminin uzmanlık isteyen alanlara ilişkin bir işlem olması dolayısıyla, estetik cerrahi alanında uzmanlığı bulunmayan hekimler tarafından yapılan işlemlerde hekim mesleki olarak kusurlu kabul edilmektedir.

Yargıtay tarafından verilen bir başka kararda, hekim tarafından yapılan saç ekim ameliyatında, taraflar FUE tekniğinin uygulanması konusunda anlaşmış olması rağmen FUT tekniği uygulanarak yapılan işlem hukuka aykırı kabul edilmiştir. Zira, eser sözleşmelerinin niteliği gereği, hekim hasta tarafından istenen sonucu, hastaya zarar vermeden ortaya koyma yükümlülüğü altındadır. (Yargıtay 3. HD. 2013/18568 E. , 2014/2337 K.)

Verilen kararda; davalı hekimin, davacı hastanın zarar görmemesi için mesleki tüm şartları yerine getirmiş; somut durumun gerektirdiği tedbirleri noksansız biçimde almış, uygun tedaviyi belirleyip uygulamış, uygulanan tedavide nadirde olsa görülebilecek olumsuz sonuçlara dair hastayı aydınlatıp uyarmış ve davacının bu hususta rızasını almış, eserini iş sahibi davacının ondan beklediği amaca uygun olarak tamamlayarak teslim etmişse ücrete hak kazanacağı belirtilmiştir. (Yargıtay 3. HD., E. 2013/18568 K. 2014/2337 T. 17.2.2014)

Özel Hastaneye veya Bağımsız Doktora Karşı Malpraktis Davaları

Özel hastaneye veya bağımsız doktora karşı malpraktis davaları, maddi tazminat davası ile manevi tazminat davalarıdır. Ortaya çıkan zararın türü ve miktarı belirlenerek ilgili davalar açılmaktadır.

Maddi Tazminat Davası

Maddi tazminat davası; hatalı saç ekim operasyonu sebebiyle uğranan maddin zararların giderilmesinin hasta tarafından talep edildiği dava türüdür. Hastanın uğradığı zarar sebebiyle destekten yoksun kalan hasta yakınları da maddi tazminat davası açma hakkına sahiptir. 

Açılacak maddi tazminat davasında; hastane giderleri, tedavi giderleri, uğranan zarar sebebiyle mahrum kalınan olası gelir artışı gibi somut zararlar talep edilir. Davacı tarafça ileri sürülen maddi tazminat talebi, mahkeme tarafından yapılan inceleme sonucunda yine mahkeme tarafından tespit edilmektedir.

Yukarıda da izah edildiği üzere, maddi tazminat davasına konu alacak talepleri, eser sözleşmesinin gereği olan seçimlik hakların kullanımından ayrıdır. Hekim, maddi tazminattan ayrı olarak hastanın tercih ettiği seçimlik hakkı yerine getirmekle yükümlüdür.

Manevi Tazminat Davası

Hatalı saç ekimi nedeniyle manevi tazminat davası yalnızca yapılan işlemden psikolojik ve ruhsal zarar gören hasta tarafından açılabilen dava türüdür. Diğer bir ifadeyle, hasta yakınlarının yapılan işlem sebebiyle manevi tazminat davası açması söz konusu değildir. 

Açılacak davada yapılan işlem sonucunda zararı uğrayan hastanın içinde bulunduğu ruhsal durum, yaşadığı acı elem ve kederin boyutu değerlendirmeye alınır. Davacı tarafça ileri sürülen tazminat bedeli mahkeme tarafından incelenerek uygun bir tazminat bedeline hükmedilir.

Davanın Tarafları

Hatalı saç ekiminin bizzat hekim tarafından ve hekimin özel kliniğinde yapılması halinde açılacak maddi manevi tazminat davasının tarafları hekim ve zarar gören hastadır. Bir özel hastane bünyesinde yapılan işlemlerde ise hastaneye karşı dava açılması da mümkündür.

Bunun yanında maddi tazminat davası hatalı saç ekimi sebebiyle zarar gören hastanın maddi destekte bulunduğu kişiler tarafından da açılabilmektedir. Bu noktada davacı taraf doğrudan hasta yakınları olarak gösterilecektir.

Hekim mesleki sorumluluk sigortası nedeniyle doğrudan sigorta şirketine açılacak maddi manevi tazminat davalarında davacı taraf sigorta şirketi olarak gösterilmektedir.

Davada İspat ve Bilirkişi Raporu

Maddi manevi tazminat davalarında malpraktise sebebiyet veren hususların varlığı bilirkişi raporlarıyla ispatlanmaktadır. Yapılan değerlendirmede hekimin kişisel yeterliliği gibi subjektif detaylar değil, genel uygulama kurallarına uygun işlem yapılıp yapılmadığı gibi objektif kriterler değerlendirmeye alınır.

Eser sözleşmesine dayanan seçimlik haklarının kullanımında, hekimin kusurunun bulunup bulunmadığı, komplikasyon söz konusu olup olmadığı gibi hususlar genellikle değerlendirmeye alınmaz. Bu noktada dikkat edilen şey hekimin taahhüt ettiği görüntüyü sağlayıp sağlayamadığıdır. Herhangi bir sebeple taahhüt edilen saç görünümüne kavuşulamaması halinde hekim, hastanın tercih ettiği seçimi hakkı yerine getirmekle yükümlüdür.

Tazminat davalarında ise, seçimlik haktan ayrıca ortaya çıkan zararların tazmini, işlemin tıp bilimi verilerine aykırı olmasına bağlıdır. Bu noktada mahkeme dosyayı alında uzman bir bilirkişi yahut bilirkişi heyetine gönderir. Bilirkişi yahut bilirkişi heyeti tarafından yapılan incelemede, sürece ilişkin tüm adımlar ve işlemler tıp bilimi verileri göz önüne alınarak objektif olarak değerlendirilir.

Bilirkişi raporlarına itiraz mümkündür. Taraflar bilirkişi raporlarının mahkemeye sunulduğu tarihten itibaren 2 hafta içerisinde mahkemeye sunacakları dilekçe ile bilirkişi raporuna itiraz edebilirler. Bu noktada yeni bir rapor alınması yahut yeni bilirkişi atanması söz konusu olabilir.

Zamanaşımı

Hatalı saç ekimi nedeniyle (malpraktis) hukuk davalarında zamanaşımı süresi, saç ekim operasyonunun gerçekleştiği tarihten itibaren 5 yıldır. Hekimin ağır kusurunun bulunduğu durumlarda zamanaşımı süresi 20 yıl olarak belirlenmektedir.

Yetkili ve Görevli Mahkeme

Hatalı saç ekimi nedeniyle açılacak maddi manevi tazminat davalarında yetkili ve görevli mahkeme; hatalı saç ekimi işleminin yapıldığı yer, hekim veya zarar görenin hastanın yerleşim yeri tüketici mahkemeleridir. Tüketici mahkemelerinin bulunmadığı bölgelerde, asliye hukuk mahkemelerinde dava açılabilmektedir.

Hatalı saç ekimi nedeniyle (malpraktis) tazminat davalarının doğrudan sigorta şirketine karşı açılması halinde, görevli mahkeme asliye ticaret mahkemeleridir.

Tüketici Hakem Heyetine Başvuru Yolu

Saç dikim işlemleri gibi estetik operasyonlarda hekim ve hasta arasında kurulan ilişki eser sözleşmesi kapsamında değerlendirilmektedir. Eser sözleşmeleri hukuken tüketici işlemi olarak kabul edilmektedir. Bu itibarla, 2024 yılı itibariyle maddi değeri 104 bin liranın altında kalan hatalı saç ekimi uyuşmazlıklarında başvurulacak yetkili makam ilçe ve il tüketici hakem heyetleri olarak belirlenmiştir.

İlçe ve il tüketici hakem heyetlerine başvuru, konuya ilişkin olarak detaylı şekilde hazırlanmış dilekçe ile yapılmaktadır. Hazırlanan dilekçeye, iddiaları açıklığa kavuşturan bilgi ve belgelerin de delil olarak eklenmesi gerekmektedir. Başvurular, elden teslim yoluyla bizzat veya avukat aracılığıyla yapılabileceği gibi posta yahut Tüketici Bilgi Sistemi üzerinden online olarak da yapılabilmektedir.

Tüketici hakem heyeti kararlarına itiraz mümkündür. İtirazlar, tüketici hakem heyeti kararının tebliğ edildiği günden itibaren 15 gün içinde yetkili tüketici mahkemesine sunulmaktadır.

Tüketici Davalarında Zorunlu Arabuluculuk

Tüketici davalarında arabuluculuk yoluna başvuru, dava şartı olarak getirilmiş zorunlu bir alternatif çözüm yoludur. Arabulucuya başvurmadan açılan tüketici davalarında, davanın usulden reddi söz konusu olmaktadır. tüketici hakem heyetinin görev alanına giren hatalı saç ekimi uyuşmazlıklarında arabuluculuk yoluna başvuru zorunlu değildir.

Arabuluculuk sürecinde; arabuluculuk bürosuna başvuru, arabulucunun belirlenmesi, hazırlık çalışmaları, ilk oturumunun yapılması, son tutanağın düzenlenmesi ve icra edilebilirlik şerhinin alınması süreçleri yer almaktadır.

Arabulucunun belirlenmesi tarafların takdirine bırakılan hususlardan biridir. Tarafların bu konuda ortak bir kararının bulunmaması halinde, arabuluculuk siciline kayıtlı bir arabulucu büro tarafından atanmaktadır.

Arabuluculuk bürosuna başvuru yapılması ile başlayan süreç arabulucu tarafından son tutanağın hazırlanması ve imzalanması ile sona ermektedir. Bu itibarla arabuluculuk Süreci en fazla 4 hafta içinde sonuçlanmaktadır.

Tarafların arabuluculuk sürecinde, hakkında anlaşamaması halinde tüketici mahkemelerinde dava açılabilmektedir. Konu hakkındaki detaylı bilgi, “tüketici davalarında arabuluculuk” başlıklı makalede açıklanmaktadır.

Hatalı Saç Ekimi Nedeniyle (Malpraktis) Tazminat Davası

Devlet Hastanesine Karşı Malpraktis Davaları 

Devlet hastanesine karşı malpraktis davaları, özel klinik ve hastanelerde yapılan işlemlerde başvurulan usulden farklı bir uygulamaya tabidir. Bu noktada süreç, idari yargılama usulüne uygun şekilde yürütülmektedir. Devlet hastanelerinin yanı sıra, vakıf ve devlet üniversitelerinin saç ekim birimlerinde yapılan işlemlerde de idari yargı usulü uygulanmaktadır.

Devlet hastanelerinde yapılan hatalı saç ekimi işlemlerine karşı açılacak tam yargı davalarında arabuluculuk yoluna başvuru mümkün değildir. Aynı şekilde, tüketici hakem heyetine başvuru yapmak da söz konusu değildir.

Dava Öncesi İdareye Başvuru

Hatalı saç ekimi nedeniyle açılacak tam yargı davası öncesinde idareye başvuru zorunluluğu bulunmaktadır. Hatalı saç ekimi sonucunda zararı uğrayan hasta, zararı öğrenmesinden itibaren 1 yıl ve olayın gerçekleştiği tarihten itibaren her halükarda 5 yıl içinde idareye başvurmak zorundadır. 

İdareye başvuru, olaya ilişkin açıklamaların, bilgi ve belgelerin yer aldığı dilekçenin ilgili birime sunulması ile yapılır. Devlet hastanesinin yetkili birimlerinin başvuruya 60 gün içerisinde cevap vermemesi yahut başvurunun reddedilmesi halinde, 60 günlük sürenin bitiminden itibaren idare mahkemelerinde tam yargı davası açılabilmektedir. İdareye başvuru yapılmadan açılan tam yargı davalarının usulden reddi söz konusu olmaktadır. 

Tam Yargı Davası

Devlet hastanesinde yapılan hatalı saç ekimi işleminde ortaya çıkan zararların tazmini için idare mahkemelerinde tam yargı davası açılmaktadır. 

Dava açılmaktadır, ilgili mahkemenin kalemine sunulan dilekçe yahut UYAP sistemine yüklenen dilekçe ile açılmaktadır. Tam yargı davaları maddi ve manevi tazminat hukuk davalarına kıyasla usuli farklılıklar barındırmaktadır. Usuli farklılıkların sağlanmaması halinde davanın usulden reddi söz konusu olmaktadır.

Usuli farklılıkların arasında idareye başvuru zorunluluğu yetkili ve görevli mahkemenin tespiti zamanaşımı süreleri ve diğer birçok husus sayılabilmektedir.

Davanın Tarafları

Hatalı saç ekimi nedeniyle açılan tam yargı davasının tarafları Sağlık Bakanlığı ve zarar gören hastadır. 

İşlemin vakıf ve devlet üniversitelerinin ilgili birimlerinde yapılması halinde, davanın tarafları üniversite Rektörlüğü ve saç ekim işleminden zarar gören hastadır. 

Ayrıca bir hekimin haksız fiilinin söz konusu olmadığı durumlarda devlet hastanesinde yapılan işlemlere karşı doğrudan hekime dava açmak söz konusu değildir. Hastanın uğradığı zarardan dolaylı olarak etkilenen hasta yakınlarının açtığı davalarda ise davacı taraf hasta yakınları olarak gösterilmektedir.

Zamanaşımı

Devlet hastanelerinin ilgili birimlerinde yapılan hatalı saç ekim işlemleri sonucunda ortaya çıkan zararlara ilişkin tam yargı davalarında zamanaşımı süresi, zararın öğrenildiği tarihten itibaren 5 yıldır.

Yetkili ve Görevli Mahkeme

Hatalı saç ekimi nedeniyle (malpraktis) açılacak tam yargı davalarında yetki ve görevli mahkeme Ankara İdare Mahkemeleridir.

Saç ekiminin, vakıf ve devlet üniversitelerine bağlı birimlerde yapılması halinde üniversitenin bulunduğu yer idare mahkemelerinde dava açılmaktadır.

Hatalı Saç Ekimi Nedeniyle (Malpraktis) Tazminat Davası Avukatlık Ücret ve Dava Masrafları

Hatalı saç ekimi nedeniyle (malpraktis) tazminat davası dava masrafları 2024 yılı için yaklaşık 2-3 bin liradır. Hatalı saç ekimi nedeniyle açılacak davalar tüketici uyuşmazlığı olarak nitelendirildiğinden harçtan muaftır.

Hatalı Saç Ekimi Nedeniyle (Malpraktis) Tazminat Davası Ne Kadar Sürer?

Hatalı saç ekimi nedeniyle (malpraktis) tazminat davası yaklaşık 1 yıl sürer. Tarafların istinaf-temyiz kanun yoluna başvurması halinde süreç 2-3 yıla uzayabilmektedir. Bunun yanı sıra, 

Hastanelerin Organizasyon Sorumluluğu

Saç ekimi işlemi gerçekleştiren klinik ve hastanelerin organizasyon sorumluluğu, Saç Ekimi Birimleri Hakkında Yönetmelik hükümleriyle düzenlenmiştir. İlgili mevzuat hükümlerinde sayılan yeterliliği sağlamayan klinik ve hastanelerde ortaya çıkan zararlardan hastane doğrudan sorumlu tutulmaktadır.

İlgili mevzuat hükümlerince, saç ekim birimlerinin sağlaması gereken kriterlerden bazıları şunlardır:

  • Saç ekimi işlemini yapılacağı kuruluşta sterilizasyon ünitesinin bulunması gereklidir, 
  • Personel standartlarının sağlanması gerekir, 
  • Saç ekim uygulamasının yapıldığı odanın en az 16 metrekare olması gerekir, 
  • Uygulama yapılacak hastalar için hasta bekleme alanı oluşturulması gerekir, 
  • İşlemler için gerekli asgari donanım araç ve gerecin bulundurulması gerekir, 
  • Acil müdahale için gerekli asgari ilaç araç ve gereç için bulunması gerekir, 
  • Uygulama öncesi ve sonrası takiplerin yapılması için fotoğraf çekme alanının bulunması gerekir. 

Yukarıda sayılan niteliklerin yanı sıra sağlık kuruluşlarında sağlanması gereken diğer bazı kriterlerde bulunmaktadır. Sayılan kriterlerin sağlanmaması sonuç ortaya çıkan zararlardan saç ekim kliniği doğru da sorumlu tutulmakta ve maddi manevi tazminat yükümlülüğü altında sayılmaktadır. Bu sorumluluk işlemi ve süreci gerçekleştiren hekimin haksız fiil sorumluluğundan ayrıdır.

Doktor Hatası (Malpraktis) Ceza Davası

Doktor hatası (malpraktis) ceza davası, zararın tazmini için açılan tazminat davalarından ayrı olarak açılan kamu davasıdır. Diğer bir ifade ile doktor hakkında soruşturma-kovuşturma süreçlerinin yürütülmesi için Cumhuriyet savcılıklarına yahut kolluk birimlerine şikayette bulunmak gerekmektedir.

Şikayetler, olayın meydan geldiği tarihten itibaren 6 ay içinde, yetkili makamlara sunulan yazılı yahut sözlü beyan ile yapılmaktadır.

Sunulan şikayetin somut delillere dayanması halinde savcılık tarafından soruşturma yürütülmekte ve yine yeterli delil bulunması halinde kamu davası açılmaktadır. Hatalı saç ekimi işlemlerinde, görevin kötüye kullanılması, taksirli yaralama yahut kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi suçu gibi çeşitli suçlar meydana gelebilmektedir.

Açılan ceza davasında, hatalı saç ekimi nedeniyle uğranan zararların tazmini talep edilemeyeceği gibi, tazminat davalarında da hekim hakkında cezaya hükmedilememektedir.

Doktor hatası (malpraktis) ceza davası, soruşturma ve kovuşturma süreçleri, söz konusu olabilecek suç türleri ve cezaları ile konu hakkındaki diğer tüm detaylar, “doktor hatası (malpraktis) ceza davası” başlıklı makalede yer almaktadır.

Sonuç

Hatalı saç ekimi nedeniyle (malpraktis) tazminat davası; hatalı uygulama, organizasyonel eksiklik gibi sebeplerle zarara uğrayan hastaların başvurabildiği hukuki yollardandır. Sürecin en kısa sürede tamamlanabilmesi için taraflar arasındaki hukuki ilişkinin doğru tespit edilmesi gerekmektedir. Bu noktada, alanında uzman bir malpraktis avukatından hukuki danışmanlık almak fayda sağlamaktadır.