uzaklastirma-karari-nasil-alinir

Uzaklaştırma Kararı Nasıl Alınır?

Uzaklaştırma kararı, ilgili kişinin bir dilekçe ile Aile Mahkemesine başvurması veya acil durumlarda mülki amire ya da kolluk kuvvetlerine başvurarak alınır. Söz konusu başvuru üzerine mahkemece durum değerlendirilir ve karar hızlıca verilerek taraflara tebliğ edilir. Eğer kolluğa başvuru yapıldıysa kolluk ivedilikle verdiği uzaklaştırma kararını ilgili hakimliğe bildirecektir.

6284 Sayılı Kanuna Göre Uzaklaştırma Kararı Nedir? 

6284 sayılı kanuna göre uzaklaştırma kararı, şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi altında olan kişilerin korunması amacıyla verilen koruma tedbiridir. Uzaklaştırma kararı isteyebilecek kişiler şunlardır:

  • Şiddete uğrayan kişiler ve çocuklar,
  • Şiddete uğrama tehlikesi olan kişiler ve çocuklar,
  • Tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişiler, kanun kapsamında korunan kişilerdir. 

Görüldüğü üzere yalnızca şiddet görme hususunda değil aynı zamanda ısrarlı takip sonucu da koruma tedbiri istenebilir. Bu durum Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanuna İlişkin Uygulama Yönetmeliği md. 3/1’de şu şekilde düzenlenmitir: 

“Israrlı takip, aralarında aile bağı veya ilişki bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, şiddet uygulayanın, şiddet mağduruna yönelik olarak, güvenliğinden endişe edecek şekilde fiziki veya psikolojik açıdan korku ve çaresizlik duygularına sebep olacak biçimde, içeriği ne olursa olsun fiili, sözlü, yazılı olarak ya da her türlü iletişim aracını kullanarak ve baskı altında tutacak her türlü tutum ve davranışı ifade eder.”

Yukarıda yer alan maddeden anlaşılacağı üzere, ısrarlı takip sonucu tedbir kararı verilmesi için kişiler arasında aile bağı bulunması gerekmez. Yani aile bağı bulunmasa da koruma tedbiri talep edilebilir. 

Uzaklaştırma Kararı Nasıl Alınır?

Uzaklaştırma kararı, mağdurun bir dilekçe ile Aile Mahkemesi’ne başvurması ile alınır. Ayrıca, mülki amire yani ilçelerde kaymakamlık illerde ise valilik aracılığıyla uzaklaştırma kararı alınabilir. Eğer ki mağdurunun hızlı şekilde korunma altına alınması gerekiyorsa kolluk birimine yani polise başvurarak da uzaklaştırma kararı alınabilir. Bu durumda kolluk tarafından yapılan işlem ertesi gün hâkim onayına sunulacaktır.

Uzaklaştırma Kararı Nasıl Alınır?

Uzaklaştırma Kararı Hangi Hallerde Verilir?

Uzaklaştırma kararı, kişinin şiddete uğramış veya şiddete uğrama tehlikesi altında bulunması durumunda verilir. Uzaklaştırma kararı verilebilecek haller şunlardır: 

  • Fiziksel şiddet,
  • Şiddet tehdidi altında olmak,
  • Ortak mal ve konuta zarar vermek,
  • Psikolojik şiddet,
  • Ekonomik şiddet,
  • Cinsel şiddet,
  • Dijital şiddet.

Fiziksel şiddet görmek veya şiddet tehdidi altında olmak, vücut bütünlüğüne zarar verilmesi veya bu zarar tehlikesi altında olmaktır. Dolayısıyla, kişinin dövülmesi, yaralanması gibi sebepler şiddet eylemi dahilindedir. Hatta eğer söz konusu şiddetin boyutları büyüyecek olursa savcılığa şikayette bulunarak bu durum ceza yargılamasına da taşınabilir.

Psikolojik şiddet, kişinin manevi, soyut veya kişilik haklarının bütünlüğüne yönelik saldırılardır. Kişiye sürekli hakaret veya küfür edilmesi, aşağılanması, yakışıksız sıfatlar kullanılması ya da cinsel bir yakıştırılmalar yapılması bu kapsamdadır. Ancak sayılan hallerin dışında, bireyin manevi bütünlüğünün zedeleyen ve kişiliğine zarar verici başka eylemler de psikolojik şiddet sayılabilir.

Ekonomik şiddet, mali olarak güçsüz olan tarafa karşı ekonomik gücün kullanılarak baskı yapılmasıdır. Çalışmayan veya çalışsa bile daha az kazanan kişinin ev ekonomisine doğrudan bir para girişi sağlamaması nedeniyle maddi olarak güçlü olan tarafın diğerini kısıtlaması veya kendi istekleri doğrultusunda yaşam sürdürmeye zorlaması buna bir örnektir.

Cinsel şiddet, zorla cinsel ilişkiye girilmesi veya kişinin ters ilişkiye zorlanması gibi sebeplere dayanır. bu ve buna benzer durumlar cinsel şiddet sayılmaktadır.

Dijital şiddet, dijital ortamlarda ve özellikle internet ortamında kişinin şiddete uğramasıdır. Bu durumda elbette fiziki şiddetten bahsedilemeyecek ancak geriye kalan şiddet türlerinin işlenmesi için internet ortamı araç olarak kullanılabilecektir. 

Uzaklaştırma şeklinde verilen karar esasen bir tedbir kararıdır. Bu kapsamda söz konusu şiddet eylemine maruz kalan kişilerin uzaklaştırma hükmünün yanında koruyucu veya önleyici tedbirlere başvurma hakkı da bulunur. Hatta hakim, aşağıda açıklanan tedbirlerden bir tanesine hükmetmek zorunda değildir. Gerekli görüldüğü takdirde birden fazla önleyici tedbir verilebilir. Ayrıca, bu kararlar geciktirilmeden verilecektir.

Dolayısıyla aşağıda öncelikle şiddete uğrayan kişinin talep edebileceği diğer koruma tedbir kararları ve önleyici tedbir kararlarına yer verilmiş, sonrasında ise uzaklaştırma hükmünün verilmesine ilişkin hususlar açıklanmaya devam edilmiştir.

Koruyucu Tedbir Kararı

Koruyucu tedbir kararı, 6284 sayılı Kanun kapsamında olan ve şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi olan kişilerin korunması amacıyla verilen koruma tedbiri kararıdır. Koruyucu tedbir kararı verilebilmesi için şiddet eylemine maruz kalındığına dair herhangi bir delil veya belge gerekmemektedir.

Koruyucu tedbir kararı verilebilecek haller 6284 sayılı Kanunun 4.maddesinde belirtilmiştir. İlgili kanuna göre koruyucu tedbir kararı verilebilecek haller şunlardır:

  • İşyerinin değiştirilmesi, 
  • Kişinin evli olması hâlinde müşterek yerleşim yerinden ayrı yerleşim yeri belirlenmesi, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’ndaki şartların varlığı hâlinde ve korunan kişinin talebi üzerine tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulması, 
  • Korunan kişi bakımından hayatî tehlikenin bulunması ve bu tehlikenin önlenmesi için diğer tedbirlerin yeterli olmayacağının anlaşılması hâlinde ve ilgilinin aydınlatılmış rızasına dayalı olarak 27/12/2007 tarihli ve 5726 sayılı Tanık Koruma Kanunu hükümlerine göre kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerinin değiştirilmesi.

Önleyici Tedbir Kararı

Önleyici tedbir kararı, şiddet uygulayan kişinin şiddet eylemini gerçekleştirmesini önlemek ya da şiddetin tekrarlanmasını engellemek amacıyla verilen koruma tedbiri kararıdır. Önleyici tedbir kararına, koruyucu tedbir kararlarından farklı olarak şiddet uygulayan ya da uygulama tehlikesi bulunan kişi hakkında hükmedilir. 

Önleyici tedbir kararı verilebilecek haller 6284 sayılı Kanunun 5.maddesinde belirtilmiştir. İlgili kanuna göre mağduru koruyucu önleyici tedbir kararları şunlardır:

  • Mağdura yönelik olarak şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunmaması, 
  • Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi, 
  • Korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta, okula ve işyerine yaklaşmaması, Çocuklarla ilgili daha önce verilmiş bir kişisel ilişki kurma kararı varsa, kişisel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması, kişisel ilişkinin sınırlanması ya da tümüyle kaldırılması, 
  • Gerekli görülmesi hâlinde korunan kişinin, şiddete uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin hâller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması, 
  • Korunan kişinin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına zarar vermemesi, 
  • Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya sair surette rahatsız etmemesi, 
  • Bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen silahları kolluğa teslim etmesi, Silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevi ifa etse bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi, 
  • Korunan kişilerin bulundukları yerlerde alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaması ya da bu maddelerin etkisinde iken korunan kişilere ve bunların bulundukları yerlere yaklaşmaması, 
  • Bağımlılığının olması hâlinde, hastaneye yatmak dâhil, muayene ve tedavisinin sağlanması, bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması ve tedavisinin sağlanması.

Uzaklaştırma için karar alınması veya bu kararın uzatılması sürecinde dikkat edilmesi gereken en önemli husus usuli işlemlerin doğru yapılması ve ilgili mercilere başvurulmasıdır. Aksi halde başvurudan olumsuz sonuç alınabilir veya kararın çıkması uzayabilir. Bu kapsamda sürecin etkin ve hızlı yürütülmesi için bir aile avukatına danışılması faydalı olacaktır.

Önleyici Tedbir Kararı

Uzaklaştırma Kararı Süresi Ne Kadardır?

Uzaklaştırma kararı süresi en fazla 6 aydır. Ancak bu süre bitmeden tekrar mahkemeye başvurarak bu kararın süresinin uzatılması mümkündür. 

Uzaklaştırma Kararı Almak Ne Kadar Sürer?

Uzaklaştırma kararı almak çoğunlukla 1 gün sürer. Ancak bu kararın hızlı şekilde alınabilmesi için usuli işlemleri doğru yapmak gerekir.

Uzaklaştırma Kararının Uzatılması Talebi

Uzaklaştırma kararının uzatılması talebi Aile Mahkemesi’ne başvuru ile yapılır. Söz konusu talep doğrultusunda, şiddet riskinin devam etmesi sonucu, bu kararın süresinin uzatıldığı görülür. 

Evden Uzaklaştırma Kararı Bitince Ne Olur?

Evden uzaklaştırma kararı bitince, hakkında uzaklaştırma hükmü verilen kişinin uyması gereken bir yükümlülük kalmaz ve bu karar kendiliğinden son bulur. 

Uzaklaştırma Kararı Kaç Metredir?

Uzaklaştırma kararı kapsamında, kişinin uyması gereken ve doğrudan düzenlenen metre veya km cinsinden herhangi bir ölçü sınırı bulunmamaktadır. Ancak, bu durum kişinin hakkında uzaklaştırma kararı varken serbestçe hareket edebileceği anlamına gelmez. Örneğin, kişinin müşterek konutun önünde veya karşı sokağında beklemesi gibi bir durum elbette bu kararının ihlali olacaktır. 

Uzaklaştırma Kararı Sorgulama Nasıl Yapılır?

Uzaklaştırma kararı sorgulama, bu karar boşanma davası dahilinde verilmişse UYAP üzerinden yapılır. Ancak diğer durumlarda adliyeye başvurularak uzaklaştırma kararı sorgulanabilir.

Uzaklaştırma Kararı Karşı Tarafa Nasıl Bildirilir?

Uzaklaştırma kararı, karşı tarafa tebliğ veya tefhim edilmek suretiyle bildirilir. Zira bu karar hem koruma altına alınan hem de hakkında uzaklaştırma hükmü verilen kişiye bildirilir.

Tedbir kararı hangi surette alınırsa alınsın korunan kişiye ve şiddet uygulayana (veya şiddet uygulama ihtimali olan kişiye) tefhim ve tebliğ edilir. Hakimden veya mülki amirden koruma talep edilir de bu talep reddedilirse bu red kararı yalnızca koruma talep eden kişiye tebliğ edilir.

Eğer gecikmesinde sakınca bulunan bir hal varsa ve tedbir kararı bu şekilde alınmışsa bu tedbir kararı derhal şiddet uygulayana bildirilir ve bu şekilde tebliğ edilmiş kabul edilir.

Tebliğ edilen tedbir kararında ilgili önleyici – koruyucu tedbirin ne olduğu ve buna aykırılık halinde ne gibi bir işlem uygulanacağı, itiraz imkanı ve nasıl kullanılacağı yer alır. Tüm bunların nasıl olacağına aşağıda değineceğiz.

Eğer gerekli görülürse bu tebliğ edilen belgede korunan kişiye ilişkin bazı bilgiler gizlenebilir. Bunlar genelde tedbirin amacını boşa çıkarmaya neden olma ihtimali taşıyan adres bilgisi vs gibi bilgiler olur.

Tedbir kararı verildiği zaman bu karar Bakanlığın ilgili il – ilçe müdürlüklerine bildirilir. Bununla birlikte C.savcılığına ve kolluk birimleri de haberdar edilir. Kararı veren yer veya tedbirin uygulanacağı yer kolluk görevlileri bu konuda görev ve yetki sahibidir.

Uzaklaştırma Kararı İhlali

Uzaklaştırma kararının ihlali halinde, evden uzaklaştırılan veya hakkında herhangi başka bir tedbir kararı verilen kişi 3 gün ile 10 gün arasında zorlama hapsine mahkum edilir. Burada bir ceza yargılaması da işlemez.

Karara aykırı davrandığı tespit edilen kişi hakkında aile mahkemesi zorlama hapsi kararı verir. Kişinin fiili başka bir suçu içeriyor olsa ve halihazırda işleyen bir ceza soruşturması – kovuşturması olsa bile bu zorlama hapis uygulanır

Evden uzaklaştırma veya başka tedbirlerin ikinci, üçüncü ve daha fazla kez ihlal edilmesi durumunda bu sefer verilecek olan zorlama hapsi süresi 15 ile 30 gün arasında değişir. Her ihlalde tekrar ceza verilir. Ancak toplam 6 aylık zorlama hapsinden sonra artık zorlama hapsine hükmedilemez. Bu durumda artık cebren karara uyulmasına çalışılır.

DİKKAT: Kişinin bu zorlama hapsi ile karşı karşıya kalmaması için bu süreçte atacağı her adımı avukata danışması gerekir. Sözgelimi, korunan eş evden uzaklaştırılan eşi telefonla arayarak gelmesini, kendisini affettiğini söylemekte ve o eşin gelmesine yakın polisi arayarak tedbiri ihlal ettiğini söyleyebilmekte ve eşini tuzağa düşürerek hapis yatmasını sağlayabilmektedir. Bu tür durumlara karşı avukat yardımı almak önem taşır.

Haksız Yere Uzaklaştırma Kararına İtiraz Nasıl Yapılır?

Haksız yere uzaklaştırma kararına karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ilgililerin aile mahkemesine itiraz etme hakkı vardır. Bu itirazda tedbir kararının usul kurallarına aykırı olarak yahut haksız olarak verildiği savunmasında bulunulabilir, tedbir gerektirecek durumun ortadan kalktığı belirtilebilir. Hatta yalan beyanla bu kararın verildiği de gösterilebilir. 

6284 sayılı yasa madde 9 hükmüne göre hakim tarafından verilen tedbir kararına itiraz dilekçesi, hükmü veren mahkemeye sunulur ancak itirazı incelemeye yetkili olan mahkeme o yerdeki başka bir aile mahkemesidir. Buna göre itirazı değerlendirecek olan mercii şu şekilde gösterebiliriz:

 Evden Uzaklaştırma Kararına İtiraz Mercii
Birden fazla aile mahkemesi varsa,Numara olarak takip eden aile mahkemesi itirazı değerlendirir.
Tek aile mahkemesi varsa,O yerdeki asliye hukuk mahkemesi hakimi itirazı değerlendirir.
Aile mahkemesi yoksa,O yerdeki asliye hukuk mahkemesi itirazı değerlendirir.
Aile hakimi ile asliye mahkemesi hakimi aynı ise,En yakın yerdeki aile mahkemesi veya asliye hukuk mahkemesi itirazı değerlendirir.

İtiraz mercii itirazı 1 haftalık süre içerisinde değerlendirir veya tedbirin devamına yani itirazın reddine ya da tedbirin sona ermesine yani itirazın kabulüne karar verir.

Uzaklaştırma şeklinde verilen kararına karşı yapılacak itiraz için hazırlanacak olan dilekçeye örnek olması için hazırlanan “uzaklaştırma kararına itiraz ve dilekçesi” başlıklı yazımızı inceleyerek daha fazla bilgi sahibi olabilirsiniz.

Sık Sorulan Sorular

Sık sorulan sorular, uzaklaştırma kararı ile ilgili olarak kişilerin sıklıkla merak ettiği temel sorulardır. Aşağıda sıkça sorulan sorulara cevaplar verilmiştir.

Polis Uzaklaştırma Kararı Verebilir mi?

Polise başvurarak uzaklaştırma kararı alınabilir. Ancak, bu kararı esasen Aile Mahkemesine başvurarak alınabileceğinden, kolluğa başvurarak uzaklaştırma kararı alabilmek için acele karar alınması gereken bir durumun olması gerekir. 

Sevgiliye Uzaklaştırma Kararı

Uzaklaştırma kararı isteyebilecek kişiler, tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan, şiddet uygulanan ve şiddet uygulanma tehlikesi altında olan kişilerdir. Dolayısıyla, kişi sevgilisi tarafından bu eylemlere maruz kalıyorsa uzaklaştırma kararı talep edilebilir.

Komşuya Uzaklaştırma Kararı

Uzaklaştırma kararı isteyebilecek kişiler, tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan, şiddet uygulanan ve şiddet uygulanma tehlikesi altında olan kişilerdir. Dolayısıyla, kişi komşusu tarafından bu eylemlere maruz kalıyorsa uzaklaştırma kararı talep edilebilir.

Uzaklaştırma Kararında Telefonla Arama

Uzaklaştırma kararı varken kişinin aranarak rahatsız edilmesi halinde kişi hakkında verilen uzaklaştırma hükmü ihlal edilmiş sayılacağından arama yapan kişi tazyik hapsi hükümlerine tabi olacaktır. Zira, uzaklaştırma kararı, hakkında bu karar verilen kişiye yaklaşılmaması ve iletişim kurulmaması için verilir. 

Uzaklaştırma Kararı Varken Çocuğu Görme

Uzaklaştırma kararı varken, hakkında bu kararı verilen kişinin çocuğu ile görüşmesi mümkündür. Zira, uzaklaştırma şeklinde verilen karar ebeveynler arasında hüküm ifade eder ve çocukla kişisel ilişki kurma hakkına zarar vermez.

Ancak, mahkemece önleyici tedbir olarak, çocuklarla kişisel ilişki kurma hakkının refakatçi eşliğinde yapılması, kişisel ilişkinin sınırlanması ya da tümüyle kaldırılması kararı da verilebilir. Bu karar verilmişse, karara uygun şekilde hareket edilmesi gerekir.

Uzaklaştırma Kararı Sicile İşler Mi?

Uzaklaştırma kararı sicile işlemez. Zira, bu şekilde verilen tedbir kararları adli sicile yansımamaktadır. 

Sonuç

Uzaklaştırma kararı alınması, şiddet gören veya şiddet görme tehlikesi altında bulunan kişiler için son derece elzem bir tedbir yoludur. Dolayısıyla kişilerin bu hakkını kullanırken bir yandan hızlı hareket etmesi diğer yandan ise usuli işlemleri doğru yapması gerekir. Özellikle bu karar mahkeme yoluyla alınacaksa veya bu karar uzatılacaksa bu hususa dikkat edilmelidir. Aksi halde başvurudan istenilen sonuç alınamayabilir veya süreç uzayabilir. Dolayısıyla alanında uzman bir aile avukatına danışılması önerilir.