cocugun-velayeti-hangi-durumlarda-anneye-verilmez

Çocuğun Velayeti Hangi Durumlarda Anneye Verilmez?

Çocuğun velayeti hangi durumlarda anneye verilmez sorusunun cevabı sıklıkla merak edilir ve genellikle kişiler çocuğun velayetinin çok büyük oranda babaya verilmediğini düşünür. Ancak, velayetin anneye değil de babaya verildiği pek çok durum bulunmaktadır. Eğer çocuğun bakımı, gözetimi ve yetiştirilmesinde velayetin babaya verilmesi daha iyi olacaksa velayet babaya verilir. Bu noktada hakim en temelde çocuğun üstün yararını gözeterek karar verecektir.

Çocuğun Velayeti Hangi Durumlarda Anneye Verilmez?

Çocuğun velayeti şu durumlarda anneye verilmez:

  • Annenin haysiyetsizce yaşam sürmesi,
  • Annenin psikolojik rahatsızlığı çocuğun bakımını olumsuz etkileyecekse,
  • Annenin uyuşturucu ve alkol bağımlılığı,
  • Annenin suçtan hüküm giymesi veya tutuklanması,
  • Annenin velayet hakkını kötüye kullanması,
  • Annenin sonradan yaptığı evlilik,
  • Annenin annenin sağlık durumunun elverişli olmaması,
  • Annenin fiil ehliyetinin bulunmaması veya akıl sağlığının yerinde olmaması.

Annenin haysiyetsizce yaşam sürmesi, annenin toplumun şeref, haysiyet veya ahlak değerleriyle bağdaşmayacak şekilde yaşamasıdır. Çocukların da hayatlarına yön verecek ve onlara rol model olacak en büyük şahsiyetlerin de ebeveynleri olduğu görülür. Dolayısıyla annenin haysiyetsiz şekilde yaşam sürmesi, velayetin kendisine verilmesine engel olabilecektir. Haysiyetsiz yaşam sürmeye örnek olarak teşhircilik yapmak veya ahlaka mugayir işle uğraşmak verilebilir.

Annenin psikolojik rahatsızlığı bulunması eğer çocuğun bakımını, gözetimini ve yetiştirilmesini olumsuz etkilecekse anneye velayet verilemeyecektir. Annenin şizofreni, bipolar bozukluk veya paranoya gibi tıbbi olarak iyileşme imkanı olmayan hastalıkları, çocuğun bakımı için sorun oluşturması halinde bu duruma örnek teşkil eder.

Annenin uyuşturucu ve alkol bağımlılığının bulunması, annenin bu ürünlerin tüketilmesi noktasında maddi veya manevi yönden aşırı bağlı olması anlamına gelmektedir. Dolayısıyla bu durumda annenin çocuğun üstün yararını gözetemeyeceği veya bakımında gerekli özeni gösteremeyeceği varsayılır. Ayrıca bu durum annenin çocuğunu yetiştirirken ona kötü örnek olmasına neden olacaktır. Dolayısıyla bu durumlar mevcutsa anneye velayet verilmeyecektir. 

Annenin suçtan hüküm giymesi veya tutuklanması halinde, tutuklu bulunan veya cezaevinde olan anne çocuğun bakımı ve ihtiyaçlarıyla ilgilenemeyeceğinden velayet babaya verilecektir.

Annenin velayet hakkını kötüye kullanması durumunda, anneden velayet alınabilir veya anneye velayet verilmez. Çünkü annenin velayet hakkını elinde bulundurması çocuk üzerinde tam anlamıyla hakimiyet kurabileceği anlamına gelmez. Annenin, velayet ile çocuk üzerinde bakım ve gözetim sorumluluğu vardır. Ancak, babanın da çocukla olan ilişkisinin gözetilmesi gerekir. Örneğin anne, çocuğun babası ile bağ kurmasını engelliyorsa velayet hakkını kötüye kullanıyor demektir.

İlgili yazı: “velayeti annede olan çocuğun babasının hakları”

Annenin sonradan evlilik yapması halinde, sonraki evlilik nedeniyle eğer çocuğun ihtiyaçlarına zarar görüyorsa veya duygusal anlamda çeşitli sebeplerden eksiklik hissediliyorsa velayet hakkı anneye verilmez. Ayrıca evlilik sürecinde eğer velayet anneye aitse ve bu yeni evlilikte çocuğa uygulanan şiddet gibi çocuğu olumsuz etkileyecek durumlar varsa velayet anneden alınır.

İlgili yazı: “velayeti annede olan çocuğun annesi evlenirse”

Annenin sağlık durumunun çocuğun gözetimi ve bakımı için elverişli olmaması halinde, çocuğun velayeti anneye verilmez. Zira bu halde anne çocuğun yetiştirilmesi için yeterli sağlık durumunda değildir. Çocuğun üstün yararını etkileyen bu durum karşısında velayeti anneye vermek ise çocuğun gelişimini olumsuz yönde etkileyecektir.

Annenin fiil ehliyetinin bulunmaması veya akıl sağlığının yerinde olmaması halinde, velayet anneye verilmez. Çünkü annenin velayet hakkını çocuğun bakım ve gözetimini en üst derecede icra edecek şekilde kullanması gerekir. Ancak bu hallerin varlığı durumunda, çocuğun yararını gerçekleştirebilmek için gerekli olan akıl sağlığı veya ayırt etme gücü annede bulunmamaktadır.

Yukarıda belirtilenlerden anlaşılacağı üzere çocuğun velayeti hangi durumlarda anneye verilmez sorusuna cevap verilebilmesi için kapsamlı bir hukuki değerlendirme yapmak gerekir. Zira çocuğun menfaatini zedeleyecek hemen her durum velayetin değiştirilmesi için bir gerekçe oluşturabilir. Dolayısıyla annenin velayeti alamayacağı haller yukarıda sayılanlarla sınırlı değildir. Bu hususların tespit edilmesi ve usuli işlemlerin yapılması için alanında uzman bir boşanma avukatına danışılması önerilir.

Boşanma davalarında velayetin nasıl belirlendiği ve kriterlerin neler olduğu hususunun tüm ayrıntılarıyla incelendiği “boşanmada çocuğun velayeti kime verilir?” başlıklı yazımızı inceleyerek daha fazla bilgi sahibi olabilirsiniz.

Çocuğun Velayeti Hangi Durumlarda Anneye Verilmez?

Anneye Verilen Velayet Hangi Durumlarda Geri Alınır?

Anneye verilen velayet, annenin velayet hakkını artık gereği gibi yerine getirmemesi veya getirememesi durumunda geri alınır. Velayet hakkının gereği gibi yerine getirilmemesinden kasıt, çocuğun menfaatinin, bakım ve gözetiminin uygun şekilde yerine getirilmemesidir.

Anneye verilen velayetin geri alınarak babaya verilmesi için annenin durumunda değişiklik olması ve yeterli gerekçelerin bulunması gerekir. Velayetin değiştirilmesi hususu TMK m.183’te şu şekilde düzenlenmiştir:

“Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması hâlinde hâkim, re’sen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır.”

İlgili kanun maddesinden anlaşılacağı üzere, velayetin değiştirilmesine hakim kendiliğinden karar verebilir veya ebeveynlerden birisi bu talepte bulunabilir. Bu kapsamda velayetin anneden alınması yani değiştirilmesi sebeplerinden bazıları ise şunlardır: 

  • Annenin, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasını engellemesi,
  • Çocuğun velayet hakkı annede olmasına rağmen babaya bırakılması,
  • Çocuğun velayet hakkı annede olmasına rağmen baba dışında başkaca birine bırakılması,
  • Annenin yeniden evlenmesi,
  • Annenin ölümü,
  • Annenin çocuğun bakımı ve gözetimini yerine getirmemesi.

Velayetin anneden alınarak babaya verilerek değiştirilmesi hususunda, konunun tüm ayrıntılarıyla incelendiği “velayetin değiştirilmesi davası” başlıklı yazımızı inceleyerek daha fazla bilgi sahibi olabilirsiniz.

Çocuğun Velayeti Hangi Durumlarda Babaya Verilir?

Çocuğun velayeti şu durumlarda babaya verilir:

  • Annenin haysiyetsizce yaşam sürmesi,
  • Annenin psikolojik rahatsızlığı velayeti olumsuz etkilemesi,
  • Annenin uyuşturucu ve alkol bağımlılığı,
  • Annenin suçtan hüküm giymesi veya tutuklanması,
  • Annenin velayet hakkını kötüye kullanması,
  • Annenin sağlık durumunun velayeti almaya elverişli olmaması,
  • Annenin fiil ehliyetinin bulunmaması veya akıl sağlığının yerinde olmaması,
  • Çocuğun babanın yanında menfaatlerinin daha uygun şartlarda yerine getirilmesi ve çocuğun yaşının buna müsait olması,
  • Babanın anneye göre bakım olanaklarının daha gelişmiş olması, çocuğun babanın yanında kalmak istemesi ve çocuğun yaşının buna müsait olması hali,
  • Anlaşmalı boşanmada, çocuğun velayetinin babaya bırakılması ve bu durumun hakimce onaylanması.

Boşanma davasında çocuk özellikle babada kalmak istediğini beyan etmiş ve babanın da velayetin sorumluluklarını yerine getirme noktasında eksikliği bulunmuyorsa da velayet babaya verilebilir. 

DİKKAT: Genellikle ufak yaşlardaki çocukların hem anne ile olan duygusal bağları hem de süt çağında olması sebebiyle genellikle velayetleri anneye verilir. Sadece çocuğun velayeti hangi durumlarda anneye verilmez sorusuna cevap olacak haller bulunuyorsa, çocuk ufak yaşta da olsa velayet anneye verilmeyebilir. 

Sonuç

Çocuğun velayeti hangi durumlarda anneye verilmez sorusu sıklıkla merak edilir. Ayrıca velayeti anneye verilmiş çocuğun velayetinin değiştirilmesi de aynı şekilde merak edilen bir başka husustur. Esasen çocuğun menfaatinin gerektirdiği durumlarda velayet anneye verilmez veya verilmişse geri alınabilir. Ancak bu durumların tespit edilmesi ve hukuki şekilde yargıya sunulması gerekir. Bu anlamda sürecin başından itibaren alanında uzman bir boşanma avukatına danışılması faydalı olacaktır.