Estetik Ameliyatlarda Tazminat Davası

Estetik Ameliyatlarda Tazminat Davası

Estetik ameliyatlarda tazminat davası, ameliyatın beklenmeyen şekilde sonuçlanması halinde söz konusu olur. Uygulamada sıklıkla rastlanan davalardan olmakla birlikte hukuken asıl adı tıbbi malpraktis davasıdır. Kimi zaman malpraktisten ayrı olarak sözleşmeye aykırılık hükümleri uygulama alanı bulabilir.

Yazımızda hatalı estetik ameliyatlarda tazminat davası nedir, bu davayı açabilmek için gereken  şartlar nelerdir, ameliyatı yapan doktorun ve kurumun hukuki sorumluluğu nedir vs. sorularına detaylı bir şekilde cevap vereceğiz.  Önemli bir dava olması sebebiyle yazımızı dikkatle okumanızı tavsiye ederiz.

Estetik Ameliyatlarda Tazminat Davası Nedir?

Estetik ameliyatlarda kişiye hatalı müdahale yapılarak o kişide istenen sonuca ulaşılamaması, kalıcı veya geçici hasar bırakılması halinde açılan davaya estetik ameliyatlarda tazminat davası denir. Mağdur hastanın  uğradığı zarar sebebiyle talebi maddi veya manevi olabilir. Yahut her ikisi de talep edilebilir ki uygulamada genellikle hem maddi hem manevi tazminat istenmektedir.

Hatalı estetik ameliyatı nedeniyle uğranılan zararlarda eser sözleşmesi hükümleri uygulama alanı bulur. Bu nedenle hatalı estetik ameliyatı nedeniyle tazminat davasına ilişkin hükümler Türk Borçlar Kanunun 470. maddesi ve devamında bulunmaktadır. Bununla birlikte davanın tıbbi bir boyutu olması nenediyle tıbbi malptaktis hükümleri de uygulama alanı bulabilir.

Tıbbi malpraktis davası kimi zaman iptal davası olabileceği gibi kimi zaman alelade bir tazminat davası olabilecektir. Bu nedenle somut olayın öncesinde muhakkak ciddi bir belirleme yapılmalıdır. Konu ile ilgili olarak “tıbbi malpraktis davası” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

ÖNEMLİ: Estetik ameliyatlarda tazminat davası, dikkatle takip edilmesi gereken önemli ayrıntılar barındırmaktadır. Bunlar göz ardı edilerek yapılan hatalı işlemler beklenmedik sonuçlara sebebiyet verebilir. Tazminat davalarının önemli sonuçları olması nedeniyle işlemin başından sonuna kadar yaşanan süreçte avukat eşliğinde sürdürmek önem arz eder.

Estetik Doktorunun Hatalı Ameliyatta Hukuki Sorumluluğu

Hatalı ameliyat nedeniyle estetik doktorunun sorumluluğunun gündeme gelebilmesi için öncelikle, hasta ile doktor arasında bir sözleşme ilişkisi bulunmalıdır. Bu sözleşme kapsamında tarafların yükümlülükleri; doktorun, hastayı vaat ettiği görünüşe kavuşturması, hastanın ise doktorun edimine karşılık gelen ücreti ödemesidir. Ancak estetik doktorunun bu asli borcunun yanında hekim olmasına bağlı yan yükümlülükleri de bulunmaktadır.

Eser sözleşmesi hükümlerince bunlar; estetik ameliyatı ile ilgili hastayı bilgilendirme, aydınlatma, hastanın açık rızasını alma, özen gösterme ve operasyonu kendisi tarafından bizzat gerçekleştirme borçlarıdır. Hekimin belirtilen tüm bu asli ve yan borçlarından herhangi birini yerine getirmemesi, yükümlülüklerinde ağır kusuru veya ihmal halinin bulunması halinde hatalı ameliyat nedeniyle hukuki sorumluluğu doğar.

Hekimin yanında estetik ameliyatın yapıldığı kurumun da sorumluluğu gündeme gelecektir. Burada bir müteselsil sorumluluk söz konusudur. Hukuki sorumluluk dediğimiz husus aslında maddi ve manevi tazminat sorumluluğudur.

Hatalı Estetik Ameliyatı Nedeniyle Açılabilecek Davalar

Estetik doktorunun hata veya ihmali sonucu zarar gören hasta maddi veya manevi dava açabilme hakkına sahiptir. Bunun haricinde ceza davaları da söz konusu olabilir. Ayrıca bu davaların tek başına açılabilmesinin yanı sıra birlikte açabileceği haller de somut olaya göre mümkün olabilmektedir. Genel olarak açılabilecek davaları şu şekilde sıralayabiliriz:

Davanın Özellikleri
Maddi Tazminat Davası Kişi uğradığı maddi kayıpları talep edebilir.
Manevi Tazminat Davası Kişi ve kimi durumda yakınları uğradığı manevi zararı talep edebilir.
Taksirle Yaralama Davası Hekimin ihmali halinde TCK 89’a göre cezai sorumluluğu vardır.
Kasten Yaralama Davası Hekimin ihmali çok yoğunsa veya kasten hareket etmişse TCK 86’ya göre cezai sorumluluğu vardır.

Maddi Tazminat Davası

Açılacak olan maddi tazminat davasında, mağduriyete uğrayan hasta, gördüğü zarar nedeniyle ek tedavi ve ameliyat masraflarını, cismani bir zarar meydana gelmişse bu zararı, operasyon nedeniyle iş gücü kaybı ortaya çıkmışsa buna ilişkin zararı veya hastanın dış görünüşü ile ilgili bir mesleğe sahip olması halinde ekonomik geleceğinin sarsılması dolayısı ile zararlarının tazminini talep edebilecektir.

Manevi Tazminat Davası

Türk Borçlar Kanunun 56. maddesi gereği, zarar gören hasta manevi tazminat davası açma hakkına sahiptir. Manevi zarar, estetik operasyonu sonucunda dış görüşünde bozukluk oluşması sebebiyle hastanın acı, elem keder, üzüntü duymasını ifade eder.

Bu şekilde açılan manevi tazminat davasında doktorun kusuru, kusur ile ortaya çıkan zararın arasındaki illiyet bağının bulunması halinde hastaya uygun bir miktarda paranın verilmesine hükmedilir. Ayrıca ölüm veya ağır bedensel hasar söz konusu ise estetik ameliyatı olan kişinin bazı yakınları da manevi tazminat alabilecektir. Bununla ilgili olarak “manevi tazminat davası” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Taksirle Yaralama Ceza Davası

Türk Ceza Kanunu madde 89 hükmü uyarınca hatalı estetik ameliyatı yapan hekimin ihmali söz konusu olduğunda taksirle yaralamadan doğan cezai sorumluluğu da bulunmaktadır. Şikayet halinde kişi taksirle yaralamadan yani TCK 89 düzenlemesinden yargılanacaktır. Bununla ilgili olarak “taksirle yaralama suçu ve cezası” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Kasten Yaralama Ceza Davası

Türk Ceza Kanunu madde 86 hükmü uyarınca hatalı estetik ameliyatı yapan hekimin kastı söz konusu olduğunda kasten yaralamadan doğan cezai sorumluluğu da bulunmaktadır. Bu durumda kişi kasten yaralamadan yani TCK 89 düzenlemesinden yargılanacaktır.

Esasen hekimler çoğu zaman kasten hareket etmez, ancak bazen hekimin ihmali o dereceye varır ki, olumsuz sonuç doğabileceğini öngörmesine rağmen bunu göze alarak sorumsuzca hareket eder. Bu durumda olası kast söz konusu olur. Bununla ilgili olarak “kasten yaralama suçu ve cezası” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Estetik Ameliyatlarda Tazminat Davası Şartları

Estetik doktorunun hasta ile akdettiği sözleşmeye bağlı kalması ve yapacağı estetik operasyonunu hastanın istekleri doğrultusunda gerçekleştirmesi gerekir. Hekimin sözleşmeye aykırı bir şekilde hareket etmesi halinde sözleşmeye aykırılık ortaya çıkacaktır.

Estetik müdahale sonucunda, hekimin hata veya ihmal ile yaptığı yanlış işlemler için açılacak olan tazminat davalarında yapılan bu hatalı işlemin meydana gelmesinde doktorun kusuru bulunması ve ortaya çıkan zarar ile doktorun kusuru neticesinde meydana gelmiş olmalıdır.

Ayrıca meydana gelen zarar ile doktorun kusuru arasında illiyet bağının varlığı da aranır. Doktorun hatalı müdahalesi kasten veya ihmalen meydana gelmiş olabilir.

Estetik doktorunun hastaya vaat ettiği sonucun gerçekleşmemesi halinde  istediği sonucu elde edemediğinden hasta zarara uğramış sayılır. Doktorun kusurunun saptanmasında ise tıp biliminin kuralları ve hastaya yapılacak operasyonun gerekleri göz önünde bulundurulur. Bunlara aykırı olarak gerçekleştirilen hatalı işlemler sonucunda kusurun varlığı kabul edilir.

Sonuç olarak, doktorun kusuru ile meydana gelen bir hatalı işlem, bu hatalı işlem ile doktorun kusurunun arasında bir illiyet bağı var ise tazminat davası şartları oluşmuş olur. Bu halde hatalı estetik ameliyatı nedeniyle maddi ve manevi tazminat davaları açabilmek mümkün hale gelir.

Daha basit şekilde anlaşılması için aşağıdaki tabloda dava şartlarının neler olduğunu, hangi maddi veya manevi zararların tazminin mümkün olduğunu özetledik.

Dava Şartları Maddi Zararlar Manevi Zarar
Estetik doktorunun kusuru Ek Tedavi ve Ameliyat Masrafları Çirkin görüntü nedeniyle duyulan  acı, elem keder, üzüntü, ızdırab.
Ortaya çıkan zararın doktorun kusuru ile meydana gelmiş olması Cismani Zararlar
Kusur ile ortaya çıkan zarar arasında illiyet bağı İş Gücü Kaybı Nedeniyle Zararlar
Ekonomik Geleceğin Sarsılması Nedeniyle Zararlar

Hatalı Estetik Ameliyatlarda Tazminat Davası Zamanaşımı

Güzellik amacıyla yaptırılan estetik ameliyatlarında eser sözleşmesi hükümleri uygulanmaktadır. Bu nedenle kişilerin hatalı estetik ameliyat nedeniyle zarar görmeleri üzerine açacağı maddi ve manevi tazminat davaları için açılacak davalarda zamanaşımı süresi Türk Borçlar Kanunun 146/7. maddesi gereği 5 yıldır.

Ancak estetik doktorunun yaptığı hatalı işlemde ağır kusuru bulunuyor ise bu durumda Türk Borçlar Kanunun 478. maddesi uygulanacak olup zamanaşımı süresi 20 yıl kabul edilecektir.

Bunun dışında hatalı işlem bir ceza hukuku anlamında bir suç teşkil ettiği takdirde bu halde, ilgili suça ilişkin zamanaşımı süresi uygulama alanı bulacaktır. Ki ceza davaları ile ilgil yukarıda detaylı bilgilendirme yaptık. İlgili suçlarda 8’er yıllık dava zamanaşımı süresi mevcuttur. Belirtilen süreler içinde dava açılmaması durumunda kişiler dava haklarını kaybedecektir.

ÖNEMLİ: Görüldüğü üzere yaşanan somut olaya göre zamanaşımı süreleri de farklılık göstermektedir. Bu nedenle ihmal veya hata ile yaşanabilecek her türlü hak kaybını önlemek için önce avukata sormak her zaman yararlı olacaktır.

Estetik Ameliyatlarda Tazminat Davası Tarafları

Bu davada davacı, yapılan hatalı veya ihmali estetik operasyonu sonucunda zarar gören hastadır. Davalı ise hastanın mağduriyet yaşamasına sebep olan hatalı veya ihmali estetik işlemini sözleşmeye aykırı şekilde gerçekleştiren doktordur.

Kimi durumda (hatta çoğu zaman) estetik ameliyatı yapan hekimin çalıştığı kurum da davalı olacaktır. Ayrıca eğer kişi ağır bedensel zarara uğramışsa yahut ölmüşse, kişinin birinci dereceden yakınları da bu davayı açabilecektir.

Yetkili ve Görevli Mahkeme

Hatalı estetik ameliyat nedeniyle açılacak olan tazminat davası eser sözleşmesi kapsamında değerlendirilmektedir. Buna göre görevli mahkeme tüketici mahkemesi olarak belirlenmiştir. Tüketici Mahkemesinin bulunmadığı yerlerde bu davalar, tüketici mahkemesi yerine asliye hukuk mahkemesi tarafından görülmektedir.  Bu davayı açacak hak sahibine yetkili mahkeme açısından seçimlik hak tanınmıştır.

Davacı;

  • kendi yerleşim yeri mahkemesinde,
  • karşı tarafın yerleşim yeri mahkemesinde,
  • hatalı işlemin gerçekleştiği yer mahkemesinde bu davayı açabilme hakkına sahiptir.

Estetik Ameliyatlarda Tazminat Davası Dilekçesi

Hatalı estetik ameliyatı nedeniyle tazminat dava dilekçesinin hazırlanması istenilen amaca ulaşılması açısından önem arz etmektedir. Bu davanın hangi şartlarda açılabileğinin mümkün olup olmadığı farklılık göstermektedir. Bu nedenle hatalı estetik ameliyatı nedeniyle tazminat dava dilekçesi yaşanan her somut olay bakımından ayrı incelemeye tabi tutulmalı ve dikkatle hazırlanmalıdır. Aksi halde bu davada menfaati bulunanlar, hak kaybı yaşayabilecektir.

ÖNEMLİ: Yukarıda da bahsettiğimiz gibi estetik ameliyatlarda tazminat davası, hem eser sözleşmesi hem de malpraktise ilişkin hükümleri içinde barındırmaktadır. Estetik ameliyatlarda tazminat davası  dilekçesinin hazırlanmasından sürecin sonuna kadar alanında uzman avukatlar tarafından yürütülmesi maddi ve manevi her türlü mağduriyetin önüne geçecektir.

Hatalı Burun Estetiği Nedeniyle Tazminat Davası

Hatalı burun estetiği halinde de yukarıda bahsettiğimiz hükümler çerçevesinde tazminat davaları açılabileceği gibi cezai süreçler de yürütülebilir. Hatalı estetik ameliyatlarında tazminat davası uygulamada en çok hatalı burun estetiği ile görülmektedir. Özellikle davaların çoğu hatalı burun estetiği ile ilgili olmaktadır. Bu noktada izlenecek hukuki süreç ve bilirkişi raporları bu alanda daha çok olmakta ve daha net bir süreç takip edilmektedir. Ancak hazırlanacak olan dilekçe vs. tamamen hatalı burun estetiği üzerine olmalı ve artık ayrı bir hukuki alan haline gelen bu özelliklere göre hazırlanmalıdır.

Son Olarak Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yukarıda hatalı estetik ameliyat nedeniyle zarar görenin açabileceği davaları,  açılacak maddi manevi tazminat davalarda hangi şartların arandığı, davalarda hangi mahkemelerin görevli yetkili kılındığı, zamanaşımı gibi merak edilen önemli detaylara yer verdik.

Maddi ve manevi tazminat davaları, özenle takip edilmeli ve kişi haklılığını hukuki gerekçeleri ile ortaya koymalıdır.  Bu davanların düzgün bir şekilde başlatılıp istenilen şekilde sonuca varması için uzman avukat yardımı almakta yarar vardır. Konu ile ilgili olarak “hukuki danışmanlık” başlıklı sayfamızı inceleyebilirsiniz.