tck 244

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme Veya Değiştirme Suçu ve Cezası

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu, Türk Ceza Kanununda ‘bilişim alanında suçlar’ başlığı altında düzenlenen suç tiplerinden biridir. Mala zarar verme suçunun özel bir halidir. Bu suç, gelişen teknolojiyle birlikte ortaya çıkan hakların korunmasını amaçlamakta ve bireylerin bu kapsamdaki davranışlarının sınırlarını çizmektedir. Bu suçu işleyen kişiler 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılabilmektedir.

İçindekiler

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu Nedir?

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu, bilişim sisteminin işleyişini veya içinde bulunan verileri çeşitli davranışlarla tahrip etmekle oluşan suç türüdür. Bu suç, TCK madde 244’te düzenlenmiştir.

TCK 244: 

“(1) Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.’’

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu Nasıl Oluşur?

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu; başkasına ait bilişim sistemine veya sistemde bulunan verilere yönelik gerçekleştirilen birtakım hareketler ile oluşur.

Suçun oluşabilmesi için bilişim sistemine veya verilere yönelik gerçekleştirilen bu eylemlerin kasten ve hukuka aykırı olarak yapılmış olması gerekir.

Suç kapsamında bilişim sistemine yönelik gerçekleştirilen hukuka aykırı hareketler; sistemi engelleme ve bozmadır. Verilere yönelik gerçekleştirilen hukuka aykırı hareketler ise; verileri bozma, yok etme, değiştirme, erişilmez kılma, veri yerleştirme ve verileri başka bir yere gönderme olarak belirtilmiştir. 

Bilişim Sistemini Engelleme

Bilişim sistemini engelleme; sistemin, işlevlerini yerine getirmesinin önlenmesidir. Dolayısıyla, veri işleme, saklama ve iletme niteliğine sahip bilişim sistemlerinin bu işlevlerinden bir veya birkaçının yerine getirilmesi engelleniyorsa suç oluşacaktır.

Örneğin; birtakım elektromanyetik dalgalarla cep telefonlarına ulaşımın engellenmesi, bilgisayara bulaştırılan virüs nedeniyle sistemin kitlenmesine neden olunması, şifresiz bir sisteme şifre konulması ve hatta bilişim sisteminin çalınması hallerinde bilişim sisteminin engellenmesinden bahsedilecektir. 

Bilişim Sistemini Bozma

Bozma, düzgün işleyen bir şeyi işlemez veya kötü işler duruma getirmektir. Bu kapsamda bilişim sistemini bozma, sistemi işlemez hale getirmek veya düzgün bir şekilde çalışmamasına sebep olmaktır. 

Bilişim sistemini engelleme ve bozma eylemleri benzerlik gösterseler de aslında farklı kavramlardır. Bilişim sisteminin engellenmesinde, engel ortadan kalktıktan sonra sistem sağlıklı bir şekilde çalışmaya devam edebilmektedir. Ancak sistemin bozulması halinde, sistemin tekrar çalışmaya devam edebilmesi için tamir edilmesi gerekmektedir.

Örneğin; bilgisayarın parçalanması, yüklenen yazılımlar nedeniyle bazı donanımlarının yanması, işletim sistemine ilişkin dosyalara zarar verilmesi gibi hallerde bilişim sistemini bozma eyleminden bahsedilecektir.

Yargıtay verdiği bir kararda; sanığın bilgisayara virüs bulaştırmak suretiyle ele geçirdiği şifreleri kullanarak şikayetçinin bankada bulunan parasını kendi hesabına aktarması eyleminin, “bilişim sistemini bozma suretiyle haksız çıkar sağlama” suçunu oluşturduğuna hükmetmiştir. (Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2009/3019 E., 2009/6644 K.)

Sistemdeki Verileri Bozma, Yok Etme, Değiştirme, Erişilmez Kılma

Verileri bozma, verilerin kullanılamaz hale getirilmesidir. Örneğin bilgisayara yüklenen korsan yazılımlar nedeniyle sistemdeki makale, harfler yerine değişik karakterlerle görüntüleniyorsa verilerin bozulduğu söylenebilecektir.

Verileri yok etme, verilerin geri dönülemez bir şekilde ortadan kaldırılmasıdır. Bu bakımdan verilerin silinmesinden farklı bir kavramdır. Silinen veriler bir şekilde geri getirilebiliyorsa ve tamamen ortadan kaldırılmamışsa yok etme eyleminden söz edilemez. 

Verileri değiştirme, var olan veriyi olduğundan farklı bir hale getirmektir. Bu kapsamda örneğin, bir kişinin sosyal medya hesaplarındaki paylaşımlarının, fotoğraflarının değiştirilmesi halinde verileri değiştirme eyleminden bahsedilebilir.

Yargıtay başka bir kararında; mağdura ait elektronik posta ve facebook hesaplarının şifresini ele geçirerek bu adreslere giren, facebook hesabında yazışmalar yapan ve şifreyi değiştirmek suretiyle hesaplara erişimi engelleyen sanığın TCK 244/2 uyarınca cezalandırılması gerektiğine hükmetmiştir. ( Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2012/33557 E.  ,  2013/25987 K.)

Verileri erişilmez kılma, verilere ulaşımın engellenmesidir. Burada verilerin içeriğine yönelik herhangi bir müdahale yoktur. Örneğin, kişinin makale yazdığı bir dosyaya kendisinin bilmediği bir şifre konulması veya var olan şifresinin değiştirilmesi durumunda verilere erişim engellenmektedir. 

Yargıtay bir kararında; mağdurun hotmail adresine hukuka aykırı olarak giren ve yeni şifre oluşturup mağdurun erişimini engelleyerek e-mail adresini kullanan sanığın TCK 244/2 uyarınca cezalandırılması gerektiğine hükmetmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2013/771 E.  ,  2014/15833 K.)

Sisteme Veri Yerleştirme 

Veri yerleştirme, sistemde bulunmayan verilerin sisteme işlenmesidir. Örneğin eski sevgilisinin Instagram hesabını hackleyen failin, buradaki paylaşımların yanına farklı birtakım fotoğraflar yüklemesi, hikayeler veya durumlar paylaşması halinde bu eylem söz konusu olur.

Yargıtay bir kararında; eşinin sadakatinden kuşkulanan ve aldatıldığını düşünen sanığın, mağdura ait cep telefonuna gizlice casus programı yüklemesi ve bu program aracılığıyla mağdurun başka kişilerle yaptığı telefon görüşmelerini kayıt altına alması eylemlerinin sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunu oluşturduğuna hükmetmiştir. (Yargıtay 12. Ceza Dairesi  2019/5470 E.  ,  2021/3094 K.)

Sistemdeki Verileri Başka Yere Gönderme

Verileri başka yere gönderme, veriyi bulunduğu sistemden başka bir bilişim sistemine aktarmakla gerçekleşebileceği gibi flash bellek, CD, hard disk gibi veri taşıma cihazlarına gönderilmesiyle de gerçekleşebilir. 

Örneğin mağdurun bilişim sistemindeki fotoğraflarının, yaptığı araştırmaların veya dökümanlarının, sosyal medyada kişilerle özel olarak görüştüğü mesajların başka bir bilgisayara, telefona veya flash belleğe aktarılması halinde verilerin başka yere gönderilmesi eyleminden bahsedilir.

Yargıtaya konu bir olayda; sanığın, yetkisi olmadığı halde mağdur şirkete ait bilişim sisteminde bulunan verileri alıp kendi kullandığı bilgisayara ve CD’ye aktarması şeklinde gerçekleşen eyleminin sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunu oluşturduğuna hükmedilmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2013/3173 E.  , 2014/18506 K)

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu Cezası

Bilişim sistemini engelleme veya bozma eylemlerinin cezası 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasıdır. 

Sistemdeki verileri bozma, yok etme, değiştirme, erişilmez kılma, sisteme veri yerleştiren, verileri başka yere gönderme eylemlerinin cezası ise 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasıdır.

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun işlenmesi ile tüzel kişilerin (şirket, vakıf, dernek) yararına haksız menfaat sağlanmışsa, bu tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbirlerine hükmolunur. Bu kapsamda tüzel kişinin faaliyetinin iptaline karar verilebilir veya suçla bağlantılı eşya ve kazançlarına el konulabilir. 

Kanundaki sınırlar kapsamında kesin cezayı hakim belirler. Kesin cezanın belirlenmesinde, suçun işleniş şekli, neden olunan zararın büyüklüğü ve kişilerin özellikleri göz önünde bulundurulur. 

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunun Cezayı Artıran Nitelikli Halleri ve Cezaları

Sisteme engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun cezayı artıran nitelikli halleri faile verilecek cezada artırım yapılmasını gerektiren hallerdir. Bu haller TCK 244’ te düzenlenmiştir. 

TCK 244 / 3-4:

‘’ Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.’’

‘’Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması halinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.’’

Banka veya Kredi Kurumuna yahut Kamu Kurum ve Kuruluşuna Ait Bilişim Sistemlerinde Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu 

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçuna konu eylemlerin, kamuya ait kurum ve kuruluşlara ait bilişim sistemlerinde ya da banka veya kredi kurumlarına ait bilişim sistemlerinde gerçekleştirilmesi halinde faile verilecek ceza yarı oranında artırılacaktır. 

Yargıtay bir kararında; Tuzla Liman Başkanlığında görevli sanığın, gemilerin kayıtlı olduğu veri sistemine bu gemilerin denetimi yapılmış ve bütün eksiklikler giderilmiş gibi gösteren birtakım veriler girmesinin sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme, değiştirme suçu olduğunu belirterek cezasında artırıma gitmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi, 2014/5482 E.,  2014/14005 K.)

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu İşlemek Suretiyle Haksız Çıkar Sağlamak 

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçuna konu eylemler ile haksız çıkar sağlanması halinde fail, 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Ayrıca, hapis cezasının yanında, kişi hakkında beş bin güne kadar adli para cezasına hükmedilmektedir.

Bu nitelikli halin uygulanabilmesi için eylemlerin ayrıca başka bir suçu oluşturmaması gerekmektedir. 

Yargıtay bir kararında; failin mağdurun internet bankacılığı şifresi kırarak kendi banka hesabına 60.000 TL’nin aktarması eyleminin, bilişim sistemleri kullanılması aracılığıyla hırsızlık suçunu oluşturduğu dolayısıyla TCK 244/4 hükmünün uygulanamayacağına karar vermiştir. (Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2014/34904 E., 2015/20298 K.)

Yargıtay başka bir kararında; sanığın mağdurlara ait hesaplardan internet aracılığı ile kendi hesabına para aktarması eyleminde kişilere yönelik hile ve aldatma bulunmadığından, dolandırıcılık suçunun değil TCK 244/4 hükmünün uygulanacağını ifade etmiştir. (Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2007/6963 E., 2007/5533 K.)

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunda Etkin Pişmanlık

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanamamaktadır.

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçuna Teşebbüs, İştirak ve İçtima

Teşebbüs, failin elinde olmayan sebeplerle suçu tamamlayamaması halidir.

Örneğin; bir virüs programı aracılığıyla verilere zarar vermeye çalışan failin bu eyleminin anti-virüs programı nedeniyle engellenmiş olması halinde teşebbüs söz konusu olacak ve fail hakkında daha az bir cezaya hükmolunacaktır. 

İştirak çeşitli şekillerde suça ortak olmaktır. Dolayısıyla faile yardım eden, azmettiren de bu suç kapsamında cezalandırılacaktır.

 Örneğin; A, notları düşük olduğundan sınıfı geçemeyeceğini B’ye söyler. B de A’ya, okulun notları yüklediği veri sistemini hacklemesini ve notlarını değiştirmesini, kimsenin anlamayacağını söyleyerek A’yı suç işlemeye teşvik eder. Bu durumda B iştirak hükümleri kapsamında cezalandırılacaktır. 

İçtima, birden çok suç işlenmesine rağmen faile tek bir ceza verilmesidir. Ancak bu durumda cezada artırıma gidilecektir.

Örneğin A, B’ye ait Facebook hesabının şifresini 28.11.2023 tarihinde değiştirmiş, 29.11.2023 tarihinde durum paylaşmış, 30.11.2023 tarihinde ise profilini değiştirmişse A’ya tek bir ceza verilecek ancak cezasında artırıma gidilecektir.

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu ve Cezası

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunun Soruşturma Aşaması

Soruşturma aşaması, yetkili makamların suça konu eylemi öğrenmesinden başlayan ve mahkemece iddianamenin kabulüyle son bulan aşamadır.

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun soruşturma aşamasında gerçekleştirilebilecek işlemler şunlardır:

  • Şikayet – ihbar
  • Gözaltı
  • Delillerin toplanması
  • İfade ve sorgu
  • Uzlaşma 
  • Adli kontrol
  • Tutukluluk

Şikayet-İhbar

Şikayet, mağdur veya suçtan zarar görenin suça konu  eylemler dolayısıyla yetkili makamlara başvurmasıdır. İhbar ise suçtan haberdar olan herkesin yetkili makamlara suça konu olayı bildirmesidir. 

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu şikayete tabi bir suç değildir. Bu nedenle suç hakkında soruşturma yapılabilmesi için özellikle mağdurun şikayeti aranmaz. Yetkili makamlar suçu öğrendiği an suçun soruşturmasına başlayacaktır.

Şikayet veya ihbar, Cumhuriyet başsavcılığına veya kolluk kuvvetlerine (polis, jandarma) yapılır. 

Gözaltı

Gözaltı, suç işleme şüphesi altında bulunan bir kişinin yetkili birimlerce geçici olarak gözetim altında tutulmasıdır. 

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun faili hakkında gözaltı kararı verilebilir. Ancak gözaltı kararının soruşturma için zorunlu olması ve failin suçu işlediğine yönelik somut delillerin bulunması gereklidir. 12 yaşından küçük çocuklar ile 15 yaşından küçük sağır ve dilsizler gözaltına alınamaz.

Gözaltı süresi, yol süresi hariç (12 saat) en fazla 24 saattir. Suçun birden fazla kişiyle işlenmiş olması halinde, gözaltı süresi her defasında en fazla 1 gün olmak üzere 3 gün uzatılabilir. Bu süreler içinde hakim karşısına çıkarılmayan veya serbest bırakılmayan şüpheli, 3 ay ve en geç 1 yıl içinde maddi ve manevi  tazminat talebinde bulunabilir. 

Gözaltı karar ve sürelerine ilişkin verilecek kararlara karşı, şüpheli, avukatı, veli/vasisi, eşi, anne-babası, çocukları, kardeşleri, torunları veya dede ve ninesi sulh ceza hâkimine itirazda bulunabilir.

Delillerin Toplanması

Delillerin toplanması, suçun işlenip işlenmediğini aydınlatmaya yarayacak unsurların bir araya getirilmesidir. Bu işlem, esasen soruşturma aşamasında gerçekleştirilmekle birlikte, her aşamada delillerin toplanması mümkündür.

Soruşturma aşamasında savcı, şüpheli lehine ve aleyhine tüm delilleri toplamakla yükümlüdür. Mağdur ve şüpheli de her aşamada delillerin toplanmasını talep edebilir.

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu kapsamında; şüpheli, mağdur veya tanık beyanları, bilgisayar, hard disk, flash bellek gibi cihazlar ve sistemde yapılan işlemleri gösterir kayıtlar delil olarak toplanabilir.

Toplanan delillerin hukuka uygun olarak elde edilmiş olması zorunludur. Hukuka aykırı olarak elde edilen bu deliller yargılama aşamasında değerlendirilemez. Suçun işlendiğini gösteren kuvvetli bir delil olsa dahi, fail hakkında verilecek kararı etkilemez.

Örneğin, şüpheli fiziksel şiddet uygulanmak suretiyle konuşturulmuşsa suçu itiraf etmiş olsa dahi ifade tutanağı delil olarak değerlendirilmez.

İfade ve Sorgu

İfade, şüphelinin savcı veya kolluk kuvvetlerince dinlenmesidir. Yalnızca soruşturma aşamasında gerçekleşir. Sorgu ise, failin soruşturma aşamasında sulh ceza hakimince kovuşturma aşamasında mahkemece beyanının alınmasıdır. İfade ve sorgunun bu makamlar dışında gerçekleştirilmesi hukuka aykırılık oluşturur.

İfade ve sorgu süreci, şüpheli/sanığın bir davetiye ile çağrılmasıyla başlar. Çağrıya uymayan şüpheli/sanık hakkında zorla getirme kararı verilebilir. Şüpheli/sanık çağrıya uymaması sebebiyle neden olduğu giderleri ve verilecek para cezasını ödemekle yükümlüdür. 

Yetkili makamlar önüne getirilen şüpheli/sanığın kimliği tespit olunur. Kimliği tespit olunan şüpheli/sanığın ifade veya sorgusuna geçilmeden önce işlediği iddia edilen suç ve hakları öğretilir. Bu kapsamda; avukat isteyebileceği, yakınlarına haber verebileceği, susma hakkının bulunduğu belirtilir.

Şüpheli/sanığın beyanı özgür iradesine dayanmalıdır. Şüpheli/sanığın ifade vermesi için ilaç verme, yorma, aldatma gibi fiziksel veya psikolojik müdahalelerde bulunulamaz. Aksi halde verilen ifade delil olarak kullanılamaz. 

İfade ve sorgu süreci sonunda sürece ilişkin bir tutanak tutulur ve şüpheli/sanığa imzalattırılır. Bu tutanak ceza yargılaması aşamasında şüpheli lehine veya aleyhine delil olarak kullanılabilir. Dolayısıyla tutanağın incelenmesi ve gerçeğe aykırı hususların bulunması halinde imzanın atılmaması önem taşır. Ayrıca imzalamama nedeninin de tutanağa geçirilmesi sağlanmalıdır. 

İfade ve sorgu, süreç ve hakları konusunda bilgisi olmayanlar için endişe verici bir hal alabilir. İfade ve sorgu gerçekleştirilirken yasak usuller uygulanabilir ve kişiler bu sırada aleyhe olacak açıklamalarda bulunabilir. Dolayısıyla hak kayıplarını en aza indirmek adına uzman bir ceza avukatına danışmakta fayda vardır. 

Uzlaşma

Uzlaşma, şüpheli/sanık ile mağdurun tarafsız bir uzlaştırmacı aracılığıyla anlaşmaya varmasıdır. Uzlaşma kurumu kural olarak şikayete tabi suçlarda uygulanmaktadır. Ancak, 3 yıldan az hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlarda, fail 18 yaşından küçükse uzlaşmaya başvurulabilir.

Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren, erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka yere gönderen 18 yaşından küçüklerin bu eylemleri nedeniyle uzlaşma yoluna gidilebilir.

Uzlaşma süreci, uzlaştırmacının taraflara teklifte bulunması ile başlar. Tarafların 3 gün içinde bu teklife cevap vermemesi halinde teklif reddedilmiş sayılır. Uzlaşmanın sağlanamaması durumunda tekrar uzlaştırma talebinde bulunulamaz. Uzlaşma süreci, dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesinden itibaren en geç 70 gün içinde sonuçlanır.

Uzlaşma, hem soruşturma hem de kovuşturma aşamasında gerçekleştirilebilir. Soruşturma aşamasında dava açılabilmesi için öncelikle uzlaşma yoluna gidilmesi zorunludur. Tarafların anlaşamaması halinde dava yoluna başvurulabilir. Kovuşturma aşamasında uzlaşmaya varılması halinde ise dava düşer. 

Adli Kontrol

Adli kontrol, şüpheli/sanığın birtakım yükümlülüklere uyması şartıyla serbest bırakılmasını öngören bir koruma tedbiridir. Tutuklama sebepleri bulunuyorsa veya fail hakkında tutuklama kararı verilemiyorsa adli kontrol kararı verilebilir.  Adli kontrol kararının verilebildiği durumlarda tutukluluk kararı verilemez. 

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun faili hakkında adli kontrol kararı verilebilir. Bu kapsamda; kişinin yurt dışına çıkması yasaklanabilir, bir miktar parayı güvence olarak yatırmasına karar verilebilir, belirli aralıklarla imza atma yükümlülüğü öngörülebilir.

Adli kontrol tedbiri en fazla 2 yıl uygulanabilir. Bu süre zorunlu hallerde 1 yıl daha uzatılabilir. Adli kontrol süreleri 18 yaşından küçükler için yarı oranında uygulanır. 

Adli kontrol kararı ve sürelerine ilişkin tüm hususlara karşı, şüpheli/sanık, eşi, avukatı, birinci veya ikinci derece akrabaları, 7 gün içinde kararı veren sulh ceza hakiminin bağlı olduğu asliye ceza mahkemesine itiraz edebilir. 

Tutukluluk

Tutukluluk, şartların oluşması halinde şüpheli veya sanığın tutukevi denilen yerde tutulmasıdır. Tutuklama kararı verilebilmesi için şüpheli veya sanığın suçu işlediğine yönelik kuvvetli bir şüphe bulunması ve kaçma, delilleri karartma olasılığının bulunması gerekmektedir.

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun faili 15 yaşından büyükse tutuklama kararı verilebilir. Ancak bu suçun işlenmesi suretiyle haksız kazanç sağlanmışsa 15 yaşından küçük çocukların da tutuklanması mümkündür. 

Bu suç bakımından tutukluluk süresi en fazla 1 yıldır. Ancak zorunlu hallerde tutukluluk süresi 6 ay daha uzatılabilir.

Tutuklama kararlarına ilişkin tüm hususlar hakkında, şüpheli/sanık, avukatı, veli/vasisi, eşi kararın öğrenilmesinden itibaren  7 gün içinde itirazda bulunabilir. İtiraz, bir dilekçe ile veya zabıt katibine beyanda bulunmak suretiyle, kararı veren hakimliğe veya mahkemeye yapılır.

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunda Soruşturma Sonucu Verilebilecek Kararlar

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda soruşturma sonucu verilebilecek kararlar şunlardır:

  • Soruşturmaya yer olmadığı kararı (SYOK)
  • Kovuşturmaya yer olmadığı kararı (KYOK)
  • İddianamenin düzenlenmesi

Soruşturmaya Yer Olmadığı Kararı (SYOK)

Yetkili makamlara bildirilen fiilin suç teşkil etmediği açıkça anlaşılıyorsa veya ihbar/şikayet soyut ve genel nitelikteyse savcı soruşturmaya yer olmadığı kararı verir.

Örneğin; Twitter veya Youtube gibi sitelerin politikaları nedeniyle sisteme yüklenen verinin bu siteler tarafından kaldırılmasına veya değiştirilmesine yönelik şikayetler hakkında soruşturmaya yer olmadığı kararı verilecektir.

Soruşturmaya yer olmadığı kararının yanlış olduğu düşünülüyorsa; kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde, kararı veren savcının bağlı olduğu sulh ceza hakimliğine verilecek bir dilekçe ile itirazda bulunulabilir.

Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı (KYOK)

Soruşturma aşaması sonunda, fail hakkında kamu davası açılabilmesi için yeterli delil yoksa veya kamu davası açılmasına engel durumlar söz konusuysa kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir. Uygulamada takipsizlik kararı olarak da adlandırılır. 

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda KYOK verilecek haller şunlardır:

  • Var olan deliller, şüphelinin suçu işlediğine yönelik yeterli şüphe oluşturmuyorsa,
  • Uzlaşma kurumuna başvurulmamışsa,
  • Dava zamanaşımı süresi dolmuşsa,
  • Sanık hakkında aynı fiil nedeniyle halihazırda açılmış bir dava veya verilmiş bir karar varsa.

Kovuşturmaya yer olmadığı kararına karşı itiraz mümkündür. İtiraz başvurusu, kararı veren savcının bağlı olduğu sulh ceza hakimliğine yapılır. İtiraz başvuru süresi, kararın tebliğinden itibaren 15 gündür.

İddianamenin Düzenlenmesi

Toplanan deliller, sanığın suçu işlediğine dair yeterli şüphe oluşturuyorsa ve KYOK kararı verilmesini gerektiren bir durum yoksa savcı iddianame düzenler. İddianame, savcının deliller aracılığıyla edindiği kanaat gereğince, şüpheli hakkında kamu davası açılması için düzenlediği belgedir. 

Savcı düzenlediği iddianameyi mahkemeye sunar. İddianamenin kanuna uygun olarak hazırlandığının tespiti halinde mahkemece iddianamenin kabulüne karar verilir. Böylelikle kamu davası açılmış olur.

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunun Savunması

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun savunması suçun işleniş şekline, failin özelliklerine ve süreçte gerçekleştirilen uygulamalara göre farklılık gösterebilir. Ancak genel anlamda ileri sürülebilecek hususlar şunlardır:

  • Suça konu bilişim sisteminin, banka veya kredi kurumu yahut kamu kurum ve kuruluşu niteliğine sahip olmayan bir kuruma ait olduğu,
  • Suça konu eylemler ile haksız çıkar sağlanmadığı,
  • Verilerin silinmesinde, değiştirilmesinde mağdurun rızasının bulunduğu,
  • Suça konu eylemlerin şüpheli/sanığın bilgisayarını kullanan başka kimselerce gerçekleştirildiği,
  • Şüpheli/sanığın, suça konu eylemleri gerçekleştirmesinde kanunen yetkili bir kimse olduğu,
  • Şüpheli/sanığın hataya düşerek kendi verilerini sildiğini, değiştirdiğini sandığı,
  • Şüpheli/sanığın eşinin ameliyatı nedeniyle nakde ihtiyacının olduğu ve zorunluluk halinin doğduğu,
  • Eylemlerin zorlama, şiddet ve tehdit sebebiyle gerçekleştirildiği,
  • Şüpheli/sanığın 18 yaşından küçük olduğu,
  • İfade ve sorgu sürecinde, koruma tedbirlerinin uygulanmasında usule aykırılıkların bulunduğu,
  • Delillerin ispat bakımından yetersiz olduğu,
  • Delillerin hukuka aykırı olarak elde edildiği,
  • Yetersiz delil nedeniyle şüpheden sanığın yararlanacağı.

Yukarıda listelenen savunmalar genel kapsamda ileri sürülebilecek iddialardır. Her dosyanın savunması, kişiye ve olayın özelliklerine göre değişebilir. Bu noktada suçun unsurlarının oluşup oluşmadığı, eylemin hukuka uygun olmasını sağlayan sebeplerin bulunup bulunmadığı detaylıca araştırılmalıdır. Bu nedenle uzman ceza avukatına danışmakta fayda vardır. 

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunda Ceza Yargılaması Aşaması

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda ceza yargılaması aşaması, mahkemece iddianamenin kabulüyle başlayıp sanık hakkında bir karar verilmesiyle son bulan aşamadır. Bu aşamaya kovuşturma adı da verilmektedir. 

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun yargılaması farklı bir yargılama usulüne tabi olmadığından genel hükümlere göre yürütülür. Bu kapsamda; sanık ve mağdurun beyanları alınır, tanıklar dinlenir, alanında uzman bilirkişilerin olaya ilişkin fikirleri alınır, duruşmalar yapılır ve toplanan deliller değerlendirilerek bir kanıya varmaya çalışılır. 

Hakim, gerçekleştirilen duruşmalar ve dosyada bulunan deliller çerçevesinde sanık hakkında edindiği kanaati açıklayarak sanığın beraatine, mahkumiyetine veya yargılama sonunda verilebilecek diğer karar türlerine hükmeder. 

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda yargılamanın yapılacağı yetkili ve görevli mahkeme, suçun işlendiği yerdeki asliye ceza mahkemeleridir.

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunda Zamanaşımı

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda dava zamanaşımı süresi 8 yıl, ceza zamanaşımı süresi 10 yıldır. Ancak bu suçun işlenmesi suretiyle kişinin kendisine veya başkasına haksız çıkar sağlaması halinde, dava zamanaşımı süresi 15 yıl, ceza zamanaşımı süresi ise 20 yıl olacaktır. 

Suça konu eylemi gerçekleştirdiği sırada 12 – 15 yaşlarında olan kimseler bakımından bu süreler yarı oranında; 15 – 18 yaşlarında olan kimseler bakımından ise üçte iki oranında uygulanır.

Dava zamanaşımı süresi, suçun işlendiği andan itibaren başlar. Ceza zamanaşımı süresi ise, mahkeme kararının kesinleşmesinden itibaren başlar. Mahkeme kararları istinaf veya temyiz kanun yoluna başvurulmazsa o tarihten, başvurulursa bu mercilerin kararından itibaren kesinleşir.

Dava zamanaşımı sürelerinin dolmasıyla sanık hakkındaki dava düşer, herhangi bir hüküm verilemez. Ceza zamanaşımı sürelerinin dolmasıyla ise sanığa verilmiş olan cezaların infazı gerçekleştirilemez. 

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunda Mahkemenin Verebileceği Kararlar

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda mahkemenin verebileceği kararlar şunlardır:

  • Beraat
  • Ceza verilmesine yer olmadığı kararı (CYOK)
  • Mahkumiyet
  • Adli para cezasına çevirme
  • Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı (HAGB)
  • Cezanın ertelenmesi
  • Davanın düşmesi

Beraat

Beraat, sanığın masum olduğunun tespiti halinde verilen karardır. Sanık suçu işlememişse, suçu işlemekte kastı yoksa, sanık kanunen yetkili olması sebebiyle suça konu eylemleri gerçekleştirdiyse, mağdurun rızası varsa beraat kararı verilir. 

Ceza Verilmesine Yer Olmadığı Kararı (CYOK)

Sanığın suça konu eylemleri gerçekleştirdiğinin saptanmasına rağmen bazı nedenlerle ceza verilemiyorsa ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilir. Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun faili hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kararı şu hallerde verilir:

  • Yaş küçüklüğü,
  • Akıl hastalığı,
  • Alkol, uyuşturucu gibi geçici nedenlerin bulunması,
  • Zorunluluk hali, 
  • Suçun cebir, şiddet, korkutma ve tehdit nedeniyle gerçekleştirilmesi
  • Hataya düşülmesi 

Mahkumiyet

Sanığın suçu işlediğine dair en ufak bir şüphenin bulunmaması halinde mahkumiyet kararı verilir. 

Mahkumiyet kararıyla birlikte; mahkumiyet yerine veya mahkumiyetle birlikte güvenlik tedbirine hükmolunabilir. Bu durumda kişi, belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılabilir, suça ilişkin eşya ve kazançlara el konulabilir, çocuklar için danışmanlık tedbirine karar verilebilir.

Mahkumiyet kararından sonra, sanık başka bir suç işlerse cezasında artırıma gidilir. Suçun daha önceki işlenen suçla aynı veya farklı olmasının bir önemi yoktur. Benzer şekilde, sanığın fiilden sonraki davranışları ve yargılama sürecindeki tavırları dikkate alınarak cezasında iyi hal indirimine gidilebilir. Ancak  bu davranışların mahkemeyi etkilemeye yönelik olması halinde bu husus değerlendirilmez.

Adli Para Cezasına Çevirme

Adli para cezasına çevirme, sanık hakkında hükmedilecek hapis cezasının 1 yıl veya daha az olması halinde uygulanabilen yaptırım şeklidir. Bu kararın verilmesinde suçlunun kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, yargılama sürecinde ve suçun işlenmesindeki davranışları göz önünde bulundurulur. 

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunun failine 1 yıl veya daha az süreyle verilen hapis cezası adli para cezasına çevrilebilir. Ancak, bu suç ile haksız çıkar sağlanmış ise -adli para cezasına çevirme kararı verilmesi mümkün değildir.

Hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi halinde hakim, 5 ila 730 gün arasında bir gün sayısı tespit eder. Daha sonra  20 ila 100 TL arasında günlük ödenmesi gereken ücreti belirler. Belirlenen gün ve ücret sayısı çarpılarak toplam ödenmesi gereken para cezasına hükmolunur. 

Hakim belirlenen para cezasının tek seferde veya taksitlerle ödenmesine karar verebilir. Ücretin tek seferde ödenmesine karar verilmesi halinde ödeme süresi kararın verildiği tarihten itibaren 1 yıldır. Taksitlerle ödenmesine karar verirse, ücretin 2 yıl içinde ödenmesi gerekmektedir. Bu süreler içinde ödenmeyen adli para cezaları hapis cezasına çevrilir.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, bazı şartların sağlanması halinde sanık hakkında verilen kararın hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden karar türüdür. Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda HAGB kararı verilebilmesi için gerekli şartlar şunlardır:

  • Sanık hakkında 2 yıl ve daha az hapis veya adli para cezası verilmesi,
  • Sanığın daha önce kasten suç işlememiş olması,
  • Sanığın tekrar suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşturması,
  • Mağdurun uğradığı zararın tamamen giderilmesidir.

HAGB kararı ile sanık 5 yıllık bir denetime tabi tutulur. Bu kapsamda, meslek veya sanat sahibi olması için bir eğitim programına devam etmesine, meslek sahibiyse aynı meslek sahibi bir kimsenin gözetimi altında çalıştırılmasına veya hakim tarafından belirlenecek başka yükümlülükleri yerine getirmesine karar verilir. 

Denetim süresi içinde sanığın kasten bir suç işlemesi veya yükümlülüklerine uymaması halinde mahkeme hükmü açıklar ve cezanın infazına geçilir. Ancak denetim süreci ve sanığın durumu göz önüne alınarak cezanın yarısının infaz edilmemesine, şartların sağlanması halinde hapis cezasının ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar verilebilir.

Denetim süresi içinde kasten suç işlemeyen veya yükümlülüklerine uygun davranan sanık hakkında kurulan hüküm ortadan kaldırılır, dava düşer. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı adli sicil kaydına işlemez.

Cezanın Ertelenmesi

Cezanın ertelenmesi, bazı şartların sağlanması halinde, verilecek hapis cezasının infazının bir süre uygulanmamasına ilişkin karar türüdür. Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda cezanın ertelenmesi kararı verilebilmesi için gereken şartlar şunlardır:

  • Sanık hakkında 2 yıl veya daha az süreyle hapis cezasına karar verilmesi, (Bu süre 18 yaşından küçükler ve 65 yaşından büyükler için 3 yıldır.)
  • Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı 3 aydan fazla mahkumiyeti olmaması,
  • Sanığın suç işlemeyeceğine ilişkin kanaat oluşturması.

Cezanın ertelenmesi kararı verilen sanık hakkında 1 ila 3 yıl arasında bir denetim süresine karar verilir. Bu süre içinde kişi hakkında birtakım yükümlülükler öngörülebilir. Ancak sanığın kişiliği ve sosyal durumu değerlendirilerek denetim süresinin herhangi bir yükümlülük olmadan geçirilmesine de karar verilebilir.

Sanığın denetim süresi içerisinde kasten bir suç işlemesi veya öngörülen yükümlülüklere ısrarla uymaması halinde ertelenen hapis cezasının infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir. Aksi durumda, sanığın denetim süresini iyi halli olarak geçirmesi durumunda ceza infaz edilmiş sayılır.

Davanın Düşmesi

Davanın düşmesi, sanık hakkında hüküm kurulmasına imkan yoksa verilecek karar türüdür. Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda; sanığın ölmesi, davanın zamanaşımına uğraması, genel af ilan edilmesi gibi durumlarda davanın düşmesi kararı verilir.

Sistemi Engelleme, Bozma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçunda İstinaf ve Yargıtay Süreci

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunda istinaf kanun yoluna gitmek mümkündür. İstinaf başvurusu, kararı veren mahkemeye bir dilekçe vermek veya zabıt katibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. İstinafa başvuru süresi 7 gündür. Bu sürenin kaçırılması halinde kişi, istinafa başvurma hakkını kaybeder.

İstinaf mahkemesinin vereceği kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurmak mümkündür. Ancak istinaf mahkemesinin verdiği 5 yıldan az hapis cezalarına karşı temyiz kanun yoluna gidilemez. Dolayısıyla suçun; verileri bozma, yok etme, değiştirme, erişilmez kılma, sisteme veri yerleştirme, verileri başka yere gönderme suretiyle işlenmesi durumunda temyize başvurulamaz.

Temyiz başvurusu kararı veren istinaf mahkemesine verilecek bir dilekçe ile veya zabıt katibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Temyiz başvuru süresi 15 gündür. Bu süre içinde başvuru yapılmazsa temyiz yoluna başvurma hakkı kaybedilir. İstinaf mahkemesinin verdiği karar kesinleşir.

Sonuç

Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu uzun süreli mahkumiyete sebep olabilecek bir suç türüdür. Bu kapsamda, suça ilişkin unsurların belirlenmesi ve somut olaya uygulayarak savunmanın gerçekleştirilmesi önem taşımaktadır. Bu noktada uzman ceza avukatına danışmakta fayda vardır.